deneme bonusu deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler ecoplay deneme bonusu deneme bonusu https://playdotjs.com/ deneme bonusu veren siteler youtube mp3 Bonusverensiteler.com deneme bonusu veren siteler meritking giriş kingroyal giriş

ʹEhl-i Sünnet Sakalınızdan Vazgeçip Amerikan Tıraşı Oldunuz!ʹ

SPOR (İHA) - İhlas Haber Ajansı | 12.10.2013 - 14:11, Güncelleme: 03.09.2022 - 16:01
 

ʹEhl-i Sünnet Sakalınızdan Vazgeçip Amerikan Tıraşı Oldunuz!ʹ

iŞTE İNCEʹNİN O KONUŞMASI: Konuşmama başlamadan önce, sosyal medyanın en çok konuşulan konusu 7 yaşındaki Melisʹin ilik bulması için Sağlık Bakanlığını prosedürü hızlandırmaya davet ediyorum.Sayın milletvekilleri, Irakʹla ilgili şu ana kadar 8 tezkere görüştük. 8ʹinde de Hükûmete Cumhuriyet Halk Partisi olarak destek olduk. Bu, 9ʹuncu tezkere. Tüm tezkereleri okudum, hemen hemen metinler aynı. Sadece bu metinde küçük biraz değişiklikler var ama iki cümleye takıldık. Onlardan birisi diyor ki: "Irakʹın kuzey bölgesinde yuvalanmış PKK terör unsurları..." ifadesi. Değerli milletvekilleri "Irakʹın kuzeyi neresi, Barzani kim?" diye bir soruyu sormamız lazım her birlikte. Biliyorsunuz, Sayın Başbakan, bir konuşmasında, yani 30 Ekim 2007 tarihinde aynen şöyle diyor: "Barzani teröre yataklık yapıyor ve bunun uluslararası hukukta bir karşılığı var." Peki, bunun uluslararası hukukta bir karşılığı varsa Hükûmete şunu soruyorum: Birleşmiş Milletler nezdinde ya da uluslararası kuruluşlar nezdinde hangi girişimde bulundunuz? Birleşmiş Milletleri göreve davet ettiniz mi? "Dünya 5ʹten büyük." dediniz mi? Birleşmiş Milletlerin meşruiyetini tartıştınız mı? Hiçbir şey yapmadınız yani Kuzey Irakʹla ilgili bu sözleri edip Birleşmiş Milletleri devreye sokmak istemediniz, o kuruluşları göreve davet etmediniz, eleştirmediniz ama Mısırʹa geldiğinde bunu yaptınız. Esma için ağladınız ama "20ʹli yaştaki çocukları konuşalım, terörü konuşalım, terörle mücadeleyi konuşalım." diye Meclisi topladığımızda Sayın Başbakan, Esma için ağlayan Başbakan, bu Meclise gelmedi, 90 yaşındaki Suudi Kralıʹnın cenazesine de değil, taziyesine gitti. Yine, değerli arkadaşlarım, Barzani için "Teröre yataklık yapıyor." diyorsunuz ama partinizin kongresine onur konuğu olarak davet ediyorsunuz. Sonra konuşma yaptırıyorsunuz, slogan atılıyor "Türkiye seninle gurur duyuyor." diye. Bir gün sonra açıklama yapıyorsunuz "O slogan Barzaniʹye değil Başbakana atıldı." diyorsunuz. E, kiminle gurur duyuyorsunuz? Yani, Barzaniʹyle gurur duyuyorsanız çıkın söyleyin. E, gurur duymuyorsanız neden kongrenize davet ettiniz? E, teröre yataklık yapan birini --Başbakanın ifadesiyle söylüyorum- davet eden Başbakandan mı gurur duyuyorsunuz? Değerli arkadaşlarım, yani bu konuda bir çelişki içerisindesiniz. Diğer ifade ise, "Dost ve kardeş Irakʹın toprak bütünlüğüne önem atfeden Türkiye." Tezkerede aynen bu cümleler var. Değerli arkadaşlarım, Irakʹın toprak bütünlüğünü bozan bir siyaseti siz izlemediniz mi? Hani bu konuda bir kırmızı çizgimiz vardı, kırmızı çizgimize ne oldu? Peki, 2ʹnci sorum: Irak Bölgesel Yönetimiyle gizli anlaşmaları siz imzalamadınız mı? Irakʹın devrik cumhurbaşkanının yardımcısını Türkiyeʹde ağırlamadınız mı? Ama kendiniz Irakʹa gidemediniz. Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı, arkadaşlarımız, milletvekili arkadaşlarımız Irakʹa gidince de onları eleştirdiniz. Değerli arkadaşlar, bakanınız, Hükûmetin bakanı, Bağdatʹa hurma yemeye giderken, Kayseriʹde pastırma yedi, o günleri ne çabuk unuttunuz. (CHP sıralarından alkışlar) Amerikan Başkanının "Bu bir haçlı seferi." dediği işgalde 1.5 milyon Arap, Kürt, Türkmen çocuklarının ölümüne göz yumdunuz. Irakʹı işgal eden Amerikan askerlerinin sağ salim dönmesi için duacı oldunuz. Amerikan askerleri postalla Irakʹta camide gezerken, ehlisünnet sakalınızdan vazgeçip Amerikan tıraşı oldunuz. (CHP sıralarından alkışlar) Türk askerinin başına çuval geçirildiğinde "Ne notası, müzik notamsı mı?" deyip, parmakla çağırıldınız, beyzbol sopasıyla hizaya getirildiniz. "Biz bu sorunu çözdük, terör sorununu çözdük." dediniz. "Nasıl çözdün?" diye sorduğumuzda "12 kanallı televizyon verdim, jimnastik saatini artırdım, dostlarla görüşmesine imkân verdim." dediniz. Çözdüyseniz bu tezkere niye? Yani, milletle alay ediyorsunuz. Meclisten yetki istiyorsun. Ne yapacaksın bu yetkiyi alıp da? Vereceğiz sana o yetkiyi merak etme. 8 tane yetki aldın, ne yaptıysan 9ʹuncuyla da onu yapacaksın. Bir taraftan barış, diğer taraftan tezkere olur mu? Bir taraftan "Çözdüm ben." diyorsun, diğer taraftan tezkere istiyorsun. Yani, değerli arkadaşlarım, barış mı doğru, tezkere mi doğru? Bir taraftan muhatap alıp görüşüyorsun, diğer taraftan diyorsun ki: "Meclisten bana yetki ver, ben gereğini yapayım." Burada bir devlet ciddiyeti yoktur. Değerli arkadaşlar, sayın milletvekilleri; terörle mücadeleye Cumhuriyet Halk Partisi olarak her zaman destek olduk, destek olmaya da devam edeceğiz. Ama, bir tiyatro oynuyorsunuz, biz oyuncu değiliz, biz figüran değiliz; bunları milletimizin bilmesini istiyoruz.
iŞTE İNCEʹNİN O KONUŞMASI: Konuşmama başlamadan önce, sosyal medyanın en çok konuşulan konusu 7 yaşındaki Melisʹin ilik bulması için Sağlık Bakanlığını prosedürü hızlandırmaya davet ediyorum.Sayın milletvekilleri, Irakʹla ilgili şu ana kadar 8 tezkere görüştük. 8ʹinde de Hükûmete Cumhuriyet Halk Partisi olarak destek olduk. Bu, 9ʹuncu tezkere. Tüm tezkereleri okudum, hemen hemen metinler aynı. Sadece bu metinde küçük biraz değişiklikler var ama iki cümleye takıldık. Onlardan birisi diyor ki: "Irakʹın kuzey bölgesinde yuvalanmış PKK terör unsurları..." ifadesi. Değerli milletvekilleri "Irakʹın kuzeyi neresi, Barzani kim?" diye bir soruyu sormamız lazım her birlikte. Biliyorsunuz, Sayın Başbakan, bir konuşmasında, yani 30 Ekim 2007 tarihinde aynen şöyle diyor: "Barzani teröre yataklık yapıyor ve bunun uluslararası hukukta bir karşılığı var." Peki, bunun uluslararası hukukta bir karşılığı varsa Hükûmete şunu soruyorum: Birleşmiş Milletler nezdinde ya da uluslararası kuruluşlar nezdinde hangi girişimde bulundunuz? Birleşmiş Milletleri göreve davet ettiniz mi? "Dünya 5ʹten büyük." dediniz mi? Birleşmiş Milletlerin meşruiyetini tartıştınız mı? Hiçbir şey yapmadınız yani Kuzey Irakʹla ilgili bu sözleri edip Birleşmiş Milletleri devreye sokmak istemediniz, o kuruluşları göreve davet etmediniz, eleştirmediniz ama Mısırʹa geldiğinde bunu yaptınız. Esma için ağladınız ama "20ʹli