deneme bonusu deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler ecoplay deneme bonusu deneme bonusu https://playdotjs.com/ deneme bonusu veren siteler youtube mp3 Bonusverensiteler.com deneme bonusu veren siteler meritking giriş kingroyal giriş

ˮERDOĞANʹIN İMAJI ZEDELENDİˮ

SPOR (İHA) - İhlas Haber Ajansı | 11.08.2013 - 14:15, Güncelleme: 03.09.2022 - 16:01
 

ˮERDOĞANʹIN İMAJI ZEDELENDİˮ

Yazıda "Türk demokrasisi için ileriye doğru atılmış bir adım olacaktı. Ancak beş yıl süren ve aralarında ordu mensupları ve onların işbirlikçisi olduğu iddia edilen 275 sanığın darbe komplosu kurmakla suçlandıkları Ergenekon davasında verilen ağır cezalar pek çok kişinin aksi yöne gidildiği inancını pekiştirdi" ifadesi kullanıldı. Economistʹteki yazıya göre Ergenekon davası, ordudaki generallerin Ak Partiʹnin itibarını azaltmak için bir ʹkirli işlerʹ birimi kurduğu iddiasına dayanıyor. Dergi, bu kapsamda camilerin bombalanmasının ve Hıristiyanlarʹın öldürülmesinin planlandığının iddia edildiğini belirtirken, ordunun muhalif Kürtlerʹin öldürülmesine ve diğer ʹdevlet düşmanlarınınʹ işkence görüp cezaevine atılmasına verdiği destekle dolu siciline bakıldığında bu iddiaların inandırıcı gelebileceği yorumunu yapıyor. Generalleri saf dışı bırakmanın Başbakan Erdoğanʹın bugüne kadar elde ettiği en büyük başarı olduğunu savunan yazıda, verilen cezaların gelecekte benzer planlar yapacak kişilere de açık bir mesaj gönderdiği belirtiliyor. Yazı şöyle devam ediyor: "Ancak bu dava için özel inşa edilen duruşma salonunda yapılan yargılama başından beri tartışma konusu oldu. Hatta Başbakan Erdoğan bile dava konusunda bazı endişelerini dile getirmişti. Bu endişeler, hükümetin Kürtlerʹle siyasî bir çözüm arayışına destek veren Orgeneral Başbuğʹun 2012ʹde tutuklanmasıyla arttı. Erdoğan da yakın zamanda "Başbuğʹa terör örgütü üyesi diyenleri tarih affetmeyecektir" dedi. Başbuğʹun kızı Feride dava için ʹkomediʹ derken, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu da savcıların adalet arayışında değil intikamʹ peşinde olduğuna inanıyor. Savunma avukatları da uzun süredir müvekkilleri aleyhindeki kanıtların uydurma veya değiştirilmiş olduğunu söylüyor. Davayı izleyen Batılı diplomatlar da, davaya gölge düşürmeye yetecek kadar çok boşluk olduğu ifade ediyor." ERDOĞAN KADROLARI TEMİZLEMEK İSTİYOR Bazı insanların bu davada Fethullah Gülen ve ona bağlı hareketin parmağı olduğunu düşündüğünü belirten Economist, "Gülen hareketi son 10 yıldaki Ak Parti iktidarında canlandı. Ancak polis güçlerine ve yargı kadrolarına o kadar büyük sayılarla sızdığı söyleniyor ki, bunu kendisine bir tehdit olarak gören Erdoğan, bu kadroları temizlemek istiyor" ifadesini kullandı. Dergideki yazı şu şekilde devam ediyor: "Eğer Erdoğanʹın giderek artan baskıcı yönetimi olmasaydı, kamuoyu bu davayı olumlu bir ışık olarak görebilirdi. Ancak binlerce kişinin yaralandığı ve beş kişinin öldüğü Haziran ayındaki protesto gösterilerine hükümetin verdiği sert yanıt, tüm dünyada imajını zedeledi. Erdoğan bunu umursamadan ve Yahudileri kastederek, bir faiz lobisinin ve onların yerel piyonlarının Türkiyeʹyi zayıflatmak ve Ak Partiʹyi devirmek için bu protestoları planladığını söylemeye devam ediyor." KOÇ HOLDİNG HEDEF OLDU Dergiʹnin Koç Grubuʹna yapılan denetimlerle ilgili bölümü de şöyle:  "Türkiyeʹnin en büyük sanayi kuruluşu Koç Holding, İstanbulʹdaki otellerinin kapılarını protestoculara açtığı için hedef oldu. Erdoğan, Divan Oteliʹnin suçlulara yardım ve yataklık ettiğini söyledi. 24 Temmuzʹda polis destekli vergi müfettişleri, aralarında Tüpraşʹın da bulunduğu Koç Holdingʹe ait şirketlerin merkezlerine baskınlar düzenledi. Baskın haberinin ardından, Koçʹun İstanbul Borsasıʹndaki hisselerinin fiyatları dibe vurdu. Şirketin bir gündeki kaybının 1,8 milyar lira olduğu söyleniyor. Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, bu teftişlerin rutin çalışmalar olduğunu söyledi. Ancak İstanbul merkezli bir büyük işadamı, "Bunlar, baskı ve korku salma taktikleri. Rutin olan asıl bu" diyor".
Yazıda "Türk demokrasisi için ileriye doğru atılmış bir adım olacaktı. Ancak beş yıl süren ve aralarında ordu mensupları ve onların işbirlikçisi olduğu iddia edilen 275 sanığın darbe komplosu kurmakla suçlandıkları Ergenekon davasında verilen ağır cezalar pek çok kişinin aksi yöne gidildiği inancını pekiştirdi" ifadesi kullanıldı. Economistʹteki yazıya göre Ergenekon davası, ordudaki generallerin Ak Partiʹnin itibarını azaltmak için bir ʹkirli işlerʹ birimi kurduğu iddiasına dayanıyor. Dergi, bu kapsamda camilerin bombalanmasının ve Hıristiyanlarʹın öldürülmesinin planlandığının iddia edildiğini belirtirken, ordunun muhalif Kürtlerʹin öldürülmesine ve diğer ʹdevlet düşmanlarınınʹ işkence görüp cezaevine atılmasına verdiği destekle dolu siciline bakıldığında bu iddiaların inandırıcı gelebileceği yorumunu yapıyor. Generalleri saf dışı bırakmanın Başbakan Erdoğanʹın bugüne kadar elde ettiği en büyük başarı olduğunu savunan yazıda, verilen cezaların gelecekte benzer planlar yapacak kişilere de açık bir mesaj gönderdiği belirtiliyor. Yazı şöyle devam ediyor: "Ancak bu dava için özel inşa edilen duruşma salonunda yapılan yargılama başından beri tartışma konusu oldu. Hatta Başbakan Erdoğan bile dava konusunda bazı endişelerini dile getirmişti. Bu endişeler, hükümetin Kürtlerʹle siyasî bir çözüm arayışına destek veren Orgeneral Başbuğʹun 2012ʹde tutuklanmasıyla arttı. Erdoğan da yakın zamanda "Başbuğʹa terör örgütü üyesi diyenleri tarih affetmeyecektir" dedi. Başbuğʹun kızı Feride dava için ʹkomediʹ derken, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu da savcıların adalet arayışında değil intikamʹ peşinde olduğuna inanıyor. Savunma avukatları da uzun süredir müvekkilleri aleyhindeki kanıtların uydurma veya değiştirilmiş olduğunu söylüyor. Davayı izleyen Batılı diplomatlar da, davaya gölge düşürmeye yetecek kadar çok boşluk olduğu ifade ediyor." ERDOĞAN KADROLARI TEMİZLEMEK İSTİYOR Bazı insanların bu davada Fethullah Gülen ve ona bağlı hareketin parmağı olduğunu düşündüğünü belirten Economist, "Gülen hareketi son 10 yıldaki Ak Parti iktidarında canlandı. Ancak polis güçlerine ve yargı kadrolarına o kadar büyük sayılarla sızdığı söyleniyor ki, bunu kendisine bir tehdit olarak gören Erdoğan, bu kadroları temizlemek istiyor" ifadesini kullandı. Dergideki yazı şu şekilde devam ediyor: "Eğer Erdoğanʹın giderek artan baskıcı yönetimi olmasaydı, kamuoyu bu davayı olumlu bir ışık olarak görebilirdi. Ancak binlerce kişinin yaralandığı ve beş kişinin öldüğü Haziran ayındaki protesto gösterilerine hükümetin verdiği sert yanıt, tüm dünyada imajını zedeledi. Erdoğan bunu umursamadan ve Yahudileri kastederek, bir faiz lobisinin ve onların yerel piyonlarının Türkiyeʹyi zayıflatmak ve Ak Partiʹyi devirmek için bu protestoları planladığını söylemeye devam ediyor." KOÇ HOLDİNG HEDEF OLDU Dergiʹnin Koç Grubuʹna yapılan denetimlerle ilgili bölümü de şöyle:  "Türkiyeʹnin en büyük sanayi kuruluşu Koç Holding, İstanbulʹdaki otellerinin kapılarını protestoculara açtığı için hedef oldu. Erdoğan, Divan Oteliʹnin suçlulara yardım ve yataklık ettiğini söyledi. 24 Temmuzʹda polis destekli vergi müfettişleri, aralarında Tüpraşʹın da bulunduğu Koç Holdingʹe ait şirketlerin merkezlerine baskınlar düzenledi. Baskın haberinin ardından, Koçʹun İstanbul Borsasıʹndaki hisselerinin fiyatları dibe vurdu. Şirketin bir gündeki kaybının 1,8 milyar lira olduğu söyleniyor. Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, bu teftişlerin rutin çalışmalar olduğunu söyledi. Ancak İstanbul merkezli bir büyük işadamı, "Bunlar, baskı ve korku salma taktikleri. Rutin olan asıl bu" diyor".
Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.