deneme bonusu deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler ecoplay deneme bonusu deneme bonusu https://playdotjs.com/ deneme bonusu veren siteler youtube mp3 Bonusverensiteler.com deneme bonusu veren siteler meritking giriş kingroyal giriş

Bakan Ergün, TÜSİAD heyetini kabul etti...

EĞİTİM-KÜLTÜR (İHA) - İhlas Haber Ajansı | 22.07.2011 - 01:18, Güncelleme: 03.09.2022 - 16:01
 

Bakan Ergün, TÜSİAD heyetini kabul etti...

 Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TÜSİAD) Başkanı Ümit Boyner ile yönetim kurulu üyeleri Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergünʹü bakanlıkta ziyaret ederek bir süre görüştü. Görüşme öncesi bir açıklama yapan Bakan Ergün, Sanayi ve Ticaret Bakanlığı döneminde çalışmalarını hem ticaret, hem sanayiye gerekli ağırlığı vererek sürdürdüğünü kaydetti. Ergün, bu çalışmalar sırasında da bütün sivil toplum örgütleriyle olduğu gibi TÜSİADʹla da yakın bir işbirliği içinde olduklarını bildirdi. Birtakım altyapıları hazırlarken, özellikle strateji belgelerinin hazırlanması ve bu belgelerin uygulamaya konulması aşamalarında bu işbirliğinin yürütüldüğünü vurgulayan Ergün, ʹʹBugün de yine hazırlamış olduğumuz bu altyapıların üzerine, hep birlikte, çok daha yeni ve güzel şeyler inşa etmek üzere çalışmalarımızı sürdüreceğizʹʹ dedi. Sivil toplum örgütleriyle, özel sektörün her bir işletmesinin, kuruluşunun yürüttükleri çalışmalarda önemli bir yeri ve değeri olacağını ifade eden Ergün, şunları kaydetti: ʹʹHer zaman söylediğimiz gibi Türkiye rekabet gücünü artırması gereken bir ülke ve bu gücü doğru yerde aramalı. Doğru yer, ucuz iş gücü, hammadde, enerji kaynağı olan bir ülke olmadığımıza göre buralar değil. Buralarda rekabet avantajı bizim için yok. Biz rekabet avantajımızı daha ileri bir noktada aramak ve bulmak mecburiyetindeyiz. O ileri nokta tamamen bizim kendi insan gücümüzde kendi toplulumuzda var olan potansiyeldir. Yani biz aklımızı ve zekamızın parlatılmasına ve onların ürünlerinin ortaya çıkarılmasına ihtiyaç duyuyoruz. Bütün zenginlimiz orada. Bunu da bir yandan bilimsel çalışmalara ağırlık vererek, bir yandan araştırma, geliştirmeye, inovasyona, teknolojiye ağırlık vererek, o kapasitemizi geliştirerek ortaya koyabiliriz. Bu potansiyeli böyle açığa çıkarabiliriz ve bunu sanayi çarklarından geçirip bir ürüne dönüştürmede de bir zenginlik elde edemeyiz.ʹʹ Bu nedenle bakanlığını yeni dönemde Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı olarak kurguladıklarını anlatan Ergün, rekabet avantajını o noktalarda gördüklerini bildirdi. Sanayi Strateji Belgesiʹnin önemli bir bölümünü bu temel üzerine oturttuklarını belirten Ergün, bakanlık bünyesinde yer alan genel müdürlüklerden bir kısmının yeniden yapılandırıldığını kaydetti. TSE, TPE, TÜRK Akreditasyon Kurumu, KOSGEB gibi kurumların bakanlık bünyesinde yer almaya devam edeceğini ancak TÜBİTAK ve Türkiye Bilimler Akademisi (TÜBA) gibi çok önemli kurumları da bakanlık bünyesine aldıklarını hatırlatan Ergün, böylece bakanlığa büyük bir bilimsel, teknik araştırma gücü ve kabiliyeti