deneme bonusu deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler ecoplay deneme bonusu deneme bonusu https://playdotjs.com/ deneme bonusu veren siteler youtube mp3 Bonusverensiteler.com deneme bonusu veren siteler meritking giriş kingroyal giriş

SARIGÜL HERŞEYİ AÇIKLADI

SPOR (İHA) - İhlas Haber Ajansı | 28.10.2013 - 11:00, Güncelleme: 03.09.2022 - 16:01
 

SARIGÜL HERŞEYİ AÇIKLADI

Hürriyet köşe yazarı Ayşe Arman  Mustafa Sarıgül ile röportaj yaptı. Sarıgül ilginç açıklamalarda bulundu. İşte o röportajdan çok konuşulacak bölümler; Herkes Sarıgül’ü konuşmuyor, yaptığım hizmetleri konuşuyor. Sarıgül’ü neden konuşsunlar ki, binlerce Mustafa var… Çok gündemdesiniz. Nasıl hissediyorsunuz kendinizi? - Nasıl mı hissediyorum? Bizim köyde, kışlar sert geçer. Atları, ahıra koyarlar, aylarca çıkamaz o atlar oradan. Yaza doğru, ahırların kapıları açılır. O atlar öyle bir heyecan içinde dışarı fırlarlar ki… Tutabilene aşk olsun! İşte ben de, şimdi öyle hissediyorum. Fırlamaya hazır tay gibiyim… O zaman soruyorum: İstanbul Belediye Başkanlığı’na aday olacak mısınız, olmayacak mısınız? - Önümüzdeki günlerde belli olacak… Lafı dolandırmadan söyleyin, 29 Ekim’de mi? - Bu 15 gün içinde birçok şey şekillenir. Bu cevap da kesmiyor beni! Ortada bir belirsizlik var. CHP “Başvursun” diyor, siz, “Onlar bana talepte bulunsun” diyorsunuz. Bu, uzlaşılabilir bir problem mi? - Elbette. Tamamen hukuksal bir prosedür. Çok rahatlıkla halledilir. Peki onlar, size teklifte bulunmazsa, planınız nedir? - Bak Ayşe, hiç kimsenin kapris yapma hakkı yok! Yurttaşlarınız sizi bir yere yerleştiriyor, toplum sizden bir şey bekliyor. Toplumun beklediği olayın dışına çıkamazsınız! Yani CHP buna uymak durumunda, öyle mi? - Ben de uymak durumundayım, her taraf uymak durumunda. Bu arada, Cumhuriyet Halk Partisi, benim mektebim, kendi evim. Ben gitmedim ki, beni gönderdiler. İhraç ettiler…  FETHULLAH GÜLENʹLE TANIŞTIM Hakkınızda en çok konuşulan şeylerden biri de, Fetullah Gülen hareketiyle bir ilginiz olduğu… Doğru mu? - Ben, bölgemdeki cemaatlerin yurtlarına, okullarına, elimden gelen desteği veriyorum. Çünkü Türkiye’de bir cemaat gerçeği var. Evet, o cemaat okullarındaki gençlerinin iftar yemeğine ya da sahurlarına yardımcı oluyorum ama Ermeni ve Musevi yurttaşlarımızın okullarına da oluyorum. Camilerimize, cem evlerimize destek verirken, kilise ve sinagoglara da destek veriyorum. Hiçbirini ayırmıyorum. Fettullah Gülen’le görüşür müsünüz? Siyasi alışverişiniz olur mu? - Yok, öyle bir şeyimiz olmadı.  Hiç mi tanışmadınız? - 25 sene önce, bir dostumuzun evindeki bir iftar yemeğinde bir araya geldik. Ondan sonra bir daha hiç görüşmedik. Ama görüşürüm. Ben medeni bir insanım, düşüncesini beğeneyim, beğenmeyeyim, herkesle görüşürüm. Bir başka söylenti de Başbakan’ın elinde, hakkınızda acayip kasetler olduğu. O yüzden Şişli Belediye Başkanlığı’nı terk edemezmişsiniz, öyle söyleniyor…Bir de çapkınlık kasetleri dedikodusu var… - Benim en hassas olduğum nokta. Benim bundan sonraki hayatım çocuklarıma adanmış durumda. Oğullarım Ömer ve Emir için yaşıyorum. Onlara iyi bir baba olmaya çalışıyorum. Böyle şeylerle, uzaktan yakından alakamın olması söz konusu bile değil! Yine de insan, tedirgin olmaz mı? Her yere kamera koymuş olabilirler. Sizin durumunuzda, bu daha da korkunç değil mi? Ne hisseder insan böyle bir durumda? - Kendime güvenim tam. İçim rahat. Varsa ortada bir şey, bekliyorum çıkarsınlar! CHP’yle sorununuz, aslında Baykal sorunu mu? - Evet. Deniz Bey’le o günün şartlarında çok büyük bir mücadele verdik ve ben 100 oyla kaybettim. Ona karşı mücadele verince başıma gelmeyen kalmadı. Benim için, “Aslan gibi bir belediye başkanı” dedi ama karşısına aday olunca da, hakkımda söylemediğini bırakmadı. Deniz Bey ile biz, hasım değil, rakiptik. Deniz Baykal benim düşmanım değil! Yine de hakkımda söyledikleri için canı sağolsun!  
