deneme bonusu deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler ecoplay deneme bonusu deneme bonusu https://playdotjs.com/ deneme bonusu veren siteler youtube mp3 Bonusverensiteler.com deneme bonusu veren siteler meritking giriş kingroyal giriş

YANLIŞ KILAVUZ SEÇİLMİŞTİR

SPOR (İHA) - İhlas Haber Ajansı | 12.10.2012 - 11:10, Güncelleme: 03.09.2022 - 16:01
 

YANLIŞ KILAVUZ SEÇİLMİŞTİR

Avrupa Birliği Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış: -ʹʹTürkiyeʹnin havlu atmaya, fişi çekmeye niyeti yoktur. Türkiye ile AB arasındaki müzakereler bütün AB üyesi ülkelerin oy birliğiyle alınan bir kararla başlamıştır, bu süreci ancak ve ancak oy birliğiyle alınacak bir başka karar değiştirebilirʹʹ -ʹʹBunun dışında bu tür raporlarla, raporların içine tanımadığımız ülkelerin veya birtakım grupların yerleştirmeye çalıştığı, bizi inciteceği zannedilen cümlelerle Türkiyeʹnin masadan kalkmasını kimse beklemesinʹʹ -ʹʹAB, bu yılki İlerleme Raporuʹnda kendi kusurlarını çoğu yerde Türkiyeʹye atfederek bundan kurtulacağını zannetmiştir. Teşhis doğru olmazsa, tedavi doğru olamaz. Bugün artık ABʹnin kendi kusurlarını da görmesinin vakti gelmiştirʹʹ -ʹʹAB üyesi ülkeler ve Komisyon talep ederse, biz de onlarla ilgili bir ilerleme raporu yazıp, onlara bir ayna tutabilirizʹʹ -ʹʹTürkiye için Kopenhag kriterleri yoksa Ankara kriterleri var, Maastricht kriterleri yoksa İstanbul kriterleri var... Ama AB için ne Ankaraʹnın, ne İstanbulʹun, ne Konyaʹnın, ne Edirneʹnin alternatifi bulunmamaktadırʹʹ AB Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, Türkiyeʹnin havlu atmaya niyeti olmadığını, Türkiye ile AB arasındaki müzakerelerin bütün AB üyesi ülkelerin oy birliğiyle alınan kararla başladığını ve bu süreci ancak oy birliğiyle alınacak bir başka kararın değiştirebileceğini belirterek, ʹʹBunun dışında bu tür raporlarla, raporların içine tanımadığımız ülkelerin veya birtakım grupların yerleştirmeye çalıştığı, bizi inciteceği zannedilen cümlelerle Türkiyeʹnin masadan kalkmasını kimse beklemesinʹʹ dedi. AB tarafından yayımlanan ʹʹ2012 Türkiye İlerleme Raporuʹʹnu, bakanlığın Ortaköy Ofisiʹnde düzenlediği basın toplantısıyla değerlendiren Bağış, raporda Türkiyeʹnin kaydettiği gelişmenin itiraf edildiğini belirterek, ʹʹRaporun içinde Türkiyeʹnin 33 faslın 32ʹsinde ilerleme kaydettiği açıkça tescil edilmiştir. Bu bir tespittir ve asla yoruma açık bir mahiyet taşımamaktadırʹʹ dedi. Bağış, bu tespite rağmen raporun önemli bir bölümünde haksız ve mesnetsiz tezlerin yer bulmasının ciddi bir çelişki olduğunu vurguladı. ʹʹAB, kendisine yanlış kılavuzlar seçmiştirʹʹ ifadesini kullanan Bağış, ʹʹTürkiyeʹde bazı ideolojik grupların ve sadece Hükümetimize muhalefet etmek için kurulan bazı tezgahların süzgeçten geçirilmeden ABʹnin İlerleme Raporuʹna konulduğunu görüyoruzʹʹ dedi. Bağış, ʹʹAma hiç heveslenmesinler, bu işin başından beri söylediğimiz gibi, Türkiyeʹnin havlu atmaya, Türkiyeʹnin fişi çekmeye niyeti yoktur. Türkiye ile AB arasındaki müzakereler bütün AB üyesi ülkelerin oy birliğiyle alınan bir kararla başlamıştır, bu süreci ancak ve ancak oy birliğiyle alınacak bir başka karar değiştirebilir. Bunun dışında bu tür raporlarla, raporların içine tanımadığımız ülkelerin veya birtakım grupların yerleştirmeye çalıştığı, bizi inciteceği zannedilen cümlelerle Türkiyeʹnin masadan kalkmasını kimse beklemesinʹʹ diye konuştu. -ʹʹABʹnin ruh sağlığı buhran içindeʹʹ- ABʹyi, kendi sağlığına dikkat etmeyen bir diyetisyene benzeten Bağış, ʹʹBuna rağmen biz diyetisyenin kendisini değil reçetesini dikkate aldığımızı belirtiyorduk. Ama bugün anlıyoruz ki, diyetisyenin beden sağlığı kadar ruh sağlığı da ciddi bir buhran içerisindedir ve bunun neticesinde AB psikolojik sorunlar yaşamaktadırʹʹ dedi. Psikolojide, bireyin kendisinde bulunan kusurları başkalarında görme davranışının ʹʹyansıtmaʹʹ olarak adlandırıldığını anımsatan Bağış, ʹʹAB de bu yılki İlerleme Raporuʹnda kendi kusurlarını çoğu yerde Türkiyeʹye atfederek bundan kurtulacağını zannetmiştir. Teşhis doğru olmazsa, tedavi doğru olamaz. Bugün artık ABʹnin kendi kusurlarını da görmesinin vakti gelmiştirʹʹ diye konuştu. Türkiyeʹde her şeyin mükemmel olmadığını, birtakım sorunlar olduğunu kabul edebileceğini belirten Bağış, ʹʹAma AB üyesi ülkelerle ilgili ilerleme raporları yazılacak olsa, o raporların bugün yayımlanan rapordan çok daha vahim neticeler çıkaracağını özellikle vurgulamak istiyorumʹʹ dedi. Bazı AB ülkelerinde büyük şehirlerde toplumsal talebe rağmen cami yapımına izin verilmediğini, bazılarında da derneklerin, vakıfların, sivil toplum kuruluşlarının adlarında ʹʹTürkʹʹ kelimesinin geçmesine tahammül edilmediğini aktaran Bağış, ʹʹAB üyesi ülkeler ve Komisyon talep ederse, biz de onlarla ilgili bir ilerleme raporu yazıp, onlara bir ayna tutabilirizʹʹ diye konuştu. -ʹʹKopenhag kriterleri yoksa Ankara kriterleri varʹʹ- Türkiyeʹnin AB için tarihte hiç olmadığı kadar stratejik önem kazandığını vurgulayan Bağış, ʹʹTürkiyeʹnin AB entegrasyon sürecini başlatan kararı, tarihinin belki de en cesur, en doğru, en stratejik adımıydı. Biz bunu bugün dahi bütün öz güvenimizle dile getirmekten çekinmiyoruz. Ama şunu da unutmamaları gerekir ki, Türkiyeʹyi bu projenin bir parçası olarak benimsemek AB için de tarihi, stratejik ve cesur bir karardıʹʹ diye konuştu. ABʹnin tutarsız politikalarına Türk kamuoyunun verdiği tepkiyi iyi okuması gerektiğini belirten Bağış, ʹʹBu güvensizliği giderecek adımları atarak, kendi belge ve ilkelerini hatırlamak suretiyle gerekeni yapmalıdır. Türkiye ile müzakerelere başlama kararının arkasında bütün AB üyesi ülkelerin imzası bulunduğu çok çabuk unutuldu. İmza bir ülkenin onurudur, şerefidir, namusudur. Attığı imzanın arkasında durmayanlar ABʹnin güvenilirliğini zedelerken, kendi ülkelerinin onurlarını da ayaklar altına aldıklarının farkına varmalıdırʹʹ şeklinde konuştu. Uluslararası kuruluşların raporlarına yansıyan rakamların, Türkiyeʹnin ABʹye olan ihtiyacının her geçen gün azaldığını, buna karşın ABʹnin Türkiyeʹye olan ihtiyacının arttığını gösterdiğini belirten Bağış, ʹʹTürkiye için Kopenhag kriterleri yoksa Ankara kriterleri var, Maastricht kriterleri yoksa İstanbul kriterleri var... Ama AB için ne Ankaraʹnın, ne İstanbulʹun, ne Konyaʹnın, ne Edirneʹnin alternatifi bulunmamaktadırʹʹ dedi. -İrlandaʹnın dönem başkanlığı için hazırlık- ABʹnin, ʹʹtren kaçmadanʹʹ silkinip kendine gelmesi gerektiğini ifade eden Bağış, ʹʹBiz bütün sabrımızla treni rayda tutmanın mücadelesini vermeye ve en azından İrlanda dönem başkanlığı için hazırlıklarımızı sürdürmeye devam edeceğizʹʹ dedi. Bağış, AB Komisyonuʹnun Genişlemeden Sorumlu Komiseri Stefan Füleʹnin dün yaptığı açıklamada, ʹʹkendi ayağımıza kurşun sıkıyoruzʹʹ diyerek, müzakere sürecinin tıkanmasında, özellikle enerji ile yargı ve temel haklar fasıllarının açılmamasında sorumluluğun AB tarafında olduğunu itiraf ettiğini kaydetti. Bağış, ʹʹBu bile bizim için önemli bir başlangıçtırʹʹ dedi. Pazartesi günü Kıbrısʹta önemli açıklamalar yapacağını aktaran Bağış, ʹʹAma özellikle Kıbrısʹtaki yarım ada devletinin sözde dönem başkanlığını kullanarak Türkiye üzerinden siyaset yapmasını hiçbir şekilde kabul edemeyeceğimizi bir kez daha vurgulamak istiyorumʹʹ dedi.
Avrupa Birliği Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış: -ʹʹTürkiyeʹnin havlu atmaya, fişi çekmeye niyeti yoktur. Türkiye ile AB arasındaki müzakereler bütün AB üyesi ülkelerin oy birliğiyle alınan bir kararla başlamıştır, bu süreci ancak ve ancak oy birliğiyle alınacak bir başka karar değiştirebilirʹʹ -ʹʹBunun dışında bu tür raporlarla, raporların içine tanımadığımız ülkelerin veya birtakım grupların yerleştirmeye çalıştığı, bizi inciteceği zannedilen cümlelerle Türkiyeʹnin masadan kalkmasını kimse beklemesinʹʹ -ʹʹAB, bu yılki İlerleme Raporuʹnda kendi kusurlarını çoğu yerde Türkiyeʹye atfederek bundan kurtulacağını zannetmiştir. Teşhis doğru olmazsa, tedavi doğru olamaz. Bugün artık ABʹnin kendi kusurlarını da görmesinin vakti gelmiştirʹʹ -ʹʹAB üyesi ülkeler ve Komisyon talep ederse, biz de onlarla ilgili bir ilerleme raporu yazıp, onlara bir ayna tutabilirizʹʹ -ʹʹTürkiye için Kopenhag kriterleri yoksa Ankara kriterleri var, Maastricht kriterleri yoksa İstanbul kriterleri var... Ama AB için ne Ankaraʹnın, ne İstanbulʹun, ne Konyaʹnın, ne Edirneʹnin alternatifi bulunmamaktadırʹʹ AB Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, Türkiyeʹnin havlu atmaya niyeti olmadığını, Türkiye ile AB arasındaki müzakerelerin bütün AB üyesi ülkelerin oy birliğiyle alınan kararla başladığını ve bu süreci ancak oy birliğiyle alınacak bir başka kararın değiştirebileceğini belirterek, ʹʹBunun dışında bu tür raporlarla, raporların içine tanımadığımız ülkelerin veya birtakım grupların yerleştirmeye çalıştığı, bizi inciteceği zannedilen cümlelerle Türkiyeʹnin masadan kalkmasını kimse beklemesinʹʹ dedi. AB tarafından yayımlanan ʹʹ2012 Türkiye İlerleme Raporuʹʹnu, bakanlığın Ortaköy Ofisiʹnde düzenlediği basın toplantısıyla değerlendiren Bağış, raporda Türkiyeʹnin kaydettiği gelişmenin itiraf edildiğini belirterek, ʹʹRaporun içinde Türkiyeʹnin 33 faslın 32ʹsinde ilerleme kaydettiği açıkça tescil edilmiştir. Bu bir tespittir ve asla yoruma açık bir mahiyet taşımamaktadırʹʹ dedi. Bağış, bu tespite rağmen raporun önemli bir bölümünde haksız ve mesnetsiz tezlerin yer bulmasının ciddi bir çelişki olduğunu vurguladı. ʹʹAB, kendisine yanlış kılavuzlar seçmiştirʹʹ ifadesini kullanan Bağış, ʹʹTürkiyeʹde bazı ideolojik grupların ve sadece Hükümetimize muhalefet etmek için kurulan bazı tezgahların süzgeçten geçirilmeden ABʹnin İlerleme Raporuʹna konulduğunu görüyoruzʹʹ dedi. Bağış, ʹʹAma hiç heveslenmesinler, bu işin başından beri söylediğimiz gibi, Türkiyeʹnin havlu atmaya, Türkiyeʹnin fişi çekmeye niyeti yoktur. Türkiye ile AB arasındaki müzakereler bütün AB üyesi ülkelerin oy birliğiyle alınan bir kararla başlamıştır, bu süreci ancak ve ancak oy birliğiyle alınacak bir başka karar değiştirebilir. Bunun dışında bu tür raporlarla, raporların içine tanımadığımız ülkelerin veya birtakım grupların yerleştirmeye çalıştığı, bizi inciteceği zannedilen cümlelerle Türkiyeʹnin masadan kalkmasını kimse beklemesinʹʹ diye konuştu. -ʹʹABʹnin ruh sağlığı buhran içindeʹʹ- ABʹyi, kendi sağlığına dikkat etmeyen bir diyetisyene benzeten Bağış, ʹʹBuna rağmen biz diyetisyenin kendisini değil reçetesini dikkate aldığımızı belirtiyorduk. Ama bugün anlıyoruz ki, diyetisyenin beden sağlığı kadar ruh sağlığı da ciddi bir buhran içerisindedir ve bunun neticesinde AB psikolojik sorunlar yaşamaktadırʹʹ dedi. Psikolojide, bireyin kendisinde bulunan kusurları başkalarında görme davranışının ʹʹyansıtmaʹʹ olarak adlandırıldığını anımsatan Bağış, ʹʹAB de bu yılki İlerleme Raporuʹnda kendi kusurlarını çoğu yerde Türkiyeʹye atfederek bundan kurtulacağını zannetmiştir. Teşhis doğru olmazsa, tedavi doğru olamaz. Bugün artık ABʹnin kendi kusurlarını da görmesinin vakti gelmiştirʹʹ diye konuştu. Türkiyeʹde her şeyin mükemmel olmadığını, birtakım sorunlar olduğunu kabul edebileceğini belirten Bağış, ʹʹAma AB üyesi ülkelerle ilgili ilerleme raporları yazılacak olsa, o raporların bugün yayımlanan rapordan çok daha vahim neticeler çıkaracağını özellikle vurgulamak istiyorumʹʹ dedi. Bazı AB ülkelerinde büyük şehirlerde toplumsal talebe rağmen cami yapımına izin verilmediğini, bazılarında da derneklerin, vakıfların, sivil toplum kuruluşlarının adlarında ʹʹTürkʹʹ kelimesinin geçmesine tahammül edilmediğini aktaran Bağış, ʹʹAB üyesi ülkeler ve Komisyon talep ederse, biz de onlarla ilgili bir ilerleme raporu yazıp, onlara bir ayna tutabilirizʹʹ diye konuştu. -ʹʹKopenhag kriterleri yoksa Ankara kriterleri varʹʹ- Türkiyeʹnin AB için tarihte hiç olmadığı kadar stratejik önem kazandığını vurgulayan Bağış, ʹʹTürkiyeʹnin AB entegrasyon sürecini başlatan kararı, tarihinin belki de en cesur, en doğru, en stratejik adımıydı. Biz bunu bugün dahi bütün öz güvenimizle dile getirmekten çekinmiyoruz. Ama şunu da unutmamaları gerekir ki, Türkiyeʹyi bu projenin bir parçası olarak benimsemek AB için de tarihi, stratejik ve cesur bir karardıʹʹ diye konuştu. ABʹnin tutarsız politikalarına Türk kamuoyunun verdiği tepkiyi iyi okuması gerektiğini belirten Bağış, ʹʹBu güvensizliği giderecek adımları atarak, kendi belge ve ilkelerini hatırlamak suretiyle gerekeni yapmalıdır. Türkiye ile müzakerelere başlama kararının arkasında bütün AB üyesi ülkelerin imzası bulunduğu çok çabuk unutuldu. İmza bir ülkenin onurudur, şerefidir, namusudur. Attığı imzanın arkasında durmayanlar ABʹnin güvenilirliğini zedelerken, kendi ülkelerinin onurlarını da ayaklar altına aldıklarının farkına varmalıdırʹʹ şeklinde konuştu. Uluslararası kuruluşların raporlarına yansıyan rakamların, Türkiyeʹnin ABʹye olan ihtiyacının her geçen gün azaldığını, buna karşın ABʹnin Türkiyeʹye olan ihtiyacının arttığını gösterdiğini belirten Bağış, ʹʹTürkiye için Kopenhag kriterleri yoksa Ankara kriterleri var, Maastricht kriterleri yoksa İstanbul kriterleri var... Ama AB için ne Ankaraʹnın, ne İstanbulʹun, ne Konyaʹnın, ne Edirneʹnin alternatifi bulunmamaktadırʹʹ dedi. -İrlandaʹnın dönem başkanlığı için hazırlık- ABʹnin, ʹʹtren kaçmadanʹʹ silkinip kendine gelmesi gerektiğini ifade eden Bağış, ʹʹBiz bütün sabrımızla treni rayda tutmanın mücadelesini vermeye ve en azından İrlanda dönem başkanlığı için hazırlıklarımızı sürdürmeye devam edeceğizʹʹ dedi. Bağış, AB Komisyonuʹnun Genişlemeden Sorumlu Komiseri Stefan Füleʹnin dün yaptığı açıklamada, ʹʹkendi ayağımıza kurşun sıkıyoruzʹʹ diyerek, müzakere sürecinin tıkanmasında, özellikle enerji ile yargı ve temel haklar fasıllarının açılmamasında sorumluluğun AB tarafında olduğunu itiraf ettiğini kaydetti. Bağış, ʹʹBu bile bizim için önemli bir başlangıçtırʹʹ dedi. Pazartesi günü Kıbrısʹta önemli açıklamalar yapacağını aktaran Bağış, ʹʹAma özellikle Kıbrısʹtaki yarım ada devletinin sözde dönem başkanlığını kullanarak Türkiye üzerinden siyaset yapmasını hiçbir şekilde kabul edemeyeceğimizi bir kez daha vurgulamak istiyorumʹʹ dedi.
Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.