yaştaki çocukları konuşalım, terörü konuşalım, terörle mücadeleyi konuşalım." diye Meclisi topladığımızda Sayın Başbakan, Esma için ağlayan Başbakan, bu Meclise gelmedi, 90 yaşındaki Suudi Kralıʹnın cenazesine de değil, taziyesine gitti. Yine, değerli arkadaşlarım, Barzani için "Teröre yataklık yapıyor." diyorsunuz ama partinizin kongresine onur konuğu olarak davet ediyorsunuz. Sonra konuşma yaptırıyorsunuz, slogan atılıyor "Türkiye seninle gurur duyuyor." diye. Bir gün sonra açıklama yapıyorsunuz "O slogan Barzaniʹye değil Başbakana atıldı." diyorsunuz. E, kiminle gurur duyuyorsunuz? Yani, Barzaniʹyle gurur duyuyorsanız çıkın söyleyin. E, gurur duymuyorsanız neden kongrenize davet ettiniz? E, teröre yataklık yapan birini --Başbakanın ifadesiyle söylüyorum- davet eden Başbakandan mı gurur duyuyorsunuz? Değerli arkadaşlarım, yani bu konuda bir çelişki içerisindesiniz. Diğer ifade ise, "Dost ve kardeş Irakʹın toprak bütünlüğüne önem atfeden Türkiye." Tezkerede aynen bu cümleler var. Değerli arkadaşlarım, Irakʹın toprak bütünlüğünü bozan bir siyaseti siz izlemediniz mi? Hani bu konuda bir kırmızı çizgimiz vardı, kırmızı çizgimize ne oldu? Peki, 2ʹnci sorum: Irak Bölgesel Yönetimiyle gizli anlaşmaları siz imzalamadınız mı? Irakʹın devrik cumhurbaşkanının yardımcısını Türkiyeʹde ağırlamadınız mı? Ama kendiniz Irakʹa gidemediniz. Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı, arkadaşlarımız, milletvekili arkadaşlarımız Irakʹa gidince de onları eleştirdiniz. Değerli arkadaşlar, bakanınız, Hükûmetin bakanı, Bağdatʹa hurma yemeye giderken, Kayseriʹde pastırma yedi, o günleri ne çabuk unuttunuz. (CHP sıralarından alkışlar) Amerikan Başkanının "Bu bir haçlı seferi." dediği işgalde 1.5 milyon Arap, Kürt, Türkmen çocuklarının ölümüne göz yumdunuz. Irakʹı işgal eden Amerikan askerlerinin sağ salim dönmesi için duacı oldunuz. Amerikan askerleri postalla Irakʹta camide gezerken, ehlisünnet sakalınızdan vazgeçip Amerikan tıraşı oldunuz. (CHP sıralarından alkışlar) Türk askerinin başına çuval geçirildiğinde "Ne notası, müzik notamsı mı?" deyip, parmakla çağırıldınız, beyzbol sopasıyla hizaya getirildiniz. "Biz bu sorunu çözdük, terör sorununu çözdük." dediniz. "Nasıl çözdün?" diye sorduğumuzda "12 kanallı televizyon verdim, jimnastik saatini artırdım, dostlarla görüşmesine imkân verdim." dediniz. Çözdüyseniz bu tezkere niye? Yani, milletle alay ediyorsunuz. Meclisten yetki istiyorsun. Ne yapacaksın bu yetkiyi alıp da? Vereceğiz sana o yetkiyi merak etme. 8 tane yetki aldın, ne yaptıysan 9ʹuncuyla da onu yapacaksın. Bir taraftan barış, diğer taraftan tezkere olur mu? Bir taraftan "Çözdüm ben." diyorsun, diğer taraftan tezkere istiyorsun. Yani, değerli arkadaşlarım, barış mı doğru, tezkere mi doğru? Bir taraftan muhatap alıp görüşüyorsun, diğer taraftan diyorsun ki: "Meclisten bana yetki ver, ben gereğini yapayım." Burada bir devlet ciddiyeti yoktur. Değerli arkadaşlar, sayın milletvekilleri; terörle mücadeleye Cumhuriyet Halk Partisi olarak her zaman destek olduk, destek olmaya da devam edeceğiz. Ama, bir tiyatro oynuyorsunuz, biz oyuncu değiliz, biz figüran değiliz; bunları milletimizin bilmesini istiyoruz.
Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.