YÜKSEL ERCAN YAZDI..CEMİL YAMAN`A YAPILAN AYIP

CEMİL YAMAN`A YAPILAN AYIP! Biz kendimizi bildik bileli bu memlekette sürekli “Seçilmişler-atanmışlar” mücadelesi olur ancak ne hikmetse aradan çok uzun yıllar geçmesine rağmen bu problem çözülemediği gibi çok gariptir zaman zamanda atamışlar, seçilmişlere karşı zafer kazanırlar. Biz kendimizi bildik bileli bu memlekette sürekli “Seçilmişler-atanmışlar” mücadelesi olur ancak ne hikmetse aradan çok uzun yıllar geçmesine rağmen bu problem çözülemediği gibi çok gariptir zaman zamanda atamışlar, seçilmişlere karşı zafer kazanırlar. Bu durum seçilmişlerin nezaketindenmidir, yoksa atanmışların aşırı cüretkarlığındanmıdır bilinmez ancak işin sonunda bir türlü rayına girmeyen bu denge yüzünden ortaya hiçte hoş olmayan görüntüler çıkıyor. Geçtiğimiz Çarşamba akşamı Polisan Boya fabrikasının sahibi kudretli işadamımız (!) Necmettin Bitlis’in çiftliğinde tertip edilen iftar programına katıldık, zaten gönülsüz bir şekilde “müsait olursak katılırız” şeklinde cevap verdiğimiz iftara yurt dışından gelen bir yakınımızı almak için Sabiha gökçen havaalanına gitmek icap edince iftar programı güme gitti. Uzun yıllardır medyada kalem oynatan ve çoğu zaman bizden başka yazar-çizerin aklına gelmeyen detayları yakalamakta mahir olan Cengiz Yücak’ın o iftarda yakaladığı bir ayrıntı bir kez daha “seçilmişler ve atanmışlar” tartışmasını ortaya koymuş oldu. Cengiz Yücak tarafından çekilen resimde iftar sofrasının birisinde İftarı veren kudretli işadamı (!) Necmettin Bitlis, DOSB Başkanı Mustafa Türker, Kocaeli Valisi Ercan Topaca Gebze Kaymakamı Salih Karabulut ve Dilovası Kaymakamı Hasan Göç otururken İftarın tertip edildiği Dilovası sınırlarında ikamet eden herkesin belediye başkanı Cemil Yaman ise başka bir masada ikamet etmeye mecbur edilmiş bir görüntü veriyor. Konu ile ilgili olarak açıklama yapan DOSB Başkanı Mustafa Türker her ne kadar "orta yerde kasıtlı bir durum söz konusu değil. Sayın Valimiz iftar programına gecikince, Sayın Belediye Başkanımız Cemil Yaman beyde Vali beyin geliş saatini beklemiş. İkisi birden iftara geç iştirak edince ayakta bekleyen diğer protokol konuklarımız Vali beyle birlikte hemen masaya oturdular. Cemil Başkan oturmak için geldiğinde masa dolmuştu. Yan masamızda protokole ayrılmıştı ve Başkanımızı oraya oturttuk. Cemil Başkan orada yalnız kalmasın diye ben de yanına oturmayı düşündüm. Lakin ev sahibi olmam konumu itibari ile Sayın Valimize karşı saygısızlık olmasın diye kalkamadım. Yoksa bizim değil Sayın Belediye Başkanımıza karşı hiç bir davetlimize karşı ne yanlı bir yaklaşımımız ne de saygısız bir tavrımız söz konusu olamaz" şeklinde açıklama yapmışsa da yapılan bu nezaketsizliğin elle tutulacak hiç bir yeri olmadığı ortadadır. Bizim kibarlığı ile tanıdığımız Mustafa Türker’in “vaziyeti kurtarma” adına yaptığı bu açıklama “bir gönül alma” girişimi olarak değerlendirilebilir ancak Sevgili Türker o an kendisini bir dakikalığına Dilovası Belediye başkanı Cemil Yaman’ın yerine koysa acaba “içerisinde oluşacak volkanik patlamaları” nasıl izah edecekti merak ediyoruz. Acaba bu durum Nazikliği ve nezaketliliği herkes tarafından bilinen Cemil Yaman’a karşı değilde daha sert bir mizaçlı siyasetçiye yapılsa o siyasetçide “Atanmış-Seçilmiş” tartışmalarının en üst noktada seslendirildiği şu günlerde “Madem seçilmiş bir belediye başkanı olarak bana hiç olmayan bu durum reva görülüyor, buyurun bu zengin iftar sofranız sizin olsun ben şu karşıdaki gecekonduda kuru ekmek ile iftar etmeye gidiyorum” diyerek o alanı terk etse Cemil Yaman’ın yer bulup oturamadığı o masadaki atanmışların durumu ne olacaktı doğrusu düşünmek bile istemiyoruz. Bu nahoş durum karşısında başta Kocaeli Valisi Ercan Topaca olmak üzere o masada bulunan bütün atanmış protokol görevlileri böylesi nazik bir ortamda ayağına gelen pası bile bile gol yapmayıp topu taca atarak iftarda bulunan herkesi büyük bir sıkıntıdan kurtaran Dilovası Belediye başkanı Cemil Yaman’dan önce özür dilemeli sonrada teşekkür etmelidirler. Burada alkışı önce böyle bir karışıklığa meydan vermeyip herkesi büyük bir sıkıntıdan kurtardığı için Cemil Yaman hak ediyor, ikinci alkışı da bizim olmadığımız bir alanda böylesine ince bir detayı gözden kaçırmayıp kamuoyuna mal ettiği için Gazeteci Cengiz Yücak hak ediyor. İnancımız odur ki Yücak’ın bu haberinden sonra bu tür toplu organizasyonlarda anlayış biraz daha değişecek ve “atanmışlar, seçilmişlere karşı” daha dikkatli olacaklardır, olmalıdırlar da, bizden hatırlatması, zira atanmışlar her zaman protokol masasının uzağına oturtacak ve olanları sineye çekecek nazik bir Cemil Yaman bulamayabilirler.