deneme bonusu deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler ecoplay deneme bonusu deneme bonusu https://playdotjs.com/ deneme bonusu veren siteler youtube mp3 Bonusverensiteler.com deneme bonusu veren siteler meritking giriş kingroyal giriş

Bakan Fikri Işık ˮben de bilmiyorumˮ dedi..

SPOR (İHA) - İhlas Haber Ajansı | 05.01.2014 - 06:44, Güncelleme: 03.09.2022 - 16:01
 

Bakan Fikri Işık ˮben de bilmiyorumˮ dedi..

Bakan Işık: - "(Hatayʹda durdurulan tır) İçinde ne olduğunu ben de bilmiyorum ama bazı olaylar herkesin önünde tartışılmaz. Devlet geleneğimizde de bu var. Açıklanan resmi ifadelere itibar etmek durumundayız" - "Bundan sonra umut ediyorum ki gerek anayasal, gerekse yasal düzenlemelerle yargının bağımsızlığı ve tarafsızlığının garanti altına alınması, sadece ve sadece millete hesap vermesi, kendisini millete karşı sorumlu hissetmesinin altyapısı hazırlanacak" İÇİNDE NE OLDUĞUNU BİLMİYORUM Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık, Hatayʹda durdurulan tıra ilişkin, "İçinde ne olduğunu ben de bilmiyorum ama bazı olaylar herkesin önünde tartışılmaz. Devlet geleneğimizde de bu var. Açıklanan resmi ifadelere itibar etmek durumundayız  ama bildiğim bir şey var. Devletin her şeyi ulu orta tartışılmaz. Devlet geleneğimizde de bu var. Açıklanan resmi ifadelere itibar etmek durumundayız" dedi. DOĞUM SANCILARI Ülke gündemindeki gelişmelerle ilgili düşüncelerinin sorulması üzerine Işık, Türkiyeʹnin gerçekten demokratik bir devlet olmanın doğum sancılarını yaşadığını, hukukun sadece millete hesap veren, bağımsız ve tarafsız işlemesi gerektiğinin herkes tarafından görüldüğünü söyledi. Yargının sadece bağımsızlığının yetmediğini, aynı zamanda tarafsız, millete hesap verilmesi gerektiğinin, "ben hiç kimseye hesap vermem" mantığının doğru olmadığının görüldüğünü kaydederek, "Bundan sonra umut ediyorum ki gerek anayasal, gerekse yasal düzenlemelerle yargının bağımsızlığı ve tarafsızlığının garanti altına alınması, sadece ve sadece millete hesap vermesi, kendisini millete karşı sorumlu hissetmesinin altyapısı hazırlanacak" diye konuştu. KÜÇÜK ESNAFA SAHİP ÇIKTIK "Türkiyeʹnin artık kendi markasıyla, ürünüyle, tasarımıyla mal satması gerekiyor" Gazetecilerin, "KOSGEBʹin verdiği kredilerin son durumu nedir" şeklindeki sorusu üzerine Işık, KOSGEBʹin sadece bankaların kredi işlemlerine aracılık misyonu olduğunu düşünmediklerini vurguladı. KOSGEBʹi kendi işini ve ürününü geliştirmek isteyen KOBİʹlerin hibe destek programlarının yoğun yapıldığı mekanizma gibi değerlendirdiklerini vurgulayan Işık, şunları söyledi: "Diğer türlü bankaların verdiği krediyi, KOSGEBʹin veriyor olması, esnafımız ve küçük işletmecilerimiz açısından çok olmazsa olmaz değil. Mutlaka Türkiyeʹnin artık kendi markasıyla, ürünüyle, tasarımıyla mal satması gerekiyor. Yani inovatif yaklaşım gerekiyor. Biz küçük ölçekteki inovatif yaklaşımı çok büyük oranda KOSGEBʹle desteklemek ve bu programları tamamına yakınını, ʹönce hibeyle başlayalım, daha sonra