NAİL ÇİLER NASIL KAYBETTİ?

HABERİN DİĞER RESİMLERİNİ GÖRMEK İÇİN FOTOGALERİYİ TIKLAYINIZ Çocukluktan kalma alışkanlığımızdan olsa gerek ev ortamında iftar açmaktan daha çok zevk aldığımız için genelde Ramazan ayı boyunca pek dışarıda iftar yemeği davetlerine icabet etmem. Lakin bu kez tıpkı Ali Kemal Aydın’ın gelenekselleştirdiği “dostlarla iftar” gibi protokol dışı olduğu için aslen Erzincanlı olan "Gebzeli Fahrettin"in davetine de icabet ettim.. İyiki de etmişim. Siyasetçilerin ve belediye başkanlarının ağırlığının hissedilmediği bir ortamda Radif beyin ev sahipliğinde başlayan güzel bir akşam iftarı keyifli bir Ramazan gecesi ile nihayete erdi.. İftar yemeği sonrasında TARÇINʹın bahçesinde semaverde çay faslına geçtiğimizde masanın ortasına bir tavla geldi. “Kimler oynayacak” diye sormamıza fırsat kalmadan GTO Başkanı Nail Çiler ile Radif Karaman taşları dizmeye başladılar bile.. Tabi ki bu durumda Gebze Emniyet Müdürümüz Abdul Kadir Demir ile ben de “yancı” olmak durumunda kaldık ve başladık oyunu izlemeye.. Radif Karaman açık oynamayı ve Başkan Çiler’de açıkta bulduğu taşları vurmayı yeğlediği için oyunu Nail Çiler kazandı. Kaç kaç kazandığını buradan yazamam çünkü Radif beye ayıp olur.. Derken “ben şimdi senin ifadeni alırım” niyeti ile Kadir bey geçti Radif beyin yerine ve Nail Çiler karşısında bir ara yenik duruma düşmesine rağmen son anda durumu toparlayarak 5/4’lük bir sonuçla oyunu aldı.. Kadir Demir’in galibiyeti ile moral bulan Radif Karaman yenilgisinin acısını çıkarmak için olacak ki tekrar geçti Nail Çiler’in karşısına ama sonuç değişmedi ve ister istemez “yenilen pehlivan” durumuna düştü.. Bu ikinci, galibiyetle havaya giren Nail Çiler, yenilginin acısını çıkarmak için Kadir beyden tekrar oyun istedi ve kıran kırana bir maç başladı. Kadir Demir yine üstünlüğü ele geçirmişti ve biz sürekli olarak Başkan Çiler’i "açık vermeden oyna" diye uyarıyorduk. Nail Çiler bildiği gibi oynamaya devam edince Kadir Müdür ikinci kez galibiyete ulaşmanın keyfini tattı.. Radif Kahraman ve Nail Çiler ikişer kez yenilip ve Kadir Demir’de iki kez galip olunca son hamle yine Radif Kahraman’dan geldi bir kez de o oturdu Kadir Demir’in karşısına.. Sonuç değişmedi ve Kadir Müdürümüze kimse mağlubiyeti tattıramamış oldu.. Bizler ve diğer izleyiciler “ne olacak şimdi” diye düşünmeye başlamıştık ki; gözlerin benim üzerimde olduğunu fark ederek “buyurun Sayın Müdürüm” diyerek geçtik Kadir Beyin karşısına. Zor bir maç oldu ama gecenin yenilmezi karşısında 5/3’lük bir skorla maçı aldık.. Ve bizden moral bulan Radif Karaman tekrar Nail Çiler’den bir oyun talep etti. Rüzgarın terse dönmesini, kendi lehine “Erzincan Baharı”na çeviren Radif bey bu kez Başkan Çiler’i yendi ve başladık bu kez “kim nasıl kazandı” ve “o nasıl kaybetti” kritiğine.. Söz sırası bana geldiğinde başladım sıralamaya; -İlk oyunda Radif bey gözükara işadamı alışkanlığı ile oyuna başladı, açık vermekten çekinmedi ve Nail Çiler’de bunu fırsata dönüştürdüğü için kazandı. Radif beyin ikinci oyun isteği, yenilen pehlivanın kaderini baştan kabulü anlamındaydı ve nitekim de öyle oldu.. -Kadir bey uzun yılların polislik tecrübesi ile bu iki oyunu ve oyuncuları çok iyi izlediği için Nail Çiler ve Radif Karaman’ın oyun tarzlarını ve hatalı hamlelerini belleğine yazdı ve ona göre oyun kurarak her ikisini de yendi.. -Yani Başkan Nail Çiler, her iki oyunda da Kadir Müdürün kendisini sıkı bir şekilde izlediğinin ve onun aynı zamanda iyi bir yakalayıcı olduğunun farkında olmadığı için yenildi.. Peki ben nasıl kazandım? Ben nasıl kazandığımı orada kendilerine söylediğim için buradan yazmam da bir sıkıntı yok. Ben Kadir Beyin başarılı bir polis Müdürü olduğunu ve oyunda açık vermemem gerektiğini, aksi takdirde açık verdiğim yerde tıpkı Radif Karaman ve Nail Çiler’e yaptığı gibi iflahımı keseceğini bildiğim için hep sağlamcı oynadım ve kazandım.. Tabi ki bu durumda da; Kadir Demir’de, o akşam ilk kez kendisiyle oynadığımdan dolayı öncesinde benim oyun tarzımı izleyemediği için kaybetmiş oldu.. Peki tüm bunları ben niye yazdım demi? Başkan Çiler’in Radif beyi iki kez üst üste yenmesi sonrasında “birinci neyse ama iki olduğu için bunun kulis haberi değeri var, haber yapacağım haberiniz olsun” demiştim kendilerine. Eeee…bunun üstüne kendimizde gecenin namağlubu olunca durur muyuz hiç.. İşte bundan yazdım.. Sizlere de tavsiye ederim; kendinize zaman ayırmaya karar verdiğinizde, “ben bunu tavlada yenerim” diye gözünüze kestirdiğiniz en yakın arkadaşınızla birlikte gidin TARÇIN’a ve havuzun kenarındaki ıhlamur ağacının altında birkaç el tavla oynayın.. Semaverde çay ve elmalı nargile istemeyi de unutmayın ha…. TARÇIN nerede mi? Henüz tam faaliyete geçmedi..geçtiklerinde zaten kendileri duyururlar "şu adreste hizmetinizdeyiz" diye.. CENGİZ YÜCAK/haberpi.com