deneme bonusu deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler ecoplay deneme bonusu deneme bonusu https://playdotjs.com/ deneme bonusu veren siteler youtube mp3 Bonusverensiteler.com deneme bonusu veren siteler meritking giriş kingroyal giriş

Yeni Şafak yazarından bomba iddia! 10 Ağustos gece 22.20ʹye kadar..

SPOR (İHA) - İhlas Haber Ajansı | 12.08.2015 - 16:31, Güncelleme: 03.09.2022 - 16:02
 

Yeni Şafak yazarından bomba iddia! 10 Ağustos gece 22.20ʹye kadar..

Yeni Şafak yazarı Abdülkadir Selvi, koalisyon görüşmeleriyle ilgili çok önemli bir detayı kaleme aldı. Selviʹnin iddiasına göre; Başbakanʹın insiyatifi sayesinde görüşmenin seyri değişti. İşte o yazı: Ancak iki liderin görüşmesinde, önemli bir ilerleme sağlandı. AK Parti ve CHPʹnin gündeminde, iki alternatifli koalisyon hükümeti var. 1-Kılıçdaroğluʹnun önerdiği gibi 4 yıllık, yüksek profilli güçlü bir AK Parti-CHP koalisyonu mu? 2-Yoksa seçim tarihi önceden ilan edilmiş, süresi ve gündemi belirlenmiş bir AK Parti-CHP reform hükümeti mi? 3-Davutoğlu-Kılıçdaroğlu görüşmesi ile erken seçime endeksli AK Parti-CHP koalisyonu gündemimize girdi. Ancak büyük beklentiler oluşturmamak gerekiyor. Çünkü büyük beklentiler daha sonra büyük hayal kırıklıklarına yol açabiliyor. Hafta sonuna koalisyon masası kurulabileceği gibi her iki formül de şansını kaybetmiş olabilir. Başbakan Davutoğlu ile CHP lideri Kılıçdaroğlu, ilk görüşmeden olumlu izlenimlerle ayrılmışlardı. O zaman Kılıçdaroğlu bize, ”Ahmet Beyʹe kalsa biz koalisyonu kurarız” demişti. İki liderin mutabakatı üzerine AK Parti ve CHPʹnin heyetleri bir araya gelmiş, 35 saat süren bir çalışma yapmışlardı. Davutoğlu ile Kılıçdaroğluʹnun ikinci görüşmesi de olumlu sonuçlandı. İki lider yarın tekrar biraraya gelecekler. 4 saat 20 dakika süren görüşmede iki liderin çok hazırlıklı oldukları dikkati çekiyor. Heyetlerin çalıştığı ya da çalışmadığı amaTürkiyeʹnin gündeminde olan konular üzerinde kapsamlı değerlendirmeler yapıyor. Toplantıdan sonra liderlerin, kurmaylarına, ”Zamanlı ve süreli bir şey galiba oluyor” dedikleri söyleniyor. AK Parti, CHP ile 4 yıllık güçlü bir koalisyon hükümetinin kurulmasının kolay ama yürütülmesinin zor olacağı görüşünde. İki parti için de yıpratıcı olacağını düşünüyor. O nedenle süresi sınırlı. Örneğin 1 yıllık bir koalisyon hükümetinin kurulabileceği görüşünde. Bu 1 yıl içerisinde seçim barajı indirilip, bazı reformlar yapılır ve koalisyon iki parti için yıpratıcı olmadan seçimlere gidilir. CHP ise 1 yılın yeterli olmadığını düşünüyor. “1 yılda hangi icraatı yapacaksın” diye soruyorlar. CHP seçimlere gidince, halka söyleyebilecek bir şeylerinin olmasını istiyor. “En az 2 yıllık bir koalisyon hükümeti kuralım. Eğitimʹden çiftçiye ucuz mazota kadar bazı düzenlemeler yapıp, ilk sonuçlarını alarak seçimlere gidelim ki bizim de halka anlatabilecek bir icraatımız olsun” diyorlar. AK Parti ile CHP heyetleri arasındaki görüşmede eğitim konusu önemli bir yer tutmuştu. CHPʹden bu konuda yeni bir adım var. Heyetler halindeki görüşmelerde CHP, 4 artı 4 artı 4ʹün değiştirilerek, ”1 artı 8 artı 4ʹlü sisteme geçilmesini önermişlerdi. Bu durum, 28 Şubatʹın, “İmam Hatip Liselerinin orta kısmını kapatan, 8 yıllık kesintisiz eğitimin yeniden getirilmek istendiği şeklinde yorumlanmış ve AK Partiʹde tepkiye neden olmuştu. CHPʹnin dünkü MYK toplantısında bu konu da ele alındı. “Bizim İmam Hatipʹleri kapatmak gibi bir gündemimiz yok” denildi. CHP teklifini, 1 artı 5 artı 3 artı 4 olarak revize etti. Perşembe günkü görüşmeye Kılıçdaroğluʹnun, hükümetin görev süresinden, dış politikadan eğitime kadar üzerinde tartışılan konularda süreci kolaylaştıracak yeni önerilerle gelmesini. AK Parti ile koalisyon kurarak 13 yıllık icraatlarının yükünü de omuzladıklarını düşünüyorlar. “Bir şeyler yaparak seçimlere gidersek, en azından seçmenlerimize neden AK Parti ile koalisyon kurduğumuzu izah edecek gerekçelerimiz oluşur” düşüncesindeler. 10 Ağustos gece 22.20ʹye kadar AK Parti-CHP koalisyon için umutlar neredeyse yok denecek kadar azalmıştı. Ancak iki liderin görüşmesi tekrar denkleme girdi. Hem de “romantik” bir şekilde değil. Tam aksine, “Reel politik”in gereği olarak. CHPʹliler bunda en büyük payın iki lidere ait olduğunun altını çiziyorlar. Ama en büyük payı Başbakan Davutoğluʹna veriyorlar. Kılıçdaroğluʹnun sorumluluk bilinciyle hareket etmesinin elbette payı büyük ama Başbakanʹın geliştirdiği inisiyatifin görüşmenin seyrini değiştirdiğini teslim ediyorlar. Bu süreçte dikkatli izlenmesi gereken bir diğer parti MHP… Davutoğlu-Kılıçdaroğlu görüşmesinden birkaç saat önce Bahçeli yazılı bir açıklama yaparak, görüşmede üçüncü taraf olarak yerini aldı. Bahçeli, ”Erken seçim tedavülden kalktı. AK Parti-CHP koalisyonu ülkemiz için hayati önemde” açıklamasını yaparak, AK Partiʹnin alanını daralttı, seçeneklerini azalttı. Oysa AK Parti, erken seçim kararının alınması ve seçim endeksli bir azınlık hükümetinde umutlarını MHPʹye bağlamış durumdaydı. Bahçeliʹnin açıklamasıyla MHP desteğinin çantada keklik olmadığı ortaya çıktı. Devlet Bahçeli 24 saat arayla birbiriyle çelişir gözüken açıklamalar yapıyor ama değişmeyen tek bir doğrusu var, AK Partiʹyi CHPʹyle koalisyona zorluyor. AK Parti CHP ile anlaştığı taktirde 389 milletvekiline sahip güçlü bir koalisyon ortaya çıkacak. AK Parti, CHP ile Anayasa değişikliğini gerçekleştirebilecek. AK Parti neyin değişmesini istiyor? Seçim barajının yüzde 7ʹye çekilmesi, seçmenlerin taşınması gibi değişiklikler yapmak istiyor. Bu CHP ile mümkün. Ama MHP ile olursa bunların bir kısmını sadece seçim yasasında yapmak mümkün olacak. Anayasa değişikliği için iki partinin sayısı 338ʹi bulduğu için Anayasa değişikliğine yetmiyor. O nedenle bir AK Parti-MHP koalisyonunun en azından 1 yıl devam etmesi gerekiyor. Anayasa gereği seçimlerle ilgili değişikliklerin seçimlerden en az 1 yıl önce yapılmalı. MHP henüz bu konuda kapıyı aralamış değil. AK Partiʹye ısrarla kapıyı kapatıyor ve adres olarak CHPʹyi gösteriyor. Aslında AK Partiʹnin ilk seçeneği MHP ile koalisyondu. Bahçeli daha ilk görüşmede kapıyı kapattı. Ama AK Partiʹnin, CHP ile son noktayı koymadan önce MHPʹnin nabzını yoklayacağını düşünüyorum.
Yeni Şafak yazarı Abdülkadir Selvi, koalisyon görüşmeleriyle ilgili çok önemli bir detayı kaleme aldı. Selviʹnin iddiasına göre; Başbakanʹın insiyatifi sayesinde görüşmenin seyri değişti. İşte o yazı: Ancak iki liderin görüşmesinde, önemli bir ilerleme sağlandı. AK Parti ve CHPʹnin gündeminde, iki alternatifli koalisyon hükümeti var. 1-Kılıçdaroğluʹnun önerdiği gibi 4 yıllık, yüksek profilli güçlü bir AK Parti-CHP koalisyonu mu? 2-Yoksa seçim tarihi önceden ilan edilmiş, süresi ve gündemi belirlenmiş bir AK Parti-CHP reform hükümeti mi? 3-Davutoğlu-Kılıçdaroğlu görüşmesi ile erken seçime endeksli AK Parti-CHP koalisyonu gündemimize girdi. Ancak büyük beklentiler oluşturmamak gerekiyor. Çünkü büyük beklentiler daha sonra büyük hayal kırıklıklarına yol açabiliyor. Hafta sonuna koalisyon masası kurulabileceği gibi her iki formül de şansını kaybetmiş olabilir. Başbakan Davutoğlu ile CHP lideri Kılıçdaroğlu, ilk görüşmeden olumlu izlenimlerle ayrılmışlardı. O zaman Kılıçdaroğlu bize, ”Ahmet Beyʹe kalsa biz koalisyonu kurarız” demişti. İki liderin mutabakatı üzerine AK Parti ve CHPʹnin heyetleri bir araya gelmiş, 35 saat süren bir çalışma yapmışlardı. Davutoğlu ile Kılıçdaroğluʹnun ikinci görüşmesi de olumlu sonuçlandı. İki lider yarın tekrar biraraya gelecekler. 4 saat 20 dakika süren görüşmede iki liderin çok hazırlıklı oldukları dikkati çekiyor. Heyetlerin çalıştığı ya da çalışmadığı amaTürkiyeʹnin gündeminde olan konular üzerinde kapsamlı değerlendirmeler yapıyor. Toplantıdan sonra liderlerin, kurmaylarına, ”Zamanlı ve süreli bir şey galiba oluyor” dedikleri söyleniyor. AK Parti, CHP ile 4 yıllık güçlü bir koalisyon hükümetinin kurulmasının kolay ama yürütülmesinin zor olacağı görüşünde. İki parti için de yıpratıcı olacağını düşünüyor. O nedenle süresi sınırlı. Örneğin 1 yıllık bir koalisyon hükümetinin kurulabileceği görüşünde. Bu 1 yıl içerisinde seçim barajı indirilip, bazı reformlar yapılır ve koalisyon iki parti için yıpratıcı olmadan seçimlere gidilir. CHP ise 1 yılın yeterli olmadığını düşünüyor. “1 yılda hangi icraatı yapacaksın” diye soruyorlar. CHP seçimlere gidince, halka söyleyebilecek bir şeylerinin olmasını istiyor. “En az 2 yıllık bir koalisyon hükümeti kuralım. Eğitimʹden çiftçiye ucuz mazota kadar bazı düzenlemeler yapıp, ilk sonuçlarını alarak seçimlere gidelim ki bizim de halka anlatabilecek bir icraatımız olsun” diyorlar. AK Parti ile CHP heyetleri arasındaki görüşmede eğitim konusu önemli bir yer tutmuştu. CHPʹden bu konuda yeni bir adım var. Heyetler halindeki görüşmelerde CHP, 4 artı 4 artı 4ʹün değiştirilerek, ”1 artı 8 artı 4ʹlü sisteme geçilmesini önermişlerdi. Bu durum, 28 Şubatʹın, “İmam Hatip Liselerinin orta kısmını kapatan, 8 yıllık kesintisiz eğitimin yeniden getirilmek istendiği şeklinde yorumlanmış ve AK Partiʹde tepkiye neden olmuştu. CHPʹnin dünkü MYK toplantısında bu konu