deneme bonusu deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler ecoplay deneme bonusu deneme bonusu https://playdotjs.com/ deneme bonusu veren siteler youtube mp3 Bonusverensiteler.com deneme bonusu veren siteler meritking giriş kingroyal giriş

İşçiler ve Ağababalar!

SPOR (İHA) - İhlas Haber Ajansı | 23.05.2015 - 14:57, Güncelleme: 03.09.2022 - 16:02
 

İşçiler ve Ağababalar!

Bu memleket Jaguarlı ve lüks yazlıkları olan sendikacılar görmüş bir memleket.. Öyle böyle değil yani.. Üstelikde Zonguldaklı ve madencilerin sırtından geçinerek bunu kanıtlamış bir Şemsi Denizerʹi hafızalarına kazıdı ve Denizer bu üstün yeteneklerinin karşılığını dönemin SHPʹden milletvekili aday gösterilmeye kadar götürmeyi başarmış bir şahsiyetti(!) Şimdi Türkiyeʹde o yıllara benzer  büyük bir grev var.. Binlerce işçi eşit hak, eşit ücret için işi bırakırken, en temel sorunları olan Sendikalarla savaşıyorlar aslında.. İşçinin sırtından geçinen Sendikaların ağababaları onların haklarını korumak yerine kendi saltanatlarını sürdürmenin peşindeler.. Zavallı işçi kardeşim elini yumruk yapıp ʹ eşit iş eşit ücretʹ diye bağırırken o ağababalar en lüks restaurantlarda patronların sofralarında yemleniyorlar.. Kendilerine kurdukları saltanatla günlerini gün ederken gece gündüz ömürlerini feda ederek aileleri, çoluk ve çocukları için çalışan emekçinin alın terini çalarak çatır çatır yiyorlar Sonra greve çıkarıyorlar işçileri.. Ellerine kocaman bir höparlör alıp 50-60 yıldır bilindik sloganları atıyorlar daha doğrusu yine işçiye attırıyorlar o sloganları; haklıyız, güçlüyüz, kazanacağız Yok işçi kardeşim; 50-60 yıldır kazandığın hiç birşey yok.. Sadece slogan attırıyorlar sana.. Sonra sen işsiz, aşsız sokaklara atılıyorsun onlar yine tabela astıkları sendika odalarında seyrü sefa ediyorlar.. Sen aç ve açıkta iken onlar yine işçiden, emekçiden aldıkları paralarla saltanatlarına devam ediyorlar.. Düşünsene işçi kardeşim işsiz kalan, işten atılan hep sen oluyorsun.. Seni sahalara süren, iş bıraktıran o sendika başkanları hiç değişmiyor, hiç işsiz kalmıyor, hiç arabasız kalmıyor.. Neden? Çünkü senin emeğinin sömürüsünü babalar gibi yapan onlar ve onlar hep aynı koltuklar.. Hiç biri senin hakkını savunamadım, bu grevin sonunda seni işine döndüremedim onun için sendika başkanlığından istifa ediyorum demedi, demeyecek.. O sendika ağababalarının tek bir derdi var; seni sendikalı yapıp kendine aidat toplamak.. Bu kadar! Birebir şahitlik ettiğim bir gerçekliği paylaşmak istiyorum; Sendika başkanı patronla görkemli bir odada toplantı yapıyordu.. Patron işten çıkarmak istediklerinin ismini sendikacıya verdi.. Bunları sendikalı yap, greve çıkar bende işten atacağım.. Sen bir iki daha görüşme talep edersin kabul etmeyeceğim.. Olayı tatlıya bağlarızʹ dedi.. Adam patronun dediğini yaptı.. Adam dediğime bakmayın sendika başkanı gibi görünüp işçiyi satan o alçak adam garibanları ʹ sendikalı ol güçlü ol.. Patronla masaya oturacağız. Sendikalı olmazsan yapılacak zamdan yararlanamazsınʹ diyerek kandırdı o insanları.. Ve sonuç; patronun istediği gibi oldu.. İşten atıldılar o insanlar.. Sendikacı adamcık ise keyifine bakmaya ve sahil lokantasında patronlar kutlamaya gitti ertesi gün.. O gün bugündür nerede bir sendikacı ve ardında slogan atan ʹ işçiyiz, güçlüyüz, sendikalıyızʹ emekçiler görsem akılma o sahne gelir.. Greve çıkart, işten at, keyfine bak.. Al sana Sendikalaş-ma! Türkiyeʹdeki vicdanları sararmış sendikacıların hangisi bugüne kadar işçilerin lehine bir toplu sözleşmeye imza atmış bilen var mı? Ama Jaguarlısını hatırlayan çoktur değil mi? 