kazandırıldığını aktardı. Ergün, bunun sanayiyle, üretimle buluştuğu noktada gerçek bir zenginliği yakalama fırsatı elde etmiş olacaklarını bildirdi. Ergün, ʹʹBu nedenle, bu dönemdeki sanayici, üniversite işbirliği, araştırmacı işbirliği, bakanlık işbirliği, sivil toplum örgütleriyle işbirliği daha önem kazanacak. Bu konjonktürde, süreçte TÜSİADʹın elbette çok önemli bir yeri ve değeri olacaktırʹʹ diye konuştu. TÜSİAD BAŞKANI BOYNER… TÜSİAD Başkanı Ümit Boyner de konuşmasında Ankaraʹdaki temaslarına Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığından başladıklarını kaydederek, Bakan Ergünʹe yeni görevinden dolayı hayırlı olsun dileklerini iletti. Geçen dönemden devam eden çok önemli bir gündemleri bulunduğunu belirten Boyner, Ergünʹle bu gündemi paylaşma imkanı bulma ümidi taşıdıklarını söyledi. Bilim ve Teknolojinin, sanayi ile bir araya gelmesi ve bakanlığın önümüzdeki dönemde sanayi stratejisine bu şekilde yaklaşıyor olmasından çok memnun olduklarını anlatan Boyner, Türkiyeʹnin artık rekabetçi konumunu çok farlı bir yere taşımak zorunda olduğunu bildirdi. Dünyadaki konjonktürel dalgalanmalarda Türkiyeʹnin sürdürülebilir büyümeye, yurt içinde daha fazla katma değer yaratan bir büyümeye geçişi çok önemli olduğunun altını çizen Boyner, burada da sanayi politikalarının, sanayi stratejisinin ve sanayinin içerisinde bilim ve teknolojinin yapacağı katkının öneminin yadsınamayacağını ifade etti ve şunları belirtti: ʹʹGeçtiğimiz dönem aslında hükümetin en önemli icraatlarından bir tanesi Sanayi Strateji Belgesiʹni hazırlamasıydı. Biz de katkı verebildik ve yürütücülüğü, bu belgenin eylem planlarının uygulanması da bu bakanlığa bağlı. Açıkçası bu strateji belgesinin etkilediği tüm paydaşlar tarafından desteklenmesi gerektiğini düşünüyoruz. Biz de iş dünyası olarak eylem planlarında ve uygulamada destek olmak niyetindeyiz. Çünkü gerçekten Türkiyeʹnin yeni dönemde sürdürülebilir büyümeye geçişte kendine koyduğu dünyanın 10. büyük ekonomisi olma hedefinde bu stratejinin doğru uygulanmasının çok önemli olduğu düşünüyoruz. Yurt içinde katma değer yaratan bir büyümeden bahsettim tabi ki burada üç konu çok ciddi şekilde öne çıkıyor ve aslında belki de yeni bir teşvik programı Türkiye uygulamaya başlarsa ki başlayacak bu da stratejinin bir parçası inovasyon kapasitesi, teknolojiye yapılan yatırımlar ve bölgesel kalkınma farklılıklarının da altyapı yatırımları ve beşeri sermayeye yapılan büyük yatırımlarla desteklenmesi çok önemli diye düşünüyoruz. Bizim için bu stratejinin en önemli parçalarından bir tanesi bu. Bu desteklerin de aslında tüm sanayi kesimlerini yatay kesit olarak etkilemesi gerektiğini düşünüyoruz. Bir de tabi ki önemli olan önümüzdeki süreçte daha önce gündemimize giren ve etap etap tamamlamaya çalıştığımız mikro reformların devamı. Bunlar da ağırlıklı olarak iş gücü piyasalarını, fikri haklar konusunu, AR-GE ve teknoloji bağlamındaki reformları bir veri tabanına ulaşmamızda, yani girişimci bilgi sisteminin geliştirilmesini ve tabi ki en önemli sanayi girdisi olan enerji piyasalarının liberalizasyonunu kapsıyor.