her aşamada fikirden, ürüne artan oranda zaman zaman hibe, zaman zaman uzun vadeli geri dönüşle destekleyelimʹ diyoruz. KOSGEBʹe yüklediğimiz ana misyon bu. Yoksa KOSGEB piyasada daralma olduğu zaman devreye giren mekanizma olmamalı." - "Ne kadar kendi markamızı üretirsek, o kadar karlı ticaret yaparız" Türkiyeʹnin yüksek teknolojiye dayalı üretim ve ihracat yapması gerektiğini, bunun küçük, orta ve hatta büyük ölçekli işletmelerin ürettiği ürünleri önce geliştirmesi, marka oluşturması ve patent alması, faydalı modeller geliştirmesi ve endüstriyel tasarım yapmasıyla sağlanabileceğini dile getiren Işık, sözlerini şöyle tamamladı: "Yani biz ne kadar kendi markamızı üretirsek, o kadar karlı ticaret yaparız, o kadar piyasada kalıcı oluruz. İşte bu amaçlara yönelik ʹdaha çok hibe desteğiyle ve sonraki aşamalarda da uzun vadeli geri dönüşlü kredilerle bu işleri yapalımʹ diyoruz. Ar-Ge projelerimizin daha büyük ölçeklerinde hem KOSGEB hem de TÜBİTAK ile destekleyelim. Bunun çalışmaları zaten şu an da var. Yani TÜBİTAK ve KOSGEB şu ana kadar yapılanları destekliyor. ʹBunu daha nasıl geliştiririzʹ, şu anda bunun çalışmasını yapıyoruz. Türkiye mutlaka daha nitelikli üretim yapmak zorunda. Küçük esnafımıza bu zamana kadar sahip çıktık, sahip çıkmaya devam edeceğiz. Gerektiğinde kamu bankalarından krediler kullanılması noktasında, gerektiğinde de diğer destek mekanizmalarıyla zaten devreye her zaman giriyoruz. KOSGEBʹin birinci önceliği girişimciyi desteklemek, küçük ve orta ölçekli KOBİʹlerin üretimdeki sorunlarının çözülmesi, ürün, sistemlerin geliştirilmesi, üretim sürecinin daha kaliteli hale gelmesi noktasında destek vermek. Bu, bizim açımızdan çok önemli."
Bakan Işık: - "(Hatayʹda durdurulan tır) İçinde ne olduğunu ben de bilmiyorum ama bazı olaylar herkesin önünde tartışılmaz. Devlet geleneğimizde de bu var. Açıklanan resmi ifadelere itibar etmek durumundayız" - "Bundan sonra umut ediyorum ki gerek anayasal, gerekse yasal düzenlemelerle yargının bağımsızlığı ve tarafsızlığının garanti altına alınması, sadece ve sadece millete hesap vermesi, kendisini millete karşı sorumlu hissetmesinin altyapısı hazırlanacak" İÇİNDE NE OLDUĞUNU BİLMİYORUM Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık, Hatayʹda durdurulan tıra ilişkin, "İçinde ne olduğunu ben de bilmiyorum ama bazı olaylar herkesin önünde tartışılmaz. Devlet geleneğimizde de bu var. Açıklanan resmi ifadelere itibar etmek durumundayız  ama bildiğim bir şey var. Devletin her şeyi ulu orta tartışılmaz. Devlet geleneğimizde de bu var. Açıklanan resmi ifadelere itibar etmek durumundayız" dedi. DOĞUM SANCILARI Ülke gündemindeki gelişmelerle ilgili düşüncelerinin sorulması üzerine Işık, Türkiyeʹnin gerçekten demokratik bir devlet olmanın doğum sancılarını yaşadığını, hukukun sadece millete hesap veren, bağımsız ve tarafsız işlemesi gerektiğinin herkes tarafından görüldüğünü söyledi. Yargının sadece bağımsızlığının yetmediğini, aynı zamanda tarafsız, millete hesap verilmesi