Bu memleket Jaguarlı ve lüks yazlıkları olan sendikacılar görmüş bir memleket.. Öyle böyle değil yani.. Üstelikde Zonguldaklı ve madencilerin sırtından geçinerek bunu kanıtlamış bir Şemsi Denizerʹi hafızalarına kazıdı ve Denizer bu üstün yeteneklerinin karşılığını dönemin SHPʹden milletvekili aday gösterilmeye kadar götürmeyi başarmış bir şahsiyetti(!) Şimdi Türkiyeʹde o yıllara benzer  büyük bir grev var.. Binlerce işçi eşit hak, eşit ücret için işi bırakırken, en temel sorunları olan Sendikalarla savaşıyorlar aslında.. İşçinin sırtından geçinen Sendikaların ağababaları onların haklarını korumak yerine kendi saltanatlarını sürdürmenin peşindeler.. Zavallı işçi kardeşim elini yumruk yapıp ʹ eşit iş eşit ücretʹ diye bağırırken o ağababalar en lüks restaurantlarda patronların sofralarında yemleniyorlar.. Kendilerine kurdukları saltanatla günlerini gün ederken gece gündüz ömürlerini feda ederek aileleri, çoluk ve çocukları için çalışan emekçinin alın terini çalarak çatır çatır yiyorlar Sonra greve çıkarıyorlar işçileri.. Ellerine kocaman bir höparlör alıp 50-60 yıldır bilindik sloganları atıyorlar daha doğrusu yine işçiye attırıyorlar o sloganları; haklıyız, güçlüyüz, kazanacağız Yok işçi kardeşim; 50-60 yıldır kazandığın hiç birşey yok.. Sadece slogan attırıyorlar sana.. Sonra sen işsiz, aşsız sokaklara atılıyorsun onlar yine tabela astıkları sendika odalarında seyrü sefa ediyorlar.. Sen aç ve açıkta iken onlar yine işçiden, emekçiden aldıkları paralarla saltanatlarına devam ediyorlar.. Düşünsene işçi kardeşim işsiz kalan, işten atılan hep sen oluyorsun.. Seni sahalara süren, iş bıraktıran o sendika başkanları hiç değişmiyor, hiç işsiz kalmıyor, hiç arabasız kalmıyor.. Neden? Çünkü senin emeğinin sömürüsünü babalar gibi yapan onlar ve onlar hep aynı koltuklar.. Hiç biri senin hakkını savunamadım, bu grevin sonunda seni işine döndüremedim onun için sendika başkanlığından istifa ediyorum demedi, demeyecek.. O sendika ağababalarının tek bir derdi var; seni sendikalı yapıp kendine aidat toplamak.. Bu kadar! Birebir şahitlik ettiğim bir gerçekliği paylaşmak istiyorum; Sendika başkanı patronla görkemli bir odada toplantı yapıyordu.. Patron işten çıkarmak istediklerinin ismini sendikacıya verdi.. Bunları sendikalı yap, greve çıkar bende işten atacağım.. Sen bir iki daha görüşme talep edersin kabul etmeyeceğim.. Olayı tatlıya bağlarızʹ dedi.. Adam patronun dediğini yaptı.. Adam dediğime bakmayın sendika başkanı gibi görünüp işçiyi satan o alçak adam garibanları ʹ sendikalı ol güçlü ol.. Patronla masaya oturacağız. Sendikalı olmazsan yapılacak zamdan yararlanamazsınʹ diyerek kandırdı o insanları.. Ve sonuç; patronun istediği gibi oldu.. İşten atıldılar o insanlar.. Sendikacı adamcık ise keyifine bakmaya ve sahil lokantasında patronlar kutlamaya gitti ertesi gün.. O gün bugündür nerede bir sendikacı ve ardında slogan atan ʹ işçiyiz, güçlüyüz, sendikalıyızʹ emekçiler görsem akılma o sahne gelir.. Greve çıkart, işten at, keyfine bak.. Al sana Sendikalaş-ma! Türkiyeʹdeki vicdanları sararmış sendikacıların hangisi bugüne kadar işçilerin lehine bir toplu sözleşmeye imza atmış bilen var mı? Ama Jaguarlısını hatırlayan çoktur değil mi? 
Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.