28 Şubat ve Taşeronları. Sizi hiç unutmadık

ADALET BORA- 28 Şubat bu ülkede yaşanan en utanç verici darbelerden biriydi.. Karanlık bir el büyük bir maharetle karanlık yürekli, pis ve satılık fikirli ne kadar adam/madam varsa topladılar önce. Sonra bu alçakları sahaya sürüp  bu vatan evlatlarına ve inançlarına düşmanlıklarını kusmaları için ellerine üç beş kuruş, bir iki mevki makam vererek maşa olarak kullandılar. Ve ne  acıdır ki bu topraklarda hainler hiç bitmediği gerçeğini bir kez daha gördük ki ; O maşalar sahiplerinden daha dişli çıktılar. Daha hain Daha alçak Daha düşman Daha kahpeydiler.. Karanlıkta yüzlerine sürdükleri islerle kendilerini birer kahraman ve cumhuriyet ve laiklik ve aydınlık savaşçısı ilan ederek bu memleketin evlatlarına yapmadıklarını bırakmadılar.. Bu ülkenin seçilmiş başbakanı Merhum Necmettin Erbakan'a el çektirirken, utanmaz ve hayasızca demokrasiden bahsettiler.. Karanlıkta ortaya çıkan yarasalar gibiydiler. Gün yüzüne çıkmazlardı. Dost göründüklerini jurnallıyorlar, ardından kumpaslar kurup hedef gösteriyorlardı insanları.. Haindiler Düşmandılar Alçaktılar Ve o şerefsizlik madalyaları ile sonsuza kadar birer tarla faresi ve/veya kanalizsayon faresi gibi korkarak, ürkerek, arkalarına bakarak geberecekler.. 28 Şubat'ın tüm failleri ve o kurgucuları, kostumcüleri, yazarları, çizerleri, ispiyoncuları, uygulayıcıları, sağır odalara evrak taşıyan Ebu Cehil'in torunları ve İbrahim Peygamberi ateşe atan Nemrut'un soysuzları bugün halen utanmadan aydınlıktan, demokrasiden bahsederek 'insanmış' taklidi yapıyorlar.. Bin yıl sürecek diye hayal ettikleri o cehennem şimdi bin düğüm olarak her gece boyunlarına geçen bir yağlı urgan kabusuna dönüşürken yine de kıyıda köşede yeni bir 28 Şubat'ın olması için avuçlarını oğuşturup duruyorlar. Tıpkı 15 Temmuz darbe gecesi ellerini oğuşturup durdukları gibi,, Ama hak ve batılın savaşında galip gelen hak oldu. Bu vatanın evlatlarını başörtülü oldukları, namaz kıldıkları ve vatansever oldukları için bin yıllık bir kuyuya atmak için 28 Şubat ve 15 Temmuz'u planlayanlar o kuyuların Yusuflar için Ayşeler Fatmalar, Ömerler için birer yeniden diriliş kampı olduğunu hesaba katamadılar.. Ve onlar yenildiler. Ve hainler kaybettiler. Ve kaybetmeye devam edecekler.. Ve biz de sizi 28 Şubat taşeronları olarak hafızalarımızda bir mıh gibi çaktık ve hiç unutmadık.. Bilesiniz..