deneme bonusu deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler ecoplay deneme bonusu deneme bonusu https://playdotjs.com/ deneme bonusu veren siteler youtube mp3 Bonusverensiteler.com deneme bonusu veren siteler meritking giriş kingroyal giriş

YENİ ŞAFAKʹTAN BEŞ ŞARTLIK BOMBA

EKONOMİ (İHA) - İhlas Haber Ajansı | 27.02.2012 - 22:00, Güncelleme: 03.09.2022 - 16:01
 

YENİ ŞAFAKʹTAN BEŞ ŞARTLIK BOMBA

Yeni Şafak gazetesi yazarı Aldülkadir Selvi bugünkü yazısında Oslo görüşmelerinden sonra ikinci bir açılım sürücinin başlayabileceğini yazdı. Ancak Selviʹnin iddiaları bununla da sınırlı değildi. Sürecin yeni aktörlerinden biri Barzani olacak. Barzaniʹnin bir de şartı var:Asker tarafından kabul edilmek istiyor.Selvi, " Yol Haritası" başlıklı yazısında yeni açılım sürecinin 5 aşamadan oluşacağını yazdı. İşte Selviʹnin o yazısı... MART AYINA DİKKAT ...Mart ve Nisan ayları yaklaştıkça Ankaraʹda bir kaygı kendini hissettirmeye başlıyor. Kış aylarında hareket alanı kısıtlanan örgütün baharla birlikte eylemlere başlamasından endişe duyuluyor.Güvenlik boyutunda polis ve Jandarma özel harekata keşif ve gözetleme uçakları alınması, uzun menzilli karadan karaya ya da havadan karaya güdümlü füzeler gibi. ........... TARAFLAR DAHA ILIMLI Başbakan Erdoğanʹın geçirdiği 2 ameliyat bu konuda karar alma sürecini de etkilemiş gözüküyor.Eğer böyle bir süreç başlarsa, geçmiş deneyimlerin büyük katkısı olacağı kesin. Taraflar artık birbirini daha iyi tanıyor... YENİ TREND Yeni trend; PKK-KCK operasyonları devam ederken, diğer yandan da görüşmeler başlayabilir. İsrailʹin arka kapı diplomasisini yürüttüğü bir merkez olarak biliniyor Norveç. Bu kez üçüncü ülke konusunda Norveç üzerinde tereddütler var. Bir tereddüt noktası da Öcalanʹla görüşme konusu. Kürt halkındaki karşılığı ve örgütün yaşayan lideri olması Öcalanʹın rolünü önemli kılıyor. Öcalanʹsız bir çözümün zorluğu biliniyor. Ama bu kez, Öcalan biraz kenarda tutulacak gibi gözüküyor. Ya da ileri aşamalarda sürece eklenebilir.Ama bir eğilim, müzakere sürecini Barzaniʹyi sürece dahil ederek yürütme yönünde. PKK kurulduğu günden, 2005 yılına kadar geçen 25 yıllık süreç içinde Bekaa vadisinden Şamʹa, Kandilʹden İmralıʹya uzanan zaman diliminde bir şekilde Öcalanʹla bir şekilde temas vardı. Hele yakalandıktan sonra sivillere tamamen kapalı, askerin kontrolünde bir 6 yıl geçirildi. Bu sürede PKK işi tamamen askerin kontrolünde oldu. O istediği kadar görüştü, sivillere de bilgi verme gereği duymadı. Ta ki Başbakan Erdoğan soruna el atana dek. Açılım sürecinde yaşananları çok iyi biliyoruz. Bu işin ne denli zor olduğunu hepimiz görmüş olduk. Çözümü sabote etmek isteyenlerle, açılımı yönetenlerin eksikleri çözüm sürecine çok büyük zarar verdi. Haburʹda olduğu gibi. O nedenle, bu işte doğru bir "yol haritası", operasyonel yönü güçlü ve güven telkin eden aktörlerin varlığı önemli. YOL HARİTASI Yeni sürecin yol haritası adına yapılan zihin egzersizinden bir bölümü aktarmak istiyorum. Ama bu, hükümetin yeni yol haritası gibi anlