deneme bonusu deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler ecoplay deneme bonusu deneme bonusu https://playdotjs.com/ deneme bonusu veren siteler youtube mp3 Bonusverensiteler.com deneme bonusu veren siteler meritking giriş kingroyal giriş

ÇILDIRIMI ÇOK ÖZLEDİM

SAĞLIK (İHA) - İhlas Haber Ajansı | 19.06.2011 - 17:44, Güncelleme: 03.09.2022 - 16:01
 

ÇILDIRIMI ÇOK ÖZLEDİM

Bundan 35-40 yıl öncesine gidiyorum, geçmişe bakıyorum. Ne kadar da önemi olmuş hayatımda Çıldır’ın. İlkokul yıllarında misket oynadığım, ortaokul yıllarında tiyatrolarda görev aldığım, lise yıllarımda yavaş yavaş benliğimi bulduğum, meslek hayatımın ilk 10 yılının geçtiği yer Çıldır. Çıldır, öyle önemli ki benim hayatımda: İlkokul öğretmenlerimle Çıldır İlkokulunda birlikte görev yapmak dahi nasip oldu bana Çıldır’da. Çıldır, öyle önemli ki; köyümde bile 6 yıl hizmet verme şerefine nail oldum Çıldır’da. Tekrar 70’ li yıllara dönüp bakıyorum. Ortaokulda, lisede branş öğretmenlerimiz olmazdı bizim. Birkaç yeni atanmış genç öğretmenimizden başka, derslerimiz hep kamu görevlilerince doldurulurdu. Kaymakam, hakim, savcı, ilkokul öğretmenleri, komiser ve askerlerden telafi edilirdi boş geçen derslerimiz. Kütüphane nedir bilmezdik. Gazete bile haftada bir kere gelirdi gecikmeli olarak Çıldır’a. Köylerden okumak için gelen arkadaşlarımız, ne zorluklar içerisinde okurlardı. O zaman bunun vahametini pek anlamazdık aslında. Ancak şimdi düşündüğümde, ne kadar da çaresiz ve zor koşullarda okurlarmış arkadaşlarımız. Bizim bir ekmek fırınımız vardı Çıldır’da. Ortada uzunca bir masa iki yanında uzunca sıradan oluşan bir konseptte öğlen yemeği yemek için gelirdi öğrenci arkadaşlarım bizim fırına. 25 kuruşluk çeyrek ekmek, 25 kuruşluk helva ya da zeytin, yaz aylarında da domates veya üzüm alınır, oturulurdu o güzelim tahta masanın etrafına. Haa masanın yanı başında özel bölümde duran su musluğunu da unutmayalım tabi. Çünkü içecekler halis muhlis musluk suyu da bedava tabi. Bunu da metalden yapılmış o zamanın tabiriyle maşrapa dediğimiz özel araçla içilirdi suyumuz sırayla, ekmeklerin üstüne. Ben de o zaman orda yemek yiyen arkadaşlarımın sıcaklığına dayanamaz, çoğu zaman onlarla birlikte yerdim öğlen yemeğimi. Evim fırının hemen yanı başında olmasına rağmen. Çünkü ben o arkadaşlığa özenirdim, özlem duyardım. Şimdi o hayata özlem duyuyorum. O Çıldır’a özlem duyuyorum. O zaman olmayan, fakat şimdi gıptayla izlediğim oluşturulma çabası olan Çıldır Kütüphanesi’ne özlem duyuyorum. Geçen yıl içerisinde bir grup Sağlık çalışanın hatta bildiğim kadarıyla Çıldırlı dahi olmayan bu Sağlık emekçilerinin oluşturma çabası içerisinde oldukları kütüphaneye nasıl katkı sunarım diye düşündüğüm anda başkanı bulunduğum derneğimizin almış olduğu bir kararla kitap gönderme çalışması başlattık. Şu ana kadar topladığımız kitap, ansiklopedi vs. gibi kaynakları Çıldır’ıma göndermek için paketleyip hazır hale getirdik. Ayrıca bu konuyu sosyal paylaşım sitesi Facebook’ta da yayınca bir çok olumlu tepkiler aldım. Arayan her arkadaşım bizde destek olalım diye taleplerde bulundular. Umarım onlar da büyük katkılar sağlayacaklardır Çıldır Kütüphanesi’ne. Bağrından çıkmış, bir yerlere gelmiş, meslek sahibi olmuş birisi olarak Çıldır’ımızın vermiş olduğu emeği tam karşılamasa da, bir nebze de olsa bende kendi çapımda bir katkı sunmak istiyorum Çıldır’a. İşte ben bu Çıldır’ı çok özlüyorum. Güzel dostlukların olduğu, arkadaşlık duygularının hala siyasi görüş vs. demeden, ayrım yapmadan devam ettiği Çıldır’ı özlüyorum. Bu özlemi sosyal paylaşım sitelerinde bir nebze gidermiş olsam da ben, o güzelim Çıldır’ı hala çok özlüyorum. Geçenlerde bir haber aldım, Çıldır Manşet adlı internet sitesinden. Çıldır, ‘’Çıldır Manşet’’ adlı bir gazeteye kavuşmuş. Ne kadar mutlu oldum anlatamam size. Sonra aklıma az önce yukarıda anlattığım haftalık Cumhuriyet gazetesi geldi. Haber okumak hayaldi bizim için. Çünkü gelen gazeteyi önce memur kesimi okurdu. Sonra sırasıyla esnaf vs. Şimdi ise haftalık canlı gazete çıkacak Çıldır’da. Bundan daha güzel bir duygu yaşanabilir mi? Şimdi Çıldır’da olsaydım diye iç geçirmiyor da değilim. Özgür basının temsilcisi olacak. Çıldırlının sesi, gözü, kulağı olacak bu gazeteyi çıkaran Sevgili Kardeşim Rıfat Vural’ı da kutluyorum. Ben bu Çıldır’ı özlüyorum işte. Geçmişimi, çocukluğumu, gençliğimi mesleğimi, geride bıraktığım hayallerimi özlüyorum. Geleceğe umutla bakıyorum Çıldır açısından. Çünkü büyük değişimler yaşadığı, kabuğunu kırdığı, kendini bulduğu aşikardır. Nice sağlıklı, geleceğe umutla bakan, hayalleri ve amaçları olan genç beyinler yetiştirmesi dileğiyle tüm Çıldırlılara sevgi ve saygılarımı sunarken, hayatımın her anında Çıldır’ın ve Çıldırlının emrinde olacağımdan kimsenin kuşkusu olmasın.Özlediğim Çıldır’a sonsuz sevgiler, teşekkürler…… Sevgiyle kalın, esen kalın. Yaşar GELER Eğitimci Eskibeyrehatun Dernek Başkanı
Bundan 35-40 yıl öncesine gidiyorum, geçmişe bakıyorum. Ne kadar da önemi olmuş hayatımda Çıldır’ın. İlkokul yıllarında misket oynadığım, ortaokul yıllarında tiyatrolarda görev aldığım, lise yıllarımda yavaş yavaş benliğimi bulduğum, meslek hayatımın ilk 10 yılının geçtiği yer Çıldır. Çıldır, öyle önemli ki benim hayatımda: İlkokul öğretmenlerimle Çıldır İlkokulunda birlikte görev yapmak dahi nasip oldu bana Çıldır’da. Çıldır, öyle önemli ki; köyümde bile 6 yıl hizmet verme şerefine nail oldum Çıldır’da. Tekrar 70’ li yıllara dönüp bakıyorum. Ortaokulda, lisede branş öğretmenlerimiz olmazdı bizim. Birkaç yeni atanmış genç öğretmenimizden başka, derslerimiz hep kamu görevlilerince doldurulurdu. Kaymakam, hakim, savcı, ilkokul öğretmenleri, komiser ve askerlerden telafi edilirdi boş geçen derslerimiz. Kütüphane nedir bilmezdik. Gazete bile haftada bir kere gelirdi gecikmeli olarak Çıldır’a. Köylerden okumak için gelen arkadaşlarımız, ne zorluklar içerisinde okurlardı. O zaman bunun vahametini pek anlamazdık aslında. Ancak şimdi düşündüğümde, ne kadar da çaresiz ve zor koşullarda okurlarmış arkadaşlarımız. Bizim bir ekmek fırınımız vardı Çıldır’da. Ortada uzunca bir masa iki yanında uzunca sıradan oluşan bir konseptte öğlen yemeği yemek için gelirdi öğrenci arkadaşlarım bizim fırına. 25 kuruşluk çeyrek ekmek, 25 kuruşluk helva ya da zeytin, yaz aylarında da domates veya üzüm alınır, oturulurdu o güzelim tahta masanın etrafına. Haa masanın yanı başında özel bölümde duran su musluğunu da unutmayalım tabi. Çünkü içecekler halis muhlis musluk suyu da bedava tabi. Bunu da metalden yapılmış o zamanın tabiriyle maşrapa dediğimiz özel araçla içilirdi suyumuz sırayla, ekmeklerin üstüne. Ben de o zaman orda yemek yiyen arkadaşlarımın sıcaklığına dayanamaz, çoğu zaman onlarla birlikte yerdim öğlen yemeğimi. Evim fırının hemen yanı başında olmasına rağmen. Çünkü ben o arkadaşlığa özenirdim, özlem duyardım. Şimdi o hayata özlem duyuyorum. O Çıldır’a özlem duyuyorum. O zaman olmayan, fakat şimdi gıptayla izlediğim oluşturulma çabası olan Çıldır Kütüphanesi’ne özlem duyuyorum. Geçen yıl içerisinde bir grup Sağlık çalışanın hatta bildiğim kadarıyla Çıldırlı dahi olmayan bu Sağlık emekçilerinin oluşturma çabası içerisinde oldukları kütüphaneye nasıl katkı sunarım diye düşündüğüm anda başkanı bulunduğum derneğimizin almış olduğu bir kararla kitap gönderme çalışması başlattık. Şu ana kadar topladığımız kitap, ansiklopedi vs. gibi kaynakları Çıldır’ıma göndermek için paketleyip hazır hale getirdik. Ayrıca bu konuyu sosyal paylaşım sitesi Facebook’ta da yayınca bir çok olumlu tepkiler aldım. Arayan her arkadaşım bizde destek olalım diye taleplerde bulundular. Umarım onlar da büyük katkılar sağlayacaklardır Çıldır Kütüphanesi’ne. Bağrından çıkmış, bir yerlere gelmiş, meslek sahibi olmuş birisi olarak Çıldır’ımızın vermiş olduğu emeği tam karşılamasa da, bir nebze de olsa bende kendi çapımda bir katkı sunmak istiyorum Çıldır’a. İşte ben bu Çıldır’ı çok özlüyorum. Güzel dostlukların olduğu, arkadaşlık duygularının hala siyasi görüş vs. demeden, ayrım yapmadan devam ettiği Çıldır’ı özlüyorum. Bu özlemi sosyal paylaşım sitelerinde bir nebze gidermiş olsam da ben, o güzelim Çıldır’ı hala çok özlüyorum. Geçenlerde bir haber aldım, Çıldır Manşet adlı internet sitesinden. Çıldır, ‘’Çıldır Manşet’’ adlı bir gazeteye kavuşmuş. Ne kadar mutlu oldum anlatamam size. Sonra aklıma az önce yukarıda anlattığım haftalık Cumhuriyet gazetesi geldi. Haber okumak hayaldi bizim için. Çünkü gelen gazeteyi önce memur kesimi okurdu. Sonra sırasıyla esnaf vs. Şimdi ise haftalık canlı gazete çıkacak Çıldır’da. Bundan daha güzel bir duygu yaşanabilir mi? Şimdi Çıldır’da olsaydım diye iç geçirmiyor da değilim. Özgür basının temsilcisi olacak. Çıldırlının sesi, gözü, kulağı olacak bu gazeteyi çıkaran Sevgili Kardeşim Rıfat Vural’ı da kutluyorum. Ben bu Çıldır’ı özlüyorum işte. Geçmişimi, çocukluğumu, gençliğimi mesleğimi, geride bıraktığım hayallerimi özlüyorum. Geleceğe umutla bakıyorum Çıldır açısından. Çünkü büyük değişimler yaşadığı, kabuğunu kırdığı, kendini bulduğu aşikardır. Nice sağlıklı, geleceğe umutla bakan, hayalleri ve amaçları olan genç beyinler yetiştirmesi dileğiyle tüm Çıldırlılara sevgi ve saygılarımı sunarken, hayatımın her anında Çıldır’ın ve Çıldırlının emrinde olacağımdan kimsenin kuşkusu olmasın.Özlediğim Çıldır’a sonsuz sevgiler, teşekkürler…… Sevgiyle kalın, esen kalın. Yaşar GELER Eğitimci Eskibeyrehatun Dernek Başkanı
Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.