Kocaeli Üniversitesi Öğretim Üyesi Kardaş'tan çok çarpıcı araştırma

HABERPİ- Kocaeli Üniversitesi öğretim üyelerinin araştırma sonuçları herkesin büyük ilgisini çekti. Yapılan araştırmada Doktorların bağımlı hastaları damgalama eğiliminin yüksek olduğu belirlendi. Bu da hastaların tedavi alma konusunda çekimser davranmasına neden oluyor. Bağımlılık konusunda verilecek eğitimlerin bu durumu önleyebileceği kaydediliyor.

 Pediatri (çocuk hastalıkları) doktorlarının bağımlı çocuk hastalara olan yaklaşımı ve damgalama düzeyleri üzerine bir araştırma yapan Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi öğretim elemanları Dr. Öğr. Üyesi Ömer Kardaş, Arş. Gör. Ahmet Sefa Gümüşsoy, Arş. Gör. Muhammed Furkan Tanır ve Arş. Gör. Ayşe Hilal Başkan, doktorların hastaları damgalama düzeyinin düşük olmadığını kaydetti. Araştırmacılar doktorlara verilen bağımlılık eğitimi sonrasında damgalama düzeyinin düştüğünü tespit ettiklerini belirtti.

Bağımlılık eğitimi damgalama düzeyini düşürüyor

Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı’nda görev yapan 26 pediatri doktoru ile gerçekleştirilen “Pediatri Hekimlerinin Bağımlı Hastaları Damgalama Düzeylerine Bağımlılık Eğitiminin Etkisi” adlı çalışmada, verilen eğitim sonrasında alkol kullanımı olan, uzman doktor olan, ailesinde bağımlı birey olan, bağımlı hasta ile karşılaşma öyküsü olan doktorların damgalama eğiliminde düşüş olduğu gözlemlendi. Olmayanlarda ise anlamlı bir düşüş olmadığı görüldü.

Bağımlılık eğitiminin yaygınlaştırılması gerekiyor   

Kocaeli Üniversitesi Acta Medica Nicomedia dergisinde yayınlanan makalede, damgalanmanın önlenmesiyle alkol-madde bağımlılığı olan ergenlerin tedavi hizmetlerine ulaşımının kolaylaşabileceği belirtildi. Böylelikle ergenlerde bağımlılıkla mücadele konusunda gerekli adımların atılabileceği vurgulandı.

Araştırmacılar, bağımlılık ve diğer ruhsal bozukluklarla ilgili damgalamayı önleyici eğitimlerin tıp ve uzmanlık eğitimi müfredatlarına dahil edilmesini öneriyor. Bu konuda verilecek eğitimlerin çocuk ve yetişkin psikiyatri rotasyonunun arttığı son dönemlerde yapılmasının bu konudaki farkındalığı artırabileceğinin altı çiziliyor. Ayrıca araştırmacılara göre, diğer kliniklerle işbirliği yapılarak eğitimin farklı birimlerde uygulanması da planlanabilir.

Bağımlı Ergene Yaklaşım adıyla bir eğitim verildi

Araştırmada pediatri doktorlarının gönüllü olarak katıldığı “Bağımlı Ergene Yaklaşım” adlı seminerde katılımcılara sosyodemografik bilgiler ve YEDAM (Yeşilay Danışmanlık Merkezi) Madde Bağımlılığı Stigmatizasyon Ölçeği (YMSÖ) maddelerinin yer aldığı form, eğitim öncesinde ve sonrasında verilerek bilgiler analiz edildi.

Bağımlılık konusunda doktorları bilgilendirmeyi amaçlayan “Bağımlı Ergene Yaklaşım” eğitimi, araştırmacılar tarafından hazırlandı ve 45 dakika sürdü. Eğitimde, ergenlik döneminin özellikleri, bağımlılığın ne olduğu, bağımlılığın yarattığı risk faktörleri, bağımlılık nörobiyolojisi ve sigara, alkol ve diğer maddelerin özelliklerine ilişkin bilgiler verildi. Araştırmacılar tarafından oluşturulan sosyodemografik veri formunda katılımcılara yaş, cinsiyet, çocuk sağlığı ve hastalıkları anabilim dalında çalışma süresi, unvan (uzman hekim-araştırma görevlisi), sigara ve alkol kullanımı, bağımlı bireyle karşılaşma ve ailede bağımlı birey bulunup bulunmadığı gibi bilgiler yer aldı. Araştırmacılar, eğitim sonrasında tespit edilen YMSÖ ortalamalarındaki değişimin istatistiksel olarak anlamlı olduğunu belirtti. (Bilimin Kamusal İletişimi (bil-ki) TÜBİTAK 1001, proje no: 123K063)