ADALET BORA- Gebze Ak Parti’nin mevcut İlçe Başkanı ve göreve geldiğinden bu yana gece gündüz demeden partisi için çalışan Recep Kaya, Genel Merkez tarafından tekrar aday gösterildi.
Kongre tarihi daha önce 9 Kasım olarak açıklanmıştı. Ancak başta aday adayları belli olmayan bir grup kendilerince toplandılar. Ve nabız yokladılar. Kongre tarihi de değişince bir hayli umutlandılar. Recep Kaya’yı hedefe koyarak aslında perde arkasında Zinnur Büyükgöz’ün Genel Merkez tarafından başkan adayı gösterilmesinin intikamını almak için ilginç ve egzantirik bir algı oluşturmaya başladılar. Bu tutmayınca da Başkan Kaya’nın sabahları geç kalktığını söylecek kadar trajikomik bir suçlamayla (!) yola revan oldular.. Şaka gibi ama gerçekten bunu yaptılar ve hatta yazdılar..
Başsız bir başlangıç yapınca aday adayları da çok oldu. O toplantılarda herkes kendince aday adayı olacaklarını umuyordu ancak onların da beklediği olmadı ve İrfan Ayar’a karşı da aday olarak Genel Merkeze kafa tutmayı alışkanlık haline getiren Hüseyin Kurt tekrar kendini baş olarak  ilan etti. Oysa daha önce denenmiş ve aynı söylemlerle yola çıkmıştı.
2017’deki adaylığının ardından bir daha ortalıkta görünmeyen, seçimlerde sahaya çıkmayan, sosyal medya hesaplarından ne partisine ne Cumhurbaşkanı Erdoğan’a dair tek bir paylaşım yapmayan Hüseyin Kurt, tam 7 yıl sonra aynı söylemlerle Genel Merkeze karşı aday adaylığını açıkladı.
7 yıl önce Kurt yaptığı açıklamalarda, İrfan Ayar’ın partiyi toplayamacağını, kendisinin daha iyi olduğunu, Genel Merkeze rağmen aday adayı olacağını ve Genel Merkezin çift liste konusunda herhangi bir müdahalede bulunmadığını söylemiş.
Kurt bugün de aynı şeyi söylüyor. Oysa Genel Merkez Recep Kaya’yı açıklamış.Çift liste olmayacağını söylemiş. İl Başkanı Şahin Talus, Recep Kaya ile Devam diyerek yaptığı açıklamada;
İstişarelerimiz ve Genel Merkezimiz ile yaptığımız mülakatlar neticesinde İlçe Başkanımız Recep Kaya, yeniden ortak adayımız olacak. Kongremizin şimdiden hayırlar getirmesini diliyorum. Durmak yok, yola devam.’ diyerek noktayı koymuş.

RECEP KAYA NEDEN HEDEFTE
Yanlış anlamayın. Hüseyin Kurt’a karşı kesinlikle bir art niyetim yok. İl yöneticiliğinden tanıyorum kendisini. O dönemlerde de Gebze’deki hararetli siyasetle fazla ilgisi yoktu. Sonrasında anlattığım gibi İrfan Ayar’ın Genel Merkez tarafından aday gösterilmesine karşı çıktı liste hazırladığını ilan etti ancak sonuç alamadı. O süreci en bilenlerden biri de Hasan Sobadır. Merak edenler kendisinden bilgi alabilirler.. Ve o günden sonra da bir daha partisiyle ve davasıyla çok da ilgilendiği söylenemez. Bunu ben söylemiyorum; o günden beri tek bir paylaşımı olmayan sosyal medya hesapları, sokaklar, teşkilat mensupları söylüyor. Ve hatta yeni nesil parti yöneticilerinin çoğu da Hüseyin Kurt'u tanımaz bilmez. Çoğu da abisi İsmail Kurt'tan dolayı biliyorsa biliyordur. Biz de kendisini önce öyle tanımıştık. Darılmaca kırılmaca yok Hüseyin bey, işin aslı bu.

Recep Kaya’yı ilk günden bu yana takip eden bir gazeteci olarak şunu içtenlikle söylemeliyim ki, gece yarılarına kadar çalışan, seçimlerde 2500 hanenin kapısını çalan, çarşıda, pazarda, sokakta, hastanede, düğünde, cenazede gönüllere dokunan bir yönetici olmuştur. Pandemi süreci ve sonrasındaki sancılı dönemde hem Cumhurbaşkanı Erdoğan hem de partisini cesurca savunmuş tüm eleştirileri ve olumsuzlukları gönüller kazanarak göğüslemiş bir isimdir aynı zamanda.. Seçim süreçlerinde çok defa SKM’lerine gittim. Oradaki çalışmaları bir basın mensubu olarak takip ettim. Doğrusunu isterseniz ne Hüseyin Kurt’u nede yakın destekçilerinin çoğunu o seçim dönemlerinde görmedim.

Recep Kaya’yı seversiniz ya da sevmezsiniz. Ama çalışmadı, oy kaybettirdi demek siyaset değildir. Recep Kaya’yı karalamak için dedikoduculardan medet ummak ve bunu da gerçekmiş gibi yaymak da mertlik değildir.
Sözün özü: Recep Kaya’yı yıllardır siyaset sahnesinde yakından takip eden bir gazeteci olarak şunu söylemek istiyorum; Ahlaklı siyasetiyle, kadınlara ve gençlere karşı abiliğiyle, babalığıyla verdiği güven, kentin tüm bileşenlerine karşı gösterdiği hoşgörü ve nezaketiyle, seçimlerde bizzat şahitlik ettiğmiiz gece yarılarına kadar durmaksızın çalışmasıyla ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın gönül siyasetine olan bağlılığı ve inancıyla biliriz.

Elbette kongreler öncesi herkes aday adayı olabilir. Bu siyasetin mayasında var.Buna kimsenin itirazı olmaz. Ama 7 yıl önce ile 7 yıl sonra aynı gerekçelerle copy paste yaparsanız bu pek de partinizin oy kaybettiğini dert edindiğiniz için değil de PR yapmak için fırsatı değerlendirmekten başka bir şey değildir.
Bu arada Hüseyin Kurt ve ekibine şunu da söylemiş olayım, ben kimsenin tarafı değilim. Hakkın ve hakikatın tarafıyım. Bu nedenle bir hakkı teslim etmek adına yazmak istedim. Bu da böyle biline ..