gerektiğinin, "ben hiç kimseye hesap vermem" mantığının doğru olmadığının görüldüğünü kaydederek, "Bundan sonra umut ediyorum ki gerek anayasal, gerekse yasal düzenlemelerle yargının bağımsızlığı ve tarafsızlığının garanti altına alınması, sadece ve sadece millete hesap vermesi, kendisini millete karşı sorumlu hissetmesinin altyapısı hazırlanacak" diye konuştu. KÜÇÜK ESNAFA SAHİP ÇIKTIK "Türkiyeʹnin artık kendi markasıyla, ürünüyle, tasarımıyla mal satması gerekiyor" Gazetecilerin, "KOSGEBʹin verdiği kredilerin son durumu nedir" şeklindeki sorusu üzerine Işık, KOSGEBʹin sadece bankaların kredi işlemlerine aracılık misyonu olduğunu düşünmediklerini vurguladı. KOSGEBʹi kendi işini ve ürününü geliştirmek isteyen KOBİʹlerin hibe destek programlarının yoğun yapıldığı mekanizma gibi değerlendirdiklerini vurgulayan Işık, şunları söyledi: "Diğer türlü bankaların verdiği krediyi, KOSGEBʹin veriyor olması, esnafımız ve küçük işletmecilerimiz açısından çok olmazsa olmaz değil. Mutlaka Türkiyeʹnin artık kendi markasıyla, ürünüyle, tasarımıyla mal satması gerekiyor. Yani inovatif yaklaşım gerekiyor. Biz küçük ölçekteki inovatif yaklaşımı çok büyük oranda KOSGEBʹle desteklemek ve bu programları tamamına yakınını, ʹönce hibeyle başlayalım, daha sonra her aşamada fikirden, ürüne artan oranda zaman zaman hibe, zaman zaman uzun vadeli geri dönüşle destekleyelimʹ diyoruz. KOSGEBʹe yüklediğimiz ana misyon bu. Yoksa KOSGEB piyasada daralma olduğu zaman devreye giren mekanizma olmamalı." - "Ne kadar kendi markamızı üretirsek, o kadar karlı ticaret yaparız" Türkiyeʹnin yüksek teknolojiye dayalı üretim ve ihracat yapması gerektiğini, bunun küçük, orta ve hatta büyük ölçekli işletmelerin ürettiği ürünleri önce geliştirmesi, marka oluşturması ve patent alması, faydalı modeller geliştirmesi ve endüstriyel tasarım yapmasıyla sağlanabileceğini dile getiren Işık, sözlerini şöyle tamamladı: "Yani biz ne kadar kendi markamızı üretirsek, o kadar karlı ticaret yaparız, o kadar piyasada kalıcı oluruz. İşte bu amaçlara yönelik ʹdaha çok hibe desteğiyle ve sonraki aşamalarda da uzun vadeli geri dönüşlü kredilerle bu işleri yapalımʹ diyoruz. Ar-Ge projelerimizin daha büyük ölçeklerinde hem KOSGEB hem de TÜBİTAK ile destekleyelim. Bunun çalışmaları zaten şu an da var. Yani TÜBİTAK ve KOSGEB şu ana kadar yapılanları destekliyor. ʹBunu daha nasıl geliştiririzʹ, şu anda bunun çalışmasını yapıyoruz. Türkiye mutlaka daha nitelikli üretim yapmak zorunda. Küçük esnafımıza bu zamana kadar sahip çıktık, sahip çıkmaya devam edeceğiz. Gerektiğinde kamu bankalarından krediler kullanılması noktasında, gerektiğinde de diğer destek mekanizmalarıyla zaten devreye her zaman giriyoruz. KOSGEBʹin birinci önceliği girişimciyi desteklemek, küçük ve orta ölçekli KOBİʹlerin üretimdeki sorunlarının çözülmesi, ürün, sistemlerin geliştirilmesi, üretim sürecinin daha kaliteli hale gelmesi noktasında destek vermek. Bu, bizim açımızdan çok önemli."
Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.