Yol arkadaşlığı ve Davutoğlu

Adalet Bora/haberpi.com-  Türk siyaset tarihinde büyük bir süre tartışılacak ve üzerinde binlerce yorum yapılacak bir veda oldu Ahmet Davutoğluʹnun  vedası ve Rüzgar gibi gelip geçen başbakanlık serüveni.. Olağanüstü bir kongreyle geldi ve Olağanüstü bir kongreyle gidiyor.. Kaderin cilvesi dedikleri bu olsa gerek.. Cumhurbaşkanı Erdoğan , kendi siyasetinin kaderini kendi elleriyle değiştirmeye kararlı olduğunu bir kez daha gösterdi.. Turgut Özal, Süleyman Demirel gibi yapmadı.. Cumhurbaşkanlığı koltuğuna oturdum artık benim için siyasetde partide bitmiştir demedi.. Denenmemiş bir şeyi denedi ve Ak Partinin ANAP ve DYP ve tabiki SP gibi olmasına müsaade etmedi.. Bugünkü yol ayırımının kısa ve net özeti budur Onun için yol arkadaşlarını ama gerçek yol arkadaşlarını hiç bırakmadı.. Onun yol arkadaşlığına arkadan dolananları da hiç affetmedi. birçok ismi yol arkadaşlığından çıkarırken kendi siyasi yolculuğuna aynı kararlılıkla devam etti ve ediyor Bugün Davutoğluʹnun başbakanlık serüveninin bittiğine tanıklık ederken herkes aynı şeyi düşündü.. Serüven çünkü; en nihayetinde kendi özgür iradesiyle yapılmış bir istifa ve koltuktan çekilme değil Yol arkadaşlarına büyük sitemler eden başbakan Davutoğluʹnun sitemi ʹ illede dostun gülü yaralar beniʹ dizelerini getirdi akıllara Hüzünlü Sitemli Kırgın olmasına rağmen bu duyguların hepsini reddetti Hocanın vedası da böyle oluyor demek dedirtti ama şunu da söyledi; Eskilerin güzel bir sözü vardır: ʹyol değil, yol arkadaşıʹ. Ben yola çıktığım arkadaşların benimle olmalarını isterim. Benimle olmadıklarında da söylemelerini tercih ederim. MKYKʹda yaşananları değerlendirdiğimde takip edilen yöntemi refik olma özelliğiyle bağdaştıramadım. Refik önemliyse hepmizin bir muhasebe yapması lazımdıʹ Evet yol arkadaşlığı en önemlisiydi Ama şu bir gerçek ki, uzun süredir devam eden tartışmalarda Davutoğluʹnun kendi yol arkadaşlarından beklediği vefayı yol arkadaşları da ondan beklemiş ve görmemiş olamaz mı? Davutoğluʹnun gönül koyduğu MKYKʹdaki 50 kişinin yol arkadaşlığı bu açıklama ile töhmet altına kalırken bir başka gerçek daha ortaya çıkıyor, Davutoğluʹnun eleştirdiği  o yol arkadaşları halen Cumhurbaşkanı Erdoğanʹın yol arkadaşları olmaya devam ediyor ve onu hiç bir koşulda ve şartta yarı yolda bırakmıyorlar Hoca belki de bu sefer ders vermek yerine ders almanın yaşı ve konumu olmadığını da bir kez daha öğrenmiştir..  Sonuç olarak; Siyaset dediğimiz yolculuk binbir gece masalı gibidir. Hergün yeni bir kahramanla ders vermeye devam edecektir