Vazgeçilmezliğin ve de Geçilmezliğin şehadetle tarihe kanla, canla, inançla ve imanla yazıldığı yerdir Çanakkale..Yeniden dirilişin, yeniden var oluşun adıdır Çanakkale. Yaşlıdan,gence Öğrenciden öğretmene Gelinden, kızdan, anneden, babadan, torundan, çocuğa kadar her bireyin her ferdin inanç ve imanla gövdesini, geleceğini, geçmişini siper ettiği kahramanlık ve şehadet destanıdır Çanakkale.. Mehmet Akif Ersoy'un 'Kimi Hindu, kimi yamyam, kimi bilmem ne belâ... Hani, tâ’ûna da züldür bu rezîl istîlâ!'  dediği gibi salgın bir hastalık gibi toplaşıp gelen alçak işgalcilere karşı göğsünü siper edenlerin bize emanetidir Çanakkale.. Şan ve şöhretin yiğitlikle taçlandığı, vatan uğruna, özgürlük ve bağımsızlık sevdasıyla düğüne gider gibi ölüme gitmektir Çanakkale.. Nazlı Hilal'in dalgalanması için düşmanın yağdırdığı ateşe elini, kolunu, gözünü, yüzünü siper etmektir Çanakkale Çanakkale destandır Çanakkale onurdur, şandır. Çanakkale bir milletin bağımısızığına giden sırat köprüsü gibi kutsaldır. Ve Akif'in lisanıyla söyleyelim; Şühedâ gövdesi, bir baksana, dağlar, taşlar... O, rükû olmasa, dünyâda eğilmez başlar'  Bilinsin ki 107 yıl önce  olduğu gibi bugün de yarın da ve sonsuza kadar Çanakkale geçilmez. Geçilmeyecektir. Rukudan başka eğilmeyecek bu başlar. Bu aziz topraklar için canını veren ve bize emanet eden tüm şehitlerimizi rahmet, şükran ve minnetle anıyor, aziz ruhları önünde saygıyla eğiliyoruz. Ruhunuz şad mekanınız cennet olsun.. Çanakkale Zaferinin 107. yıldönümü kutlu olsun.