deneme bonusu deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler ecoplay deneme bonusu deneme bonusu https://playdotjs.com/ deneme bonusu veren siteler youtube mp3 Bonusverensiteler.com deneme bonusu veren siteler meritking giriş kingroyal giriş

AKAR, ERDOĞANʹI KENDİ SÖZLERİ İLE VURDU!

SPOR (İHA) - İhlas Haber Ajansı | 22.11.2011 - 11:47, Güncelleme: 03.09.2022 - 16:01
 

AKAR, ERDOĞANʹI KENDİ SÖZLERİ İLE VURDU!

TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA Aşağıdaki sorularımın Başbakan Sayın Recep Tayyip ERDOĞAN tarafından yazılı olarak cevaplandırılmasını saygılarımla arz ederim.  2002’de Kocaeli’nde yaptığınız seçim mitinginde, o dönemde iktidarda olan koalisyon hükümetine seslenerek, atanmayan öğretmenlere ilgili “Şu sisteme bakın hele. Ülkede 72 bin öğretmen açığı var sen sınavla öğretmen seçiyorsun. İnşallah biz hükümetimizi kurduğumuzda bütün öğretmenlerimizi göreve başlatacağız ve öncelikli olarak eğitim sorununu çözeceğiz” sözleriniz tarihe geçmiştir. Ayrıca Milli Eğitim Bakanı Sayın Ömer DİNÇER 15 Kasım 2011 tarihinde gerçekleştirilen plan ve bütçe komisyonunda öğretmen olarak atama bekleyenlerin bir suçunun bulunmadığını, bunun ‘’sistemik” bir sorun olduğunu ifade etmiştir Bu bilgiler ışığında; 1. Sizin ve Milli Eğitim Bakanının yapmış olduğu söylemler arasında yaklaşık 9 yıl geçmiş olmasına rağmen konunun hala çözümlenememiş olmasını ve sorunun katlanarak büyümesini hükümetinizin bir başarısızlığı olarak görüyor musunuz? ‘’Sistematik’’ olarak adlandırılan bu sorunun çözümünde hükümetinizi aciz kılan nedenler nelerdir? 2. Gelişmiş ülkelerde ortalama öğretmen maaşları 2 bin doların üzerindeyken ülkemizdeki öğretmen maaşlarının 500-700 dolar arasında olması sizi rahatsız etmiyor mu? Hükümetinizin geleceğimizi inşa eden öğretmenlerimizin maaşlarının iyileştirilmesi hususunda herhangi bir çalışmanız var mıdır? 3. 14 Eylül 2011 tarihli Resmi gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren 652 Sayılı “Milli Eğitim Bakanlığı’nın Teşkilat ve Görevleri’’ Hakkında Kanun Hükmünde Kararname’nin 37. maddesinde özre dayalı öğretmen atamalarının yılda bir kez yaz tatilinde yapılacağı hükme bağlanmıştır. Özre dayalı atamalar daha önce sömestr ve yaz tatillerinde yapılmaktayken, şimdi bu KHK ile yılda bir kez sadece yaz tatilinde yapılacak olması, özellikle ‘’eş durumu’’ özrüne dayalı atamalar dikkate alındığında, toplumun temel yapı taşı olan ailenin bir yıl boyunca parçalanması ve ebeveynlerden birinin çocuklarından ve eşinden ayrı hayat sürmesi anlamına gelmiyor mu? Yayınlanan bu KHK ile yaşanan bu mağduriyetin süresinin daha da uzatılmış olması sizce bir çözüm müdür? Bu durumun, öğretmenlerimiz üzerinde oluşturduğu psikolojik baskı neticesinde performans kayıpları yaşanacağını düşünmüyor musunuz? Konunun düzeltilmesine ilişkin herhangi bir çalışmanız var mıdır? 4. Sizin de talimatınızla, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Sayın Faruk ÇELİK Van depremi sonrasında yapmış olduğu açıklamada; işi aksayan, çalışamayan ve iş yerini çalıştıramayan işverenlerin, müracaatları halinde, 3 aylık işçi ücretlerini ödeyeceklerini ve ayrıca depremde ölen vatandaşlarımızın yakınlarıyla yaralanan vatandaşlarımıza aylık bağlanabilmesini öngören çalışmaların tamamlanmış olduğu bilgilerini kamuoyuyla paylaştı. Bu depremi diğer vatandaşlarımızla birlikte yaşayan, ücretli çalışan öğretmenlerimizin, basında yer alan haberlere göre aylıkları; dersler işlenemediği gerekçesiyle ödenmemektedir. Hükümetiniz ücretli çalışan öğretmelerimizi mağdur olarak görmediği için mi ücretlerini ödememektedir? Bu durum yaptığınız açıklamalarla uygulamalarınız arasında bir tezatlık göstergesi değil midir? 5. Van depremi nedeniyle maddi – manevi ağır kayıp yaşayan öğretmenlere, 1999 tarihinde yaşanan Kocaeli depreminde tanındığı gibi isteğe bağlı il dışı tayin hakkının verilmesi için yürütülen bir çalışma var mıdır? Deprem sonrası Van’da yaşanan öğretmen açığının yeni öğretmen atamalarıyla çözümlenmesine yönelik bir çalışma yapıyor musunuz? Haydar AKAR Kocaeli Milletvekili
TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA Aşağıdaki sorularımın Başbakan Sayın Recep Tayyip ERDOĞAN tarafından yazılı olarak cevaplandırılmasını saygılarımla arz ederim.  2002’de Kocaeli’nde yaptığınız seçim mitinginde, o dönemde iktidarda olan koalisyon hükümetine seslenerek, atanmayan öğretmenlere ilgili “Şu sisteme bakın hele. Ülkede 72 bin öğretmen açığı var sen sınavla öğretmen seçiyorsun. İnşallah biz hükümetimizi kurduğumuzda bütün öğretmenlerimizi göreve başlatacağız ve öncelikli olarak eğitim sorununu çözeceğiz” sözleriniz tarihe geçmiştir. Ayrıca Milli Eğitim Bakanı Sayın Ömer DİNÇER 15 Kasım 2011 tarihinde gerçekleştirilen plan ve bütçe komisyonunda öğretmen olarak atama bekleyenlerin bir suçunun bulunmadığını, bunun ‘’sistemik” bir sorun olduğunu ifade etmiştir Bu bilgiler ışığında; 1. Sizin ve Milli Eğitim Bakanının yapmış olduğu söylemler arasında yaklaşık 9 yıl geçmiş olmasına rağmen konunun hala çözümlenememiş olmasını ve sorunun katlanarak büyümesini hükümetinizin bir başarısızlığı olarak görüyor musunuz? ‘’Sistematik’’ olarak adlandırılan bu sorunun çözümünde hükümetinizi aciz kılan nedenler nelerdir? 2. Gelişmiş ülkelerde ortalama öğretmen maaşları 2 bin doların üzerindeyken ülkemizdeki öğretmen maaşlarının 500-700 dolar arasında olması sizi rahatsız etmiyor mu? Hükümetinizin geleceğimizi inşa eden öğretmenlerimizin maaşlarının iyileştirilmesi hususunda herhangi bir çalışmanız var mıdır? 3. 14 Eylül 2011 tarihli Resmi gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren 652 Sayılı “Milli Eğitim Bakanlığı’nın Teşkilat ve Görevleri’’ Hakkında Kanun Hükmünde Kararname’nin 37. maddesinde özre dayalı öğretmen atamalarının yılda bir kez yaz tatilinde yapılacağı hükme bağlanmıştır. Özre dayalı atamalar daha önce sömestr ve yaz tatillerinde yapılmaktayken, şimdi bu KHK ile yılda bir kez sadece yaz tatilinde yapılacak olması, özellikle ‘’eş durumu’’ özrüne dayalı atamalar dikkate alındığında, toplumun temel yapı taşı olan ailenin bir yıl boyunca parçalanması ve ebeveynlerden birinin çocuklarından ve eşinden ayrı hayat sürmesi anlamına gelmiyor mu? Yayınlanan bu KHK ile yaşanan bu mağduriyetin süresinin daha da uzatılmış olması sizce bir çözüm müdür? Bu durumun, öğretmenlerimiz üzerinde oluşturduğu psikolojik baskı neticesinde performans kayıpları yaşanacağını düşünmüyor musunuz? Konunun düzeltilmesine ilişkin herhangi bir çalışmanız var mıdır? 4. Sizin de talimatınızla, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Sayın Faruk ÇELİK Van depremi sonrasında yapmış olduğu açıklamada; işi aksayan, çalışamayan ve iş yerini çalıştıramayan işverenlerin, müracaatları halinde, 3 aylık işçi ücretlerini ödeyeceklerini ve ayrıca depremde ölen vatandaşlarımızın yakınlarıyla yaralanan vatandaşlarımıza aylık bağlanabilmesini öngören çalışmaların tamamlanmış olduğu bilgilerini kamuoyuyla paylaştı. Bu depremi diğer vatandaşlarımızla birlikte yaşayan, ücretli çalışan öğretmenlerimizin, basında yer alan haberlere göre aylıkları; dersler işlenemediği gerekçesiyle ödenmemektedir. Hükümetiniz ücretli çalışan öğretmelerimizi mağdur olarak görmediği için mi ücretlerini ödememektedir? Bu durum yaptığınız açıklamalarla uygulamalarınız arasında bir tezatlık göstergesi değil midir? 5. Van depremi nedeniyle maddi – manevi ağır kayıp yaşayan öğretmenlere, 1999 tarihinde yaşanan Kocaeli depreminde tanındığı gibi isteğe bağlı il dışı tayin hakkının verilmesi için yürütülen bir çalışma var mıdır? Deprem sonrası Van’da yaşanan öğretmen açığının yeni öğretmen atamalarıyla çözümlenmesine yönelik bir çalışma yapıyor musunuz? Haydar AKAR Kocaeli Milletvekili
Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.