deneme bonusu deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler ecoplay deneme bonusu deneme bonusu https://playdotjs.com/ deneme bonusu veren siteler youtube mp3 Bonusverensiteler.com deneme bonusu veren siteler meritking giriş kingroyal giriş

Ak Parti ile Ilımlı İslamʹın mücadelesi!

SPOR (İHA) - İhlas Haber Ajansı | 05.02.2014 - 14:52, Güncelleme: 03.09.2022 - 16:01
 

Ak Parti ile Ilımlı İslamʹın mücadelesi!

İŞTE O YAZI Ilımlı İslam öyle mi? Paralel yapının propagandacılarının uluslararası topluma pompaladığı iki iddia (yalan) var. Birincisi AK Partiʹnin el-Kaide gibi terörist örgütlere yardım ettiği, ikincisi siyasal İslamʹı temsil eden AK Partiʹye karşı ılımlı İslam kanadının bir mücadele içinde olduğu... Malum, batılılar siyasal İslam deyince radikalizmi, köktenciliği, fundamentalizmi anlıyorlar. Yani demokrasiyi kabul etmeyen radikal hareketler ve silahlı örgütler... AK Partiʹnin bu kategoriye girmediği 11 yıllık politikalarıyla ayan beyan ortada. Demokratik siyaseti yöntem olarak seçen hiçbir hareket köktencilikle ve radikalizmle birlikte anılamaz. Türkiyeʹde sosyal İslam diye adlandırılan yapılar da bellidir. Bunlar dini cemaatler, tarikatler ve manevi temelli fikir hareketleridir. Risale-i Nur grupları, sosyal alanda manevi çalışmalar yürüten hareketlerdir. Türkiyeʹdeki mücadele kendisini ılımlı İslam diye pazarlayanlarla siyasal İslam olarak lanse edilen AK Parti arasında geçmemektedir. AK Parti ne devlet İslamʹını temsil etmektedir, ne de siyasi İslamcılık projesinin uygulayıcısıdır. Sorun, sosyo-kültürel alanda varlık göstermesi gereken kimi hareketlerin siyasi alana tasallut ederek siyaset mühendisliğine soyunmasıdır. Devlet aygıtının imkanlarını kullanarak bir nevi ʹdevlet cemaatiʹ veya ʹcemaat devletiʹ izlenimi uyandıran bir eğilim gözlenmektedir ve asıl sorun budur. Nasıl (PKKʹnın Suriye kolu) PYD radikal örgütlerle savaşıyoruz diyerek kendisine uluslararası meşruiyet sağlamaya çalışıyorsa bu yapı da radikal/siyasal İslamcılıkla mücadele ediyoruz diye kendisini pazarlamaya çalışmaktadır. Klasik Nurculuk hareketinin böyle bir hedefi, amacı veya yöntemi sözkonusu değildir. Bediüzzaman hazretleri tüm derslerinde nicelik yerine niteliği öne çıkarır, maddi makamlar peşinde koşmak yerine manevi hizmetlere talip olmayı vurgular: ʹMadem bu zamanda, herşeyin fevkinde hizmet-i imaniye bir kudsî vazifedir. Hem kemiyet, keyfiyete nisbeten ehemmiyeti azdır. Hem muvakkat ve mütehavvil siyaset daireleri, ebedî, daimî, sabit hizmet-i imaniyeye nisbeten ehemmiyetsizdir, mikyas olmaz.ʹ Özellikle manevi hizmetlerde olanların güç, iktidar ve makam peşinde koşmasını iman hizmetine yönelik negatif algı oluşturacağından bahisle uyarılarda bulunur. Kendisine sorulan niçin ʹkuvvet peşinde koşmadığıʹ şeklindeki şu soruya verdiği cevap çok manidardır: ʹNeden herkese muhalif olarak, hiç kimsenin yapmadığı gibi, sana yardım edecek çok ehemmiyetli kuvvetlere bakmıyorsun, istiğna gösteriyorsun? Ve herkes müştak ve talip olduğu ve Risale-i Nurʹun intişarına, fütuhatına çok hizmet edeceğine o Risale-i Nur şakirtlerinin hasları müttefik oldukları ve senden kabul ettikleri büyük makamları kabul etmiyorsun, şiddetle çekiniyorsun? Elcevap: Bu zamanda ehl-i iman öyle bir hakikate muhtaçtırlar ki, kâinatta hiçbirşeye âlet ve tâbi ve basamak olamaz; ve hiçbir garaz ve maksat onu kirletemez; ve hiçbir şüphe ve felsefe onu mağlûp edemez bir tarzda iman hakikatlerini ders versin. Umum ehl-i imanın bin seneden beri teraküm etmiş dalâletlerin hücumuna karşı imanları muhafaza edilsin. İşte bu nokta içindir ki, DAHİLİ VE HARİCİ yardımcılara ve ehemmiyetli kuvvetlerine, Risale-i Nur ehemmiyet vermiyor, onları arayıp tâbi olmuyor?tâ avâm-ı ehl-i imanın nazarında, hayat-ı dünyeviyenin bazı gayelerine basamak olmasın; ve doğrudan doğruya hayat-ı bâkiyeden başka hiçbir şeye âlet olmadığından, fevkalâde kuvveti ve hakikatı, hücum eden şüpheleri ve tereddütleri izale eylesin.ʹ Üstad hazretleri dünyevi makamlar konusunda müstağni davranırken birilerinin devlet mekanizmalarında nüfuz sahibi olmak için her yolu mübah gören bir mücadele ortaya koyması ve bunu da siyaset mühendisliği için kullanması büyük tenakuzdur: ʹHakikat-i ihlâs, benim için şan ve şerefe ve maddî ve mânevî rütbelere vesile olabilen şeylerden beni men ediyor. Hizmet-i Nuriyeye, gerçi büyük zarar olur; fakat, kemiyet keyfiyete nisbeten ehemmiyetsiz olduğundan, hâlis bir hâdim olarak, hakikat-i ihlâs ile, herşeyin fevkinde hakaik-i imaniyeyi on adama ders vermek, büyük bir kutbiyetle binler adamı irşad etmekten daha ehemmiyetli görüyorum. Çünkü o on adam, tam o hakikati herşeyin fevkinde gördüklerinden, sebat edip, o çekirdekler hükmünde olan kalbleri, birer ağaç olabilirler. Fakat o binler adam, dünyadan ve felsefeden gelen şüpheler ve vesveselerle, o kutbun derslerini, ʹHususî makamından ve hususî hissiyatından geliyorʹ nazarıyla bakıp, mağlûp olarak dağıtılabilirler. Bu mânâ için hizmetkârlığı, makamatlara tercih ediyorum.ʹ AK Partiʹyi resmi/devlet/siyasal İslamcılık gibi bir konuma oturtmak isteyenlerin önce içine düştükleri ʹdevletçilikʹ, ʹsiyasallaşmaʹ, ʹklikleşmeʹ hastalığına bakmaları gerekir.
İŞTE O YAZI Ilımlı İslam öyle mi? Paralel yapının propagandacılarının uluslararası topluma pompaladığı iki iddia (yalan) var. Birincisi AK Partiʹnin el-Kaide gibi terörist örgütlere yardım ettiği, ikincisi siyasal İslamʹı temsil eden AK Partiʹye karşı ılımlı İslam kanadının bir mücadele içinde olduğu... Malum, batılılar siyasal İslam deyince radikalizmi, köktenciliği, fundamentalizmi anlıyorlar. Yani demokrasiyi kabul etmeyen radikal hareketler ve silahlı örgütler... AK Partiʹnin bu kategoriye girmediği 11 yıllık politikalarıyla ayan beyan ortada. Demokratik siyaseti yöntem olarak seçen hiçbir hareket köktencilikle ve radikalizmle birlikte anılamaz. Türkiyeʹde sosyal İslam diye adlandırılan yapılar da bellidir. Bunlar dini cemaatler, tarikatler ve manevi temelli fikir hareketleridir. Risale-i Nur grupları, sosyal alanda manevi çalışmalar yürüten hareketlerdir. Türkiyeʹdeki mücadele kendisini ılımlı İslam diye pazarlayanlarla siyasal İslam olarak lanse edilen AK Parti arasında geçmemektedir. AK Parti ne devlet İslamʹını temsil etmektedir, ne de siyasi İslamcılık projesinin uygulayıcısıdır. Sorun, sosyo-kültürel alanda varlık göstermesi gereken kimi hareketlerin siyasi alana tasallut ederek siyaset mühendisliğine soyunmasıdır. Devlet aygıtının imkanlarını kullanarak bir nevi ʹdevlet cemaatiʹ veya ʹcemaat devletiʹ izlenimi uyandıran bir eğilim gözlenmektedir ve asıl sorun budur. Nasıl (PKKʹnın Suriye kolu) PYD radikal örgütlerle savaşıyoruz diyerek kendisine uluslararası meşruiyet sağlamaya çalışıyorsa bu yapı da radikal/siyasal İslamcılıkla mücadele ediyoruz diye kendisini pazarlamaya çalışmaktadır. Klasik Nurculuk hareketinin böyle bir hedefi, amacı veya yöntemi sözkonusu değildir. Bediüzzaman hazretleri tüm derslerinde nicelik yerine niteliği öne çıkarır, maddi makamlar peşinde koşmak yerine manevi hizmetlere talip olmayı vurgular: ʹMadem bu zamanda, herşeyin fevkinde hizmet-i imaniye bir kudsî vazifedir. Hem kemiyet, keyfiyete nisbeten ehemmiyeti azdır. Hem muvakkat ve mütehavvil siyaset daireleri, ebedî, daimî, sabit hizmet-i imaniyeye nisbeten ehemmiyetsizdir, mikyas olmaz.ʹ Özellikle manevi hizmetlerde olanların güç, iktidar ve makam peşinde koşmasını iman hizmetine yönelik negatif algı oluşturacağından bahisle uyarılarda bulunur. Kendisine sorulan niçin ʹkuvvet peşinde koşmadığıʹ şeklindeki şu soruya verdiği cevap çok manidardır: ʹNeden herkese muhalif olarak, hiç kimsenin yapmadığı gibi, sana yardım edecek çok ehemmiyetli kuvvetlere bakmıyorsun, istiğna gösteriyorsun? Ve herkes müştak ve talip olduğu ve Risale-i Nurʹun intişarına, fütuhatına çok hizmet edeceğine o Risale-i Nur şakirtlerinin hasları müttefik oldukları ve senden kabul ettikleri büyük makamları kabul etmiyorsun, şiddetle çekiniyorsun? Elcevap: Bu zamanda ehl-i iman öyle bir hakikate muhtaçtırlar ki, kâinatta hiçbirşeye âlet ve tâbi ve basamak olamaz; ve hiçbir garaz ve maksat onu kirletemez; ve hiçbir şüphe ve felsefe onu mağlûp edemez bir tarzda iman hakikatlerini ders versin. Umum ehl-i imanın bin seneden beri teraküm etmiş dalâletlerin hücumuna karşı imanları muhafaza edilsin. İşte bu nokta içindir ki, DAHİLİ VE HARİCİ yardımcılara ve ehemmiyetli kuvvetlerine, Risale-i Nur ehemmiyet vermiyor, onları arayıp tâbi olmuyor?tâ avâm-ı ehl-i imanın nazarında, hayat-ı dünyeviyenin bazı gayelerine basamak olmasın; ve doğrudan doğruya hayat-ı bâkiyeden başka hiçbir şeye âlet olmadığından, fevkalâde kuvveti ve hakikatı, hücum eden şüpheleri ve tereddütleri izale eylesin.ʹ Üstad hazretleri dünyevi makamlar konusunda müstağni davranırken birilerinin devlet mekanizmalarında nüfuz sahibi olmak için her yolu mübah gören bir mücadele ortaya koyması ve bunu da siyaset mühendisliği için kullanması büyük tenakuzdur: ʹHakikat-i ihlâs, benim için şan ve şerefe ve maddî ve mânevî rütbelere vesile olabilen şeylerden beni men ediyor. Hizmet-i Nuriyeye, gerçi büyük zarar olur; fakat, kemiyet keyfiyete nisbeten ehemmiyetsiz olduğundan, hâlis bir hâdim olarak, hakikat-i ihlâs ile, herşeyin fevkinde hakaik-i imaniyeyi on adama ders vermek, büyük bir kutbiyetle binler adamı irşad etmekten daha ehemmiyetli görüyorum. Çünkü o on adam, tam o hakikati herşeyin fevkinde gördüklerinden, sebat edip, o çekirdekler hükmünde olan kalbleri, birer ağaç olabilirler. Fakat o binler adam, dünyadan ve felsefeden gelen şüpheler ve vesveselerle, o kutbun derslerini, ʹHususî makamından ve hususî hissiyatından geliyorʹ nazarıyla bakıp, mağlûp olarak dağıtılabilirler. Bu mânâ için hizmetkârlığı, makamatlara tercih ediyorum.ʹ AK Partiʹyi resmi/devlet/siyasal İslamcılık gibi bir konuma oturtmak isteyenlerin önce içine düştükleri ʹdevletçilikʹ, ʹsiyasallaşmaʹ, ʹklikleşmeʹ hastalığına bakmaları gerekir.
Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.