Evet, Saffet Sancaklı'nın haberini yapan benim.Hiç bir zaman yalan haber yazmadım Sancaklı

ADALET BORA-  Evet MHP Kocaeli Milletvekili Saffet Sancaklı’yı istifaya götüren haberi ben yaptım. Hemde ziyaretten kısa bir süre sonra aynı gün yazdım. Çünkü kendisinden teyit alarak bu haberi yaptım. Bizzat teyit ettirdim. Ama gelişmeler sonrasında Sancaklı kendi söylediklerini yalanladı. Bunu da anlatacağım
Çok yoğun bir Saffet Sancaklı gündemi yaşadık. İki gündür telefonlarım susmadı. Kimi tebrik etti kimi gerçek mi diye tekrar tekrar  Sancaklı’dan yana teyit etmeye doğru bir yol izledi aklınca. Olsun hepsi gelir ve geçer ama geçmeyecek tek şey var ki: yazın demesine rağmen Sancaklının çıkıp bizi yalancılıkla suçlaması maksatlı ve Cumhur İttifakı karşıtı ilan etmesi ve elbette ki bir de tehdit ederek Adalet önünde hesaplaşacağız demesi..
Hepsine varız. Çünkü gazetecilik hayatım boyunca hiçbir koşulda off the record denileni yazmadım. Dost meclisinde kalsın denileni hiçbir zaman haberleştirmedim. O nedenle vicdani ve insani yönden rahattım. Adalet önünde hesaplaşacağımız zamanda yüzüne bakarak bunları söylemeye hazırım..
Çünkü ben üstüne basa basa ‘sayın vekilim bu bomba bir haber. Bunu yazabilir miyiz’ dedim. Elbette ki yazın. Zaten bunun için söylüyorum dedi üstelik sinirli ve elini bir kez daha masaya vurarak..
HEPSİNİ SÖYLEDİ VE YAZIN DEDİ
Hatırlatayım Kasım ayında  Kocaeli Gazeteciler Cemiyetimiz yeni kongresini yaptı ve mevcut başkanımız Cemal Kaplan yeniden güven tazelerken bende yeni yönetimde yer alan isimler arasında yer aldım. Başkanımız Cemal Kaplan 16 Ocak Basın Onur Gününü daha görkemli kutlamak adına çalışma başlattı. Ve bu kapsamda ilk olarak  Kocaeli Gazeteciler Cemiyetinin yeni yönetimi olarak önce Gazi Mecilisimizdeki Kocaeli Milletvekillerini ziyaret edelim dedi.. Süreç böyle başladı. Vekillerimizi tek tek ziyaret ettik. Sıra Saffet Sancaklı’ya geldiğinde odasına gittik kapalıydı. Cemal Kaplan Başkanımız kapıda selfimizi çekerek sayın Sancaklı’ya gönderdi. Geldik yoktunuz bekliyoruz diye. Yani oldukça keyifli başlamıştık Sancaklı’yı beklerken. O da kısa bir süre sonra geldi. Oturduk sohbet başladı. Konu Cumhur İttifakı ve Kocaeli’den başladı.
Kocaeli’de neler yapacaksınız diye sohbete başladık.Sancaklı öfke doluydu. Açı ağzını yumdu gözünü. Eğer Kocaeli’de bize en az bir belediye verilmezse bir daha Kocaeli’ye gelmem. Açık ve net söylüyorum. Ben gelmeyince teşkilatlarım da bunun ne anlama geldiğini bilir ve sahaya çıkmazlar. Cumhur İttifakı En az 4-5 belediye kaybeder. Biliyorsunuz dört beş belediyeyi bin oyla binbeşyüz oyla kazandılar. Bunlar MHP sayesinde alınmış belediyeler. Bu seçimlerde mutlaka en az bir belediye istiyoruz. Buna kaybedilmiş İzmit belediyesi de dahil. İzmit’i versinler kazanalım ‘ dedi. Ben haberi yaparken bu bölümler başını ağırtır diye girmedim. Bir nevi kendisini korudum. Çünkü Cumhur İttifakına zarar ziyan bir söylemdi. Darıca Gazetesi sahibi meslektaşım Erol Polat'la dışarıda bunun analizini dahi yaptık. O da haberi yapan isimlerdendi.
