deneme bonusu deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler ecoplay deneme bonusu deneme bonusu https://playdotjs.com/ deneme bonusu veren siteler youtube mp3 Bonusverensiteler.com deneme bonusu veren siteler meritking giriş kingroyal giriş

Muharrem İnce için Flaş iddia

SPOR (İHA) - İhlas Haber Ajansı | 21.07.2018 - 20:33, Güncelleme: 03.09.2022 - 16:03
 

Muharrem İnce için Flaş iddia

Deniz Zeyrekʹten Muharrem İnce iddiası Hürriyet yazarı Deniz Zeyrek, CHP seçmenleriyle CHP gündemini değerlendirdi. CHPʹde kurultay tartışmaları sürerken iddialar ve kulisler de çığ gibi büyüyor. Deniz Zeyrek, Muharrem İnce ve delegelerin neden olağan kurultayı beklemek yerine olağanüstü kurultayı bir an önce toplamak istediğini yazdı. Zeyrekʹe göre İnce, “Belediye başkan adaylarını kendisi belirlemek istiyor”. İşte Deniz Zeyrekʹin bugünkü "Kadıköy için Türkiye’yi kaybetmek" başlıklı yazısından bir bölüm; ÖNCEKİ gün, Anadolu’da bir yerde, bir grup CHP’linin ve CHP seçmeninin ortasında kaldım. Biri doğrudan sordu: “Muharrem İnce yeterli imzayı toplayabilir mi?” Ben daha yanıt vermeden başka biri atıldı: “En yakın adamı açıkladı, 500 imzayı aşmışlar...” Başka biri “Hepsi doğru değildir. Delege Genel Merkez’in markajında. Biraz zor toplarlar” dedi. Aralarındaki hararetli tartışmadan fikrimi dahi söyleyemedim. Bir süre sonra benden yanıt beklediklerini anımsadılar. İlk soruyu soran, “Hele durun Deniz Bey ne diyor” diye susturdu hepsini. Sorularına soruyla karşılık verdim: “Velev ki buldular. Ne olacak?” Biri “9 seçimdir kaybeden birinin orada durması doğru değil” diyerek mevcut yönetimi eleştirmeye başladı. Muharrem İnce’nin aldığı yüzde 30 oyun unutulmaması gerektiğini vurguladı. Onun bu tespiti, başka bir tartışma başlattı. Bu kez gündem o oyların tümünün İnce’ye mi verildiği, yoksa Tayyip Erdoğan karşıtlığının mı eseri olduğu idi. Tartışmanın harareti o kadar yüksekti ki ben yine unutulmuştum. Bir yönetici sessizce tartışmayı izliyordu. Ona dönüp “Sizde kurultay delegesi var mı? Onlar imza veriyor mu?” diye sordum. Kurultay delegelerini isim isim saydı ve hangisinin imzacı hangisinin genel merkezci olduğunu anlattı. Tartışma hız kesmeden devam ediyordu. Ne dünya, ne Türkiye meseleleri umurlarındaydı. Bütün mesele yerel seçimlerde Çankaya gibi, Kadıköy gibi, İzmir gibi, alınması “garanti” illerde ve büyük ilçelerde seçime kendi belirledikleri isimlerle gitmekti.Kimse iktidarın yerel yönetimlerden geçtiği gerçeğini umursamıyor, yerel seçimler öncesinde kafa kafaya verip, güçlerini ve yeteneklerini birleştirip iktidara yürümeyi ihtimal olarak görmüyordu. Varsa yoksa garanti il ve ilçelerdi. Size iddialı gelebilir ama gözlemlerimden yola çıkarak şunu çok net yazabilirim: CHP, seçimler öncesindeki 8 ayı, bu şekilde parti içi çekişmeyle geçirirse, o garanti yerler de gidecek. İzmir’de, İstanbul’un bazı ilçelerinde, Mersin’de, Adana’da, Antalya’da çok büyük hayal kırıkları yaşayacaklar. Sanırım CHP’nin en büyük sorunu çok net ve üyesinden mahalle delegesine, kurultay delegesinden parti meclisi üyesine dek herkes tarafından gayet iyi biliniyor: Türkiye’de iktidar olmak yerine Kadıköy’de, Çankaya’da, İzmir’de iktidar olmayı yeterli görmek ve bunun için Türkiye’de değil parti içinde mücadele vermek. Haliyle de sonuç Kadıköy’ü, Çankaya’yı, İzmir’i elde tutmak için Türkiye’yi kaybetmek oluyor. YAZININ TAMAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYINIZ
Deniz Zeyrekʹten Muharrem İnce iddiası Hürriyet yazarı Deniz Zeyrek, CHP seçmenleriyle CHP gündemini değerlendirdi. CHPʹde kurultay tartışmaları sürerken iddialar ve kulisler de çığ gibi büyüyor. Deniz Zeyrek, Muharrem İnce ve delegelerin neden olağan kurultayı beklemek yerine olağanüstü kurultayı bir an önce toplamak istediğini yazdı. Zeyrekʹe göre İnce, “Belediye başkan adaylarını kendisi belirlemek istiyor”. İşte Deniz Zeyrekʹin bugünkü "Kadıköy için Türkiye’yi kaybetmek" başlıklı yazısından bir bölüm; ÖNCEKİ gün, Anadolu’da bir yerde, bir grup CHP’linin ve CHP seçmeninin ortasında kaldım. Biri doğrudan sordu: “Muharrem İnce yeterli imzayı toplayabilir mi?” Ben daha yanıt vermeden başka biri atıldı: “En yakın adamı açıkladı, 500 imzayı aşmışlar...” Başka biri “Hepsi doğru değildir. Delege Genel Merkez’in markajında. Biraz zor toplarlar” dedi. Aralarındaki hararetli tartışmadan fikrimi dahi söyleyemedim. Bir süre sonra benden yanıt beklediklerini anımsadılar. İlk soruyu soran, “Hele durun Deniz Bey ne diyor” diye susturdu hepsini. Sorularına soruyla karşılık verdim: “Velev ki buldular. Ne olacak?” Biri “9 seçimdir kaybeden birinin orada durması doğru değil” diyerek mevcut yönetimi eleştirmeye başladı. Muharrem İnce’nin aldığı yüzde 30 oyun unutulmaması gerektiğini vurguladı. Onun bu tespiti, başka bir tartışma başlattı. Bu kez gündem o oyların tümünün İnce’ye mi verildiği, yoksa Tayyip Erdoğan karşıtlığının mı eseri olduğu idi. Tartışmanın harareti o kadar yüksekti ki ben yine unutulmuştum. Bir yönetici sessizce tartışmayı izliyordu. Ona dönüp “Sizde kurultay delegesi var mı? Onlar imza veriyor mu?” diye sordum. Kurultay delegelerini isim isim saydı ve hangisinin imzacı hangisinin genel merkezci olduğunu anlattı. Tartışma hız kesmeden devam ediyordu. Ne dünya, ne Türkiye meseleleri umurlarındaydı. Bütün mesele yerel seçimlerde Çankaya gibi, Kadıköy gibi, İzmir gibi, alınması “garanti” illerde ve büyük ilçelerde seçime kendi belirledikleri isimlerle gitmekti.Kimse iktidarın yerel yönetimlerden geçtiği gerçeğini umursamıyor, yerel seçimler öncesinde kafa kafaya verip, güçlerini ve yeteneklerini birleştirip iktidara yürümeyi ihtimal olarak görmüyordu. Varsa yoksa garanti il ve ilçelerdi. Size iddialı gelebilir ama gözlemlerimden yola çıkarak şunu çok net yazabilirim: CHP, seçimler öncesindeki 8 ayı, bu şekilde parti içi çekişmeyle geçirirse, o garanti yerler de gidecek. İzmir’de, İstanbul’un bazı ilçelerinde, Mersin’de, Adana’da, Antalya’da çok büyük hayal kırıkları yaşayacaklar. Sanırım CHP’nin en büyük sorunu çok net ve üyesinden mahalle delegesine, kurultay delegesinden parti meclisi üyesine dek herkes tarafından gayet iyi biliniyor: Türkiye’de iktidar olmak yerine Kadıköy’de, Çankaya’da, İzmir’de iktidar olmayı yeterli görmek ve bunun için Türkiye’de değil parti içinde mücadele vermek. Haliyle de sonuç Kadıköy’ü, Çankaya’yı, İzmir’i elde tutmak için Türkiye’yi kaybetmek oluyor. YAZININ TAMAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYINIZ
Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.