ʹʹ Bu konuları da Bakan Ergünʹle paylaşmak istediğini belirten Boyner, geçtiğimiz dönemde ağırlık olarak Yatırım Ortamını İyileştirme Koordinasyon Kuruluʹnda (YOİKK) da destekleme imkanı bulduklarını hatırlattı. Boyner, bütün bu konularda Bakan Ergünʹle bir fikir alışverişinde bulunmak istediğini sözlerine ekledi. BAKAN ERGÜN VE TÜSİAD BAŞKANI BOYNER SORULARI YANITLADI Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün, bir soru üzerine kıdem tazminatı konusunun 61. hükümetin dün gerçekleştirilen ilk Ekonomi Koordinasyon Kurulu (EKK) toplantısında münhasıran ele alınmış bir konu olmadığını ama iş dünyasıyla ilgili, iş kanunuyla, istihdamla ilgili konular bir paket halinde ele alındığında kuşkusuz kıdem tazminatı konusunun da masada yerini alacağını söyledi. TÜSİAD Başkanı Boyner de aynı soruya cevap verirken, Türkiyeʹde son dönemlerde işsizlik rakamlarında daha iyimser bir tablo görüldüğünü ama ne olursa olsun ülkede katılaşmış yapısal bir işsizlik bulunduğunu dile getirdi. İşgücü piyasalarının çok bütünlüklü olarak ele alınması gerektiğini belirten Boyner, kıdem tazminatı konusunun da buradaki düzenlemelerden bir tanesi olduğunu ifade etti. Kıdem tazminatında çok önemli iki husus olduğunu belirten Boyner, şöyle devam etti: ʹʹBunlardan ilki bugüne kadar kazanılmış bütün hakların mutlaka korunması ve ileriye yönelik de korunması çok önemli. Bunlardan hiçbir şekilde geri adım atılmaz diye düşünüyorum. Ücret dışı bir takım maliyetlerde yeniden düzenleme, belki OECD (Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Teşkilatı) ortalamaları ölçüsünde yapılabilir ama burada önemli olan istihdamı artıracak, istihdam kapasitesini artıracak düzenlemelere gitmektir diye düşünüyoruz. Bütün bu düzenlemeler Türkiyeʹdeki belki Sendikalar Kanunu çerçevesinde eş anlamlı olarak yapılmalıdır ve tüm paydaşlar da aynı anlayış çerçevesinde olmalıdır.ʹʹ Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün, bütçe Parlamentoya sevk edilmeden Orta Vadeli Program (OVP) ile ilgili çalışmaların da tamamlanmış olacağını bildirdi. Ergün, ʹʹOVPʹnin açıklanması için bir tarih belirlediniz mi?ʹʹ şeklindeki soru üzerine, OVP ile ilgili çalışmanın bütçe rakamlarının ortaya çıkmasıyla daha da anlamlı hale geldiğini söyledi. Programın geçen sene olduğu gibi yine bütçe TBMMʹye sevk edilmeden bütçe çalışmalarıyla birlikte, ahenkli bir biçimde hazırlanmış olacağını belirten Ergün, ʹʹDün yaptığımız EKKʹda da OVP ile ilgili çalışmaları bir an evvel başlatalım, çalışmaları bütçeyle ilgili bir takvim sıkışıklığına neden olmadan birlikte yürütelim, aynı takvim içinde başlatmış olalım, ilan etmiş olalım diye bir çalışmamız olduʹʹ dedi. Ergün, programın şu gün, bugün demekten ziyade bir periyot olarak ele alınmasının daha doğru olacağını ifade etti ve bütçe parlamentoya sevk edilmeden OVP ile ilgili çalışmaların da tamamlanmış olacağını bildirdi. Bakan Ergün, 30 kadük yasanın yeniden gündeme geleceğine işaret edilerek, bunlar arasında bakanlığını ilgilendiren düzenlemeler bulunup bulunmadığının