da ele alındı. “Bizim İmam Hatipʹleri kapatmak gibi bir gündemimiz yok” denildi. CHP teklifini, 1 artı 5 artı 3 artı 4 olarak revize etti. Perşembe günkü görüşmeye Kılıçdaroğluʹnun, hükümetin görev süresinden, dış politikadan eğitime kadar üzerinde tartışılan konularda süreci kolaylaştıracak yeni önerilerle gelmesini. AK Parti ile koalisyon kurarak 13 yıllık icraatlarının yükünü de omuzladıklarını düşünüyorlar. “Bir şeyler yaparak seçimlere gidersek, en azından seçmenlerimize neden AK Parti ile koalisyon kurduğumuzu izah edecek gerekçelerimiz oluşur” düşüncesindeler. 10 Ağustos gece 22.20ʹye kadar AK Parti-CHP koalisyon için umutlar neredeyse yok denecek kadar azalmıştı. Ancak iki liderin görüşmesi tekrar denkleme girdi. Hem de “romantik” bir şekilde değil. Tam aksine, “Reel politik”in gereği olarak. CHPʹliler bunda en büyük payın iki lidere ait olduğunun altını çiziyorlar. Ama en büyük payı Başbakan Davutoğluʹna veriyorlar. Kılıçdaroğluʹnun sorumluluk bilinciyle hareket etmesinin elbette payı büyük ama Başbakanʹın geliştirdiği inisiyatifin görüşmenin seyrini değiştirdiğini teslim ediyorlar. Bu süreçte dikkatli izlenmesi gereken bir diğer parti MHP… Davutoğlu-Kılıçdaroğlu görüşmesinden birkaç saat önce Bahçeli yazılı bir açıklama yaparak, görüşmede üçüncü taraf olarak yerini aldı. Bahçeli, ”Erken seçim tedavülden kalktı. AK Parti-CHP koalisyonu ülkemiz için hayati önemde” açıklamasını yaparak, AK Partiʹnin alanını daralttı, seçeneklerini azalttı. Oysa AK Parti, erken seçim kararının alınması ve seçim endeksli bir azınlık hükümetinde umutlarını MHPʹye bağlamış durumdaydı. Bahçeliʹnin açıklamasıyla MHP desteğinin çantada keklik olmadığı ortaya çıktı. Devlet Bahçeli 24 saat arayla birbiriyle çelişir gözüken açıklamalar yapıyor ama değişmeyen tek bir doğrusu var, AK Partiʹyi CHPʹyle koalisyona zorluyor. AK Parti CHP ile anlaştığı taktirde 389 milletvekiline sahip güçlü bir koalisyon ortaya çıkacak. AK Parti, CHP ile Anayasa değişikliğini gerçekleştirebilecek. AK Parti neyin değişmesini istiyor? Seçim barajının yüzde 7ʹye çekilmesi, seçmenlerin taşınması gibi değişiklikler yapmak istiyor. Bu CHP ile mümkün. Ama MHP ile olursa bunların bir kısmını sadece seçim yasasında yapmak mümkün olacak. Anayasa değişikliği için iki partinin sayısı 338ʹi bulduğu için Anayasa değişikliğine yetmiyor. O nedenle bir AK Parti-MHP koalisyonunun en azından 1 yıl devam etmesi gerekiyor. Anayasa gereği seçimlerle ilgili değişikliklerin seçimlerden en az 1 yıl önce yapılmalı. MHP henüz bu konuda kapıyı aralamış değil. AK Partiʹye ısrarla kapıyı kapatıyor ve adres olarak CHPʹyi gösteriyor. Aslında AK Partiʹnin ilk seçeneği MHP ile koalisyondu. Bahçeli daha ilk görüşmede kapıyı kapattı. Ama AK Partiʹnin, CHP ile son noktayı koymadan önce MHPʹnin nabzını yoklayacağını düşünüyorum.
Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.