ÖFKE DOLUYDU
Sancaklı kendilerine geçmiş dönemde söz verilmesine rağmen hiç bir belediye başkan yardımcılığı ve büyükşehirde yüzlerce daire başkanlığı olmasına rağmen bir tane dahi müdürlük ve daire başkanlığı verilmediğini de belirtti. İlyas Şeker'in birlikte yöneteceğiz sözünü tutmadığnını da altını çizdi.. O kadar öfkeli ve bir belediyede o kadar ısrarlıydı ki bu durumu Genel Başkana ilettiğini ve sayın Bahçeli’nin kendisine ‘ şu anda Gazze’de çocuklar ölürken biz bu kanı durdurmaya çalışırken şimdi bundan daha önemli konu ne olabilir ‘ dediğini bize aktardı  ve komisyonlar çalışmalarını tamamladığında tekrar görüşeceğim ve bu düşüncemi tekrar kendisine sunacağım’ dedi
Kendinden o kadar emindi ki sayın Bahçeli’ye bir belediye verilmezse Kocaeli’ye gitmeyeceğini bizzat söyleceğini tekrar tekrar belirtti.   Derince’yi, Körfez’i, Kandıra’yı , Dilovasını ve hatta kaybedilmiş İzmit belediyesi dahil bir belediye istediklerini tekrarladı..
Adalet Bora olarak bizzat sordum ve dedim ki; Bu konuyu Ak Partili vekillerle konuştunuz mu sayın vekilim. Evet. Mehmet Akif Yılmaz’la konuştuk. Komisyonların çalışmalarını bekliyorum’ dedi.
 SONUÇ
İznini alarak bu haberi yaptım. Üstelik bu talebinin haklı olduğunu belirterek. Cumhur ittifakı ortağı olarak. Sayın Devlet Bahçeli’nin talebi olarak düşündüm açıkçası. Çünkü Sancaklı sayın Bahçeli’nin en yakınındaki isimlerden biriydi ve ondan izin almadan Cumhur İttifakıyla ilgili bu sert çıkışı yapmaya cesaret edemez diye düşündüm. Ancak sonradan gördük ki durum farklıymış. Sancaklı’nın istifası istendi ve istifa etti. Öncesinde bize yönelik sosyal medya hesabından yaptığı talihsiz yalanlama açıklaması ve adalet önünde hesaplaşacağız ifadeleri ise kabul edeceğimiz bir durum değil. Çünkü bu konuşmalar ve açıklamalar kişiye özel yapılmadı. Dokuz kişinin yanında ve ‘yazabilirsiniz’ denilerek yapıldı. O nedenle çok doğru söylediği bir gerçeği kendi ağzıyla yalanlayarak talihsiz bir tavır sergiledi. Keşke çıkıp ‘ evet bunları söyledim ve gazeteci arkadaşlara da yazın dedim. Çünkü Kocaelide parti tabanımız bunu istiyor ben de onların vekili olarak bunları dile getirdim. Liderimizin takdiri neyse kabul etmeye hazırım’ deseydi. İnan o zaman gerçek bir kahraman olurdu..
Şunu da söylemek isterim ki gelinen bu noktada Sancaklı’nın istifası beni mutlu etmedi. Evet gazetecilik başarısıdır bu bir yana.. Diğer taraftan söylediklerinin arkasında durmadı.  iftira atarak ‘söylemediğim sözler, yalan ve maksatlı’ dedi. Dokuz şahitli bir sohbetti ve şahitlerimiz arkadaşlarımız. Kayda almadık sohbeti. Yalandır demesi bundan. Ama sayın Bahçeli yalan haberle en sevdiği vekilinin istifasını istemez değil mi?
 Ama tüm bunlara rağmen yine de böyle olsun istemezdim açıkçası. Sayın Sancaklı'ının iftiralarına rağmen insanlığımı ve doğrudan yana tavizsizliğimi korumaya devam edeceğim.. Bu da böyle bilinsin. Bunu da böyle bilin sayın Sancaklı...