sorulmasına karşılık da dün yapılan EKKʹda önümüzdeki dönemde hangi konuları acil olarak ele alacaklarını değerlendirdiklerini söyledi. Parlamento oluştuğu için komisyonlarda kadük olan bir takım yasaların doğal olarak yeniden gündeme geleceğini dile getiren Ergün, bunlar arasında kendi bakanlığına ilişkin yasaların da olacağını, mesela fikri mülkiyet haklarının geçen dönem üzerinde durdukları bir konu olduğunu ifade etti. Bu konuyla ilgili çalışmaların sürdüğünü, bu bağlamda TSE ile ilgili düzenlemelerin komisyonlarda beklediğini anlatan Ergün, o kurumların yeniden yapılandırılmasını da öncelikli olarak parlamento gündemine alacaklarını kaydetti. Ergün, ʹʹDolayısıyla bir sıraya girecek onunla ilgili olarak arkadaşlarımız çalışıyorʹʹ diye konuştu. YENİ ANAYASA ÇALIŞMALARI Ümit Boyner de kendisine yöneltilen ʹʹyeni anayasa çalışmalarında konsensüs sağlanabileceğine dair inancınız devam ediyor muʹʹ şeklindeki soruyu yanıtlarken, seçimden sonra ortaya çıkan tabloda meclisteki temsilin yüzde 95ʹe ulaştığını görmenin kendilerini ümitlendirdiğini, yeni anayasa yapma sürecinde meclisin bir irade ortaya koyabileceğine dair inançlarının tam olduğunu ama maalesef Türkiyeʹnin şu sıralar tatsız gelişmeler yaşadığını söyledi. Türkiye için her konuda, her halükarda çözüm yerinin TBMM olduğuna inandıklarını dile getiren Boyner, şu anda meclisteki ya da meclis dışındaki partilerin de bu iradeyle ve bu yapıcı yaklaşımla hareket etmesini ümit ettiklerini vurguladı. Boyner, ʹʹYeni anayasa ancak bu şekilde olabilir. Öncelikle birleştirici, kapsayıcı ve katılımcı olması ki bunu bütün partiler seçimlerden evvel beyan ettiler o nedenle de siyasi partilerimize çok ciddi bir görev düşüyorʹʹ diye konuştu. 
 Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TÜSİAD) Başkanı Ümit Boyner ile yönetim kurulu üyeleri Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergünʹü bakanlıkta ziyaret ederek bir süre görüştü. Görüşme öncesi bir açıklama yapan Bakan Ergün, Sanayi ve Ticaret Bakanlığı döneminde çalışmalarını hem ticaret, hem sanayiye gerekli ağırlığı vererek sürdürdüğünü kaydetti. Ergün, bu çalışmalar sırasında da bütün sivil toplum örgütleriyle olduğu gibi TÜSİADʹla da yakın bir işbirliği içinde olduklarını bildirdi. Birtakım altyapıları hazırlarken, özellikle strateji belgelerinin hazırlanması ve bu belgelerin uygulamaya konulması aşamalarında bu işbirliğinin yürütüldüğünü vurgulayan Ergün, ʹʹBugün de yine hazırlamış olduğumuz bu altyapıların üzerine, hep birlikte, çok daha yeni ve güzel şeyler inşa etmek üzere çalışmalarımızı sürdüreceğizʹʹ dedi. Sivil toplum örgütleriyle, özel sektörün her bir işletmesinin, kuruluşunun yürüttükleri çalışmalarda önemli bir yeri ve değeri olacağını ifade eden Ergün, şunları kaydetti: ʹʹHer zaman söylediğimiz gibi Türkiye rekabet gücünü artırması gereken bir ülke ve bu gücü doğru yerde aramalı. Doğru yer, ucuz iş gücü, hammadde, enerji kaynağı olan bir ülke olmadığımıza göre buralar değil. Buralarda rekabet avantajı bizim için yok. Biz rekabet avantajımızı daha ileri bir