Suçlu ve güçlü!

ADALET BORA/ HABERPİ- Şöyle bir hastalık var bu toplumda; benim suçlum iyidir,  benim adamım yapmaz. Yapmışsa bir nedeni vardır.. İşte bu hastalık toplumun temelini oluşturan adalet duygusunun, toplumsal huzurun ve  güven içinde yaşamanın en büyük düşmanıdır ÇÜNKÜ; Suçlu olanın güçlü olduğu yerde hak ve hukuk batar Suçlu olanın güçlü olduğu yerde vicdan susar Suçlunun güçlü olduğu yerde toplumsal kargaşa, herkesin kendi orman kanunu uygulama, mazlum ve mağdurların hızla derin çaresizliğe itilmesi sonucunda büyük bir kaosun yeni arenası oluşur Suçlunun güçlü olduğu yerde, adaletsizlik adaletin yerini alır. İşte o zaman terör başta olmak üzere tüm suç ve günahlar en alta kadar inerek yayılma ve taraftar bulma rahatlığına ulaşır.. Suç ve güç dengesi bozulduğunda adalet terazisi kırılır ve o terazi kırıldığında ise bir daha huzur ve güvenlik oluşmaz Onun için; hak ve hukuk, adalet ve vicdan terazini dengesini sağlamakla görevli olan erkin kendi küçük hesapları yerine devletin ve milletin menfaatini ve ülkenin bekasını sağlamakla görevli olduklarını asla unutmamalılar.. Ve yine unutulmamalıdır ki, en büyük adaletsizlik, küçük gibi görülen ve basit olarak değerlendirilen kişisel menfaatlere kurban edilen çıkar ilişkileriyle başlar ve sonrasında çığ gibi tüm toplumu ayakları altına alarak yoluna devam eder.. Sözün özü, siz siz olun, en yakınınızdaki dahi olsa suçluysa güçlü olmasına izin vermeyin. Nihayetinde gün gelir, güçlendirdiğiniz suçlu sizi de can evinizden vurur!  Kısacası; Sahili gözden kaybetme cesaretini gösteremezseniz okyanusu geçemezsiniz.