Hürriyet köşe yazarı Ayşe Arman  Mustafa Sarıgül ile röportaj yaptı. Sarıgül ilginç açıklamalarda bulundu. İşte o röportajdan çok konuşulacak bölümler; Herkes Sarıgül’ü konuşmuyor, yaptığım hizmetleri konuşuyor. Sarıgül’ü neden konuşsunlar ki, binlerce Mustafa var… Çok gündemdesiniz. Nasıl hissediyorsunuz kendinizi? - Nasıl mı hissediyorum? Bizim köyde, kışlar sert geçer. Atları, ahıra koyarlar, aylarca çıkamaz o atlar oradan. Yaza doğru, ahırların kapıları açılır. O atlar öyle bir heyecan içinde dışarı fırlarlar ki… Tutabilene aşk olsun! İşte ben de, şimdi öyle hissediyorum. Fırlamaya hazır tay gibiyim… O zaman soruyorum: İstanbul Belediye Başkanlığı’na aday olacak mısınız, olmayacak mısınız? - Önümüzdeki günlerde belli olacak… Lafı dolandırmadan söyleyin, 29 Ekim’de mi? - Bu 15 gün içinde birçok şey şekillenir. Bu cevap da kesmiyor beni! Ortada bir belirsizlik var. CHP “Başvursun” diyor, siz, “Onlar bana talepte bulunsun” diyorsunuz. Bu, uzlaşılabilir bir problem mi? - Elbette. Tamamen hukuksal bir prosedür. Çok rahatlıkla halledilir. Peki onlar, size teklifte bulunmazsa, planınız nedir? - Bak Ayşe, hiç kimsenin kapris yapma hakkı yok! Yurttaşlarınız sizi bir yere yerleştiriyor, toplum sizden bir şey bekliyor. Toplumun beklediği olayın dışına çıkamazsınız! Yani CHP buna uymak durumunda, öyle mi? - Ben de uymak durumundayım, her taraf uymak durumunda. Bu arada, Cumhuriyet Halk Partisi, benim mektebim, kendi evim. Ben gitmedim ki, beni gönderdiler. İhraç ettiler…  FETHULLAH GÜLENʹLE TANIŞTIM Hakkınızda en çok konuşulan şeylerden biri de, Fetullah Gülen hareketiyle bir ilginiz olduğu… Doğru mu? - Ben, bölgemdeki cemaatlerin yurtlarına, okullarına, elimden gelen desteği veriyorum. Çünkü Türkiye’de bir cemaat gerçeği var. Evet, o cemaat okullarındaki gençlerinin iftar yemeğine ya da sahurlarına yardımcı oluyorum ama Ermeni ve Musevi yurttaşlarımızın okullarına da oluyorum. Camilerimize, cem evlerimize destek verirken, kilise ve sinagoglara da destek veriyorum. Hiçbirini ayırmıyorum. Fettullah Gülen’le görüşür müsünüz? Siyasi alışverişiniz olur mu? - Yok, öyle bir şeyimiz olmadı.  Hiç mi tanışmadınız? - 25 sene önce, bir dostumuzun evindeki bir iftar yemeğinde bir araya geldik. Ondan sonra bir daha hiç görüşmedik. Ama görüşürüm. Ben medeni bir insanım, düşüncesini beğeneyim, beğenmeyeyim, herkesle görüşürüm. Bir başka söylenti de Başbakan’ın elinde, hakkınızda acayip kasetler olduğu. O yüzden Şişli Belediye Başkanlığı’nı terk edemezmişsiniz, öyle söyleniyor…Bir de çapkınlık kasetleri dedikodusu var… - Benim en hassas olduğum nokta. Benim bundan sonraki hayatım çocuklarıma adanmış durumda. Oğullarım Ömer ve Emir için yaşıyorum. Onlara iyi bir baba olmaya çalışıyorum. Böyle şeylerle, uzaktan yakından alakamın olması söz konusu bile değil! Yine de insan, tedirgin olmaz mı? Her yere kamera koymuş olabilirler. Sizin durumunuzda, bu daha da korkunç değil mi? Ne hisseder insan böyle bir durumda? - Kendime güvenim tam. İçim rahat. Varsa ortada bir şey, bekliyorum çıkarsınlar! CHP’yle sorununuz, aslında Baykal sorunu mu? - Evet. Deniz Bey’le o günün şartlarında çok büyük bir mücadele verdik ve ben 100 oyla kaybettim. Ona karşı mücadele verince başıma gelmeyen kalmadı. Benim için, “Aslan gibi bir belediye başkanı” dedi ama karşısına aday olunca da, hakkımda söylemediğini bırakmadı. Deniz Bey ile biz, hasım değil, rakiptik. Deniz Baykal benim düşmanım değil! Yine de hakkımda söyledikleri için canı sağolsun!  
Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.