noktada aramak ve bulmak mecburiyetindeyiz. O ileri nokta tamamen bizim kendi insan gücümüzde kendi toplulumuzda var olan potansiyeldir. Yani biz aklımızı ve zekamızın parlatılmasına ve onların ürünlerinin ortaya çıkarılmasına ihtiyaç duyuyoruz. Bütün zenginlimiz orada. Bunu da bir yandan bilimsel çalışmalara ağırlık vererek, bir yandan araştırma, geliştirmeye, inovasyona, teknolojiye ağırlık vererek, o kapasitemizi geliştirerek ortaya koyabiliriz. Bu potansiyeli böyle açığa çıkarabiliriz ve bunu sanayi çarklarından geçirip bir ürüne dönüştürmede de bir zenginlik elde edemeyiz.ʹʹ Bu nedenle bakanlığını yeni dönemde Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı olarak kurguladıklarını anlatan Ergün, rekabet avantajını o noktalarda gördüklerini bildirdi. Sanayi Strateji Belgesiʹnin önemli bir bölümünü bu temel üzerine oturttuklarını belirten Ergün, bakanlık bünyesinde yer alan genel müdürlüklerden bir kısmının yeniden yapılandırıldığını kaydetti. TSE, TPE, TÜRK Akreditasyon Kurumu, KOSGEB gibi kurumların bakanlık bünyesinde yer almaya devam edeceğini ancak TÜBİTAK ve Türkiye Bilimler Akademisi (TÜBA) gibi çok önemli kurumları da bakanlık bünyesine aldıklarını hatırlatan Ergün, böylece bakanlığa büyük bir bilimsel, teknik araştırma gücü ve kabiliyeti kazandırıldığını aktardı. Ergün, bunun sanayiyle, üretimle buluştuğu noktada gerçek bir zenginliği yakalama fırsatı elde etmiş olacaklarını bildirdi. Ergün, ʹʹBu nedenle, bu dönemdeki sanayici, üniversite işbirliği, araştırmacı işbirliği, bakanlık işbirliği, sivil toplum örgütleriyle işbirliği daha önem kazanacak. Bu konjonktürde, süreçte TÜSİADʹın elbette çok önemli bir yeri ve değeri olacaktırʹʹ diye konuştu. TÜSİAD BAŞKANI BOYNER… TÜSİAD Başkanı Ümit Boyner de konuşmasında Ankaraʹdaki temaslarına Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığından başladıklarını kaydederek, Bakan Ergünʹe yeni görevinden dolayı hayırlı olsun dileklerini iletti. Geçen dönemden devam eden çok önemli bir gündemleri bulunduğunu belirten Boyner, Ergünʹle bu gündemi paylaşma imkanı bulma ümidi taşıdıklarını söyledi. Bilim ve Teknolojinin, sanayi ile bir araya gelmesi ve bakanlığın önümüzdeki dönemde sanayi stratejisine bu şekilde yaklaşıyor olmasından çok memnun olduklarını anlatan Boyner, Türkiyeʹnin artık rekabetçi konumunu çok farlı bir yere taşımak zorunda olduğunu bildirdi. Dünyadaki konjonktürel dalgalanmalarda Türkiyeʹnin sürdürülebilir büyümeye, yurt içinde daha fazla katma değer yaratan bir büyümeye geçişi çok önemli olduğunun altını çizen Boyner, burada da sanayi politikalarının, sanayi stratejisinin ve sanayinin içerisinde bilim ve teknolojinin yapacağı katkının öneminin yadsınamayacağını ifade etti ve şunları belirtti: ʹʹGeçtiğimiz dönem aslında hükümetin en önemli icraatlarından bir tanesi Sanayi Strateji Belgesiʹni hazırlamasıydı. Biz de katkı verebildik ve yürütücülüğü, bu belgenin eylem planlarının uygulanması da bu bakanlığa bağlı. Açıkçası bu strateji belgesinin etkilediği tüm paydaşlar tarafından desteklenmesi gerektiğini düşünüyoruz. Biz de iş dünyası olarak eylem planlarında ve uygulamada destek olmak niyetindeyiz. Çünkü gerçekten Türkiyeʹnin yeni dönemde sürdürülebilir büyümeye geçişte kendine koyduğu dünyanın 10. büyük ekonomisi olma hedefinde bu stratejinin doğru uygulanmasının çok önemli olduğu düşünüyoruz. Yurt içinde katma değer yaratan bir büyümeden bahsettim tabi ki burada üç konu çok ciddi şekilde öne çıkıyor ve aslında belki de yeni bir teşvik programı Türkiye uygulamaya başlarsa ki başlayacak bu da stratejinin bir parçası inovasyon kapasitesi, teknolojiye yapılan yatırımlar ve bölgesel kalkınma farklılıklarının da altyapı yatırımları ve beşeri sermayeye yapılan büyük yatırımlarla desteklenmesi çok önemli diye düşünüyoruz. Bizim için bu stratejinin en önemli parçalarından bir tanesi bu. Bu desteklerin de aslında tüm sanayi kesimlerini yatay kesit olarak etkilemesi gerektiğini düşünüyoruz. Bir de tabi ki önemli olan önümüzdeki süreçte daha önce gündemimize giren ve etap etap tamamlamaya çalıştığımız mikro reformların devamı. Bunlar da ağırlıklı olarak iş gücü piyasalarını, fikri haklar konusunu, AR-GE ve teknoloji bağlamındaki reformları bir veri tabanına ulaşmamızda, yani girişimci bilgi sisteminin geliştirilmesini ve tabi ki en önemli sanayi girdisi olan enerji piyasalarının liberalizasyonunu kapsıyor.ʹʹ Bu konuları da Bakan Ergünʹle paylaşmak istediğini belirten Boyner, geçtiğimiz dönemde ağırlık olarak Yatırım Ortamını İyileştirme Koordinasyon Kuruluʹnda (YOİKK) da destekleme imkanı bulduklarını hatırlattı. Boyner, bütün bu konularda Bakan Ergünʹle bir fikir alışverişinde bulunmak istediğini sözlerine ekledi. BAKAN ERGÜN VE TÜSİAD BAŞKANI BOYNER SORULARI YANITLADI Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün, bir soru üzerine kıdem tazminatı konusunun 61. hükümetin dün gerçekleştirilen ilk Ekonomi Koordinasyon Kurulu (EKK) toplantısında münhasıran ele alınmış bir konu olmadığını ama iş dünyasıyla ilgili, iş kanunuyla, istihdamla ilgili konular bir paket halinde ele alındığında kuşkusuz kıdem tazminatı konusunun da masada yerini alacağını söyledi. TÜSİAD Başkanı Boyner de aynı soruya cevap verirken, Türkiyeʹde son dönemlerde işsizlik rakamlarında daha iyimser bir tablo görüldüğünü ama ne olursa olsun ülkede katılaşmış yapısal bir işsizlik bulunduğunu dile getirdi. İşgücü piyasalarının çok bütünlüklü olarak ele alınması gerektiğini belirten Boyner, kıdem tazminatı konusunun da buradaki düzenlemelerden bir tanesi olduğunu ifade etti. Kıdem tazminatında çok önemli iki husus olduğunu belirten Boyner, şöyle devam etti: ʹʹBunlardan ilki bugüne kadar kazanılmış bütün hakların mutlaka korunması ve ileriye yönelik de korunması çok önemli. Bunlardan hiçbir şekilde geri adım atılmaz diye düşünüyorum. Ücret dışı bir takım maliyetlerde yeniden düzenleme, belki OECD (Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Teşkilatı) ortalamaları ölçüsünde yapılabilir ama burada önemli olan istihdamı artıracak, istihdam kapasitesini artıracak düzenlemelere gitmektir diye düşünüyoruz. Bütün bu düzenlemeler Türkiyeʹdeki belki Sendikalar Kanunu çerçevesinde eş anlamlı olarak yapılmalıdır ve tüm paydaşlar da aynı anlayış çerçevesinde olmalıdır.ʹʹ Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün, bütçe Parlamentoya sevk edilmeden Orta Vadeli Program (OVP) ile ilgili çalışmaların da tamamlanmış olacağını bildirdi. Ergün, ʹʹOVPʹnin açıklanması için bir tarih belirlediniz mi?ʹʹ şeklindeki soru üzerine, OVP ile ilgili çalışmanın bütçe rakamlarının ortaya çıkmasıyla daha da anlamlı hale geldiğini söyledi. Programın geçen sene olduğu gibi yine bütçe TBMMʹye sevk edilmeden bütçe çalışmalarıyla birlikte, ahenkli bir biçimde hazırlanmış olacağını belirten Ergün, ʹʹDün yaptığımız EKKʹda da OVP ile ilgili çalışmaları bir an evvel başlatalım, çalışmaları bütçeyle ilgili bir takvim sıkışıklığına neden olmadan birlikte yürütelim, aynı takvim içinde başlatmış olalım, ilan etmiş olalım diye bir çalışmamız olduʹʹ dedi. Ergün, programın şu gün, bugün demekten ziyade bir periyot olarak ele alınmasının daha doğru olacağını ifade etti ve bütçe parlamentoya sevk edilmeden OVP ile ilgili çalışmaların da tamamlanmış olacağını bildirdi. Bakan Ergün, 30 kadük yasanın yeniden gündeme geleceğine işaret edilerek, bunlar arasında bakanlığını ilgilendiren düzenlemeler bulunup bulunmadığının sorulmasına karşılık da dün yapılan EKKʹda önümüzdeki dönemde hangi konuları acil olarak ele alacaklarını değerlendirdiklerini söyledi. Parlamento oluştuğu için komisyonlarda kadük olan bir takım yasaların doğal olarak yeniden gündeme geleceğini dile getiren Ergün, bunlar arasında kendi bakanlığına ilişkin yasaların da olacağını, mesela fikri mülkiyet haklarının geçen dönem üzerinde durdukları bir konu olduğunu ifade etti. Bu konuyla ilgili çalışmaların sürdüğünü, bu bağlamda TSE ile ilgili düzenlemelerin komisyonlarda beklediğini anlatan Ergün, o kurumların yeniden yapılandırılmasını da öncelikli olarak parlamento gündemine alacaklarını kaydetti. Ergün, ʹʹDolayısıyla bir sıraya girecek onunla ilgili olarak arkadaşlarımız çalışıyorʹʹ diye konuştu. YENİ ANAYASA ÇALIŞMALARI Ümit Boyner de kendisine yöneltilen ʹʹyeni anayasa çalışmalarında konsensüs sağlanabileceğine dair inancınız devam ediyor muʹʹ şeklindeki soruyu yanıtlarken, seçimden sonra ortaya çıkan tabloda meclisteki temsilin yüzde 95ʹe ulaştığını görmenin kendilerini ümitlendirdiğini, yeni anayasa yapma sürecinde meclisin bir irade ortaya koyabileceğine dair inançlarının tam olduğunu ama maalesef Türkiyeʹnin şu sıralar tatsız gelişmeler yaşadığını söyledi. Türkiye için her konuda, her halükarda çözüm yerinin TBMM olduğuna inandıklarını dile getiren Boyner, şu anda meclisteki ya da meclis dışındaki partilerin de bu iradeyle ve bu yapıcı yaklaşımla hareket etmesini ümit ettiklerini vurguladı. Boyner, ʹʹYeni anayasa ancak bu şekilde olabilir. Öncelikle birleştirici, kapsayıcı ve katılımcı olması ki bunu bütün partiler seçimlerden evvel beyan ettiler o nedenle de siyasi partilerimize çok ciddi bir görev düşüyorʹʹ diye konuştu. 
Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.