deneme bonusu deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler ecoplay deneme bonusu deneme bonusu https://playdotjs.com/ deneme bonusu veren siteler youtube mp3 Bonusverensiteler.com deneme bonusu veren siteler meritking giriş kingroyal giriş

ʹGAZOZ SATAMADIMʹ

(İHA) - İhlas Haber Ajansı | 06.03.2012 - 19:25, Güncelleme: 03.09.2022 - 16:01
 

ʹGAZOZ SATAMADIMʹ

Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Çankaya Köşkü’nün Kapılarını Arrajol (Erkekler)Dergisine Açtı ve dergiye verdiği röportajı facebookunda takipçileriyle paylaştı..İşte Cumhurbaşkanı Gülʹün o ilginç röportajından ana başlıklar Abdullah Gül: “Gazoz Satışı İşinde Başarılı Olamadım; Beni Okula Gönderdiler” İlk önce yetişme tarzınızdan başlayalım. Türkiye’nin orta kesiminde olup, İslami örf ve adetler ile Doğu geleneklerine bağlı bir şehir olan Kayseri’de doğdum; babam, annem ve kardeşlerim hala orada yaşıyorlar. Esasen bir sanayi ve ticaret merkezidir. Orada insanlar bu şekilde yetişirler. Oralarda bir adet vardır. Aileler çocukları büyüyünce onları sınava tabi tutarlar. Ticaret ile ilgili olanlar mesleklere yönlendirilir. Olmayanlar ise okula gönderilirdi. Hatırlıyorum, dedemin bir işyeri vardı. Bir yaz tatilinde babam beni oraya gönderdi. Gazoz satacaktım, ancak anlaşılan pek başarılı olamadım ki beni tekrar okula gönderdiler. Ortaokulu ve liseyi Kayseriʹde okudum. Sonra üniversite tahsili için İstanbul’a gittim. İlginç olan tesadüflerden biri, benim doğum günüm Türkiye’nin millî günü olan 29 Ekim’e tesadüf eder. Arkadaşlarıma dedim ki, bazı insanlar doğum günlerini saklayabilirler. Ben ise yapamıyorum, tüm Türkiye benimle kutluyor diye şakalaşırdım. Çocukluk hatıralarından öne çıkanlar var mı? Çocukluğumdaki en önemli durak, şu gazoz satışı konusundaki tecrübem olmuştur. İyice hatırlıyorum, ahşap bir kutu içinde gazozlar vardı, bunları yüksek sesle bağırarak satmam gerekiyordu. Ancak anlaşılan bunda başarılı olamadım. Aileye çok önem veririm. Ancak Türkiye’ye dönünce maalesef politika meşguliyetleri beni alıp götürdü. Kamu hizmeti dolayısıyla aileme çok vakit ayırma fırsatım kalmadı. Bazen çocukların nasıl büyüdüğünü fark etmiyordum. Tabi ki bir boşluk oldu. O zaman eşime dedim ki, “Artık bu görev senin, ben vatan evlatlarıyla uğraşacağım, onların geleceği ile ilgileneceğim. Bizim çocuklar ise sana emanet, bu boşluğu dolduracaksın.” Hamdolsun bunda başarılı oldu. Üç çocuğumuz var, bir kız ve iki erkek çocuk. Kızım Cidde’de Bugşan Hastanesi’nde doğdu. (Gülerek) Ancak Suud vatandaşı değil, orada Amerika Birleşik Devletleri’nde olduğu gibi doğum ile tabiiyet kazanma olayı yoktur. Peki bir eş olarak? Politika hayatından önce eşime çok yardımcı olurdum. Her şeyi paylaşırdık. Ancak politika ve devlet işlerinden sonra şahsi hayat gölgeleniyor. Tabi ki bu üzücüdür. Adil bir bedel olarak görüyor musunuz bunu? Tabi kamu işinde olanlar bir bedel ödeyeceklerdir. Artık ev meseleleri tamamen eşime kaldı. Ancak şimdi aile ziyaretlerimizde olsun, resmî ziyaretlerde olsun beraber olmaya çalışıyoruz. Eşim de tabi ki “First Lady” olarak bazı genel hizmetlerle meşgul. Toplum ve çocuklar ile uğraş verdiği çalışmalar vardır. Bazı fotoğraflarınızda sizi mutfakta çalışırken gördük. Ender olsa da hafta sonlarında bunu yapmaya çalışıyorum. Eski tatlı günleri hatırlıyoruz. Yemek pişirme uğraşınız da oluyor mu? Çok iyi bir aşçı değilim. Okul günlerinde güzel, ancak pratik olan bazı yemekleri yapardım. İddialı olduğunuz bir yemek türü var mı? Menemeni iyi yaparım. Eski arkadaşlarla bağınız devam ediyor mu? Arkadaşlara çok önem veririm. Sadece siyasi süreçte tanıştıklarım değil, okul arkadaşları ile olan ilişkilerime de çok önem veririm. Bazen toplanır, makamlardan arınıp eski hatıraları canlandırırız. Belirli hobileriniz var mı? Futbolu severim. Dünyada olduğu gibi bu spor Türkiye’de de çok ilgi görür. Başka hobiler? Çok okurum. Vakit buldukça yürürüm. Hızlı adımlarla yürüdüğüm için bazen korumalarım hızıma yetişmekte güçlük çeker ve tökezler. Dağlarda, açık alanlarda yürümeyi severim. Resmî ziyaretlerim esnasında dahi fırsat buldukça yürümeye çıkarım. Tuttuğunuz takım var mı? Türkiye’de dört büyük takım var; siz Beşiktaş, Galatasaray ve Fenerbahçe’yi bilirsiniz. Ben Beşiktaşlıyım. Osmanlı dönemine dayanan eski bir takımdır. Başbakan Recep Tayip Erdoğan ise Fenerbahçe’yi tutar. Yani aranızda spor rekabeti var? (Gülerek) Tabi ki bizde her türlü rekabet meşrudur.  
Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Çankaya Köşkü’nün Kapılarını Arrajol (Erkekler)Dergisine Açtı ve dergiye verdiği röportajı facebookunda takipçileriyle paylaştı..İşte Cumhurbaşkanı Gülʹün o ilginç röportajından ana başlıklar Abdullah Gül: “Gazoz Satışı İşinde Başarılı Olamadım; Beni Okula Gönderdiler” İlk önce yetişme tarzınızdan başlayalım. Türkiye’nin orta kesiminde olup, İslami örf ve adetler ile Doğu geleneklerine bağlı bir şehir olan Kayseri’de doğdum; babam, annem ve kardeşlerim hala orada yaşıyorlar. Esasen bir sanayi ve ticaret merkezidir. Orada insanlar bu şekilde yetişirler. Oralarda bir adet vardır. Aileler çocukları büyüyünce onları sınava tabi tutarlar. Ticaret ile ilgili olanlar mesleklere yönlendirilir. Olmayanlar ise okula gönderilirdi. Hatırlıyorum, dedemin bir işyeri vardı. Bir yaz tatilinde babam beni oraya gönderdi. Gazoz satacaktım, ancak anlaşılan pek başarılı olamadım ki beni tekrar okula gönderdiler. Ortaokulu ve liseyi Kayseriʹde okudum. Sonra üniversite tahsili için İstanbul’a gittim. İlginç olan tesadüflerden biri, benim doğum günüm Türkiye’nin millî günü olan 29 Ekim’e tesadüf eder. Arkadaşlarıma dedim ki, bazı insanlar doğum günlerini saklayabilirler. Ben ise yapamıyorum, tüm Türkiye benimle kutluyor diye şakalaşırdım. Çocukluk hatıralarından öne çıkanlar var mı? Çocukluğumdaki en önemli durak, şu gazoz satışı konusundaki tecrübem olmuştur. İyice hatırlıyorum, ahşap bir kutu içinde gazozlar vardı, bunları yüksek sesle bağırarak satmam gerekiyordu. Ancak anlaşılan bunda başarılı olamadım. Aileye çok önem veririm. Ancak Türkiye’ye dönünce maalesef politika meşguliyetleri beni alıp götürdü. Kamu hizmeti dolayısıyla aileme çok vakit ayırma fırsatım kalmadı. Bazen çocukların nasıl büyüdüğünü fark etmiyordum. Tabi ki bir boşluk oldu. O zaman eşime dedim ki, “Artık bu görev senin, ben vatan evlatlarıyla uğraşacağım, onların geleceği ile ilgileneceğim. Bizim çocuklar ise sana emanet, bu boşluğu dolduracaksın.” Hamdolsun bunda başarılı oldu. Üç çocuğumuz var, bir kız ve iki erkek çocuk. Kızım Cidde’de Bugşan Hastanesi’nde doğdu. (Gülerek) Ancak Suud vatandaşı değil, orada Amerika Birleşik Devletleri’nde olduğu gibi doğum ile tabiiyet kazanma olayı yoktur. Peki bir eş olarak? Politika hayatından önce eşime çok yardımcı olurdum. Her şeyi paylaşırdık. Ancak politika ve devlet işlerinden sonra şahsi hayat gölgeleniyor. Tabi ki bu üzücüdür. Adil bir bedel olarak görüyor musunuz bunu? Tabi kamu işinde olanlar bir bedel ödeyeceklerdir. Artık ev meseleleri tamamen eşime kaldı. Ancak şimdi aile ziyaretlerimizde olsun, resmî ziyaretlerde olsun beraber olmaya çalışıyoruz. Eşim de tabi ki “First Lady” olarak bazı genel hizmetlerle meşgul. Toplum ve çocuklar ile uğraş verdiği çalışmalar vardır. Bazı fotoğraflarınızda sizi mutfakta çalışırken gördük. Ender olsa da hafta sonlarında bunu yapmaya çalışıyorum. Eski tatlı günleri hatırlıyoruz. Yemek pişirme uğraşınız da oluyor mu? Çok iyi bir aşçı değilim. Okul günlerinde güzel, ancak pratik olan bazı yemekleri yapardım. İddialı olduğunuz bir yemek türü var mı? Menemeni iyi yaparım. Eski arkadaşlarla bağınız devam ediyor mu? Arkadaşlara çok önem veririm. Sadece siyasi süreçte tanıştıklarım değil, okul arkadaşları ile olan ilişkilerime de çok önem veririm. Bazen toplanır, makamlardan arınıp eski hatıraları canlandırırız. Belirli hobileriniz var mı? Futbolu severim. Dünyada olduğu gibi bu spor Türkiye’de de çok ilgi görür. Başka hobiler? Çok okurum. Vakit buldukça yürürüm. Hızlı adımlarla yürüdüğüm için bazen korumalarım hızıma yetişmekte güçlük çeker ve tökezler. Dağlarda, açık alanlarda yürümeyi severim. Resmî ziyaretlerim esnasında dahi fırsat buldukça yürümeye çıkarım. Tuttuğunuz takım var mı? Türkiye’de dört büyük takım var; siz Beşiktaş, Galatasaray ve Fenerbahçe’yi bilirsiniz. Ben Beşiktaşlıyım. Osmanlı dönemine dayanan eski bir takımdır. Başbakan Recep Tayip Erdoğan ise Fenerbahçe’yi tutar. Yani aranızda spor rekabeti var? (Gülerek) Tabi ki bizde her türlü rekabet meşrudur.  
Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.