KÖŞKER VE GOJİBERY!

Mesela mı? Mesele yemeğin tadına bakan dil, bazen güzel bir sohbet tadı için de vesile oluyor.. Dün Gebze Belediye Başkanı Adnan Köşker ile baş başa iki saat geçirdik.. Sohbet ettik.. Gojibery yedik.. Her ikisi de güzel ve keyifli idi.. Güzel sohbetler dillerden dökülür.. Gojibery’nin tadına dil bakar.. Ha...bilenler bilmeyenlere öğretsin pozisyonuna düşmeden hemen açıklayayım. Gojibery, Başbakan Recep Tayip Erdoğan’ın meşhur ettiği meyvemsi bir şey. Hani o küçük hoşaflık kuru üzüme benzeyen, ağızlarda ekşi ile tatlının ortası bir tat veren bir meyve işte.. Başbakan “gojibery’de enerji ve vitamin bol, ben çok faydasını görüyorum” deyince, bütün büyüklü küçüklü AKP kurmay heyeti gojibery yemeye başlamış.. Neme lazım benim de çok hoşuma gitti.. Belki de ondan aldığımız enerji ile iki saati aşkın konuştuk Başkan Köşker ile.. Ne mi konuştuk? Tabi ki Gebze’yi ve seçimleri konuştuk.. Başka ne konuşacaktık ki? İmarla, iskanla, yolla, kaldırımla, ihale ve ilan reklamla bizim işimiz olmaz.. Başkan Köşker’in en çok gurur duyduğu şey, Gebze Belediyesini borçsuz hale getirmek imiş.. “Cengiz Bey, iki yıl içinde tam 45 trilyon lira borç ödedik. Şuanda belediyeye iş yapan veya mal satan hiçbir kuruma tek kuruş borcumuz yok. Satın aldığımız her şeyin ve yaptırdığımız her hizmetin bedelini anında ödüyoruz.” derken gözlerinin içi parlıyordu Başkan’ın.. Bürokrasiden yani memuriyetten gelenler için ne ifade eder bilmiyorum ama Başkan Köşker gibi iş dünyası ve ticaretten gelenler için çok çok önemlidir, işinde veya ticaretinde gelirler ile giderler arasındaki denk bütçeyi sağlamak. Hele hele artıya geçtiğiniz zaman en mutlu ve en kazançlı kişi ve de tabi ki bir o derecede de akıllı ticaret erbabısınızdır.. Köşker Başkan’ın bir diğer sevindiği ise Kent Meydanı inşaatı ile Gebzeliler arasında surlar oluşturan suntaların ve muşambaların yavaş yavaş sökülüp atılmaya başlaması imiş. Bunu anlatırken de “Kent meydanı bize 27 trilyon liraya mal olacak olan bir proje ve şuanda orada her şey saat gibi tıkır tıkır işliyor. Bu yılın sonuna doğru belediye dükkanlarını sahiplerine teslim ediyoruz. Mart 2012’de ise işlem tümüyle tamam” diyordu.. Başkan Köşker halkın kendisine olan ilgisinden çok memnun ve kendisi de sürekli onlarla iç içe olmaktan dolayı çok mutlu olduğunu söylüyor.. Köşker göreve başladığından beri bu ikinci uzun sohbetimiz oldu. Yani bakmayın öyle sohbet mohbet diye samimi bir hava ile yazıma başladığıma. Kendisi ile seneden seneye görüşüyoruz.. Hani o “senede bir gün” şarkısı gibi.. Aman böylesi daha iyi.. Her gün görüşsek yüzümüz eskir.. Seçimler mi? Vallahi seçim sonuçlarından dolayı ne bir şımarıklık hissetim ne de görgüsüz bir ima.. Sanki rutin bir konu gibi geçiştirdik o meseleyi.. Belli ki kazana kazana kazanmaya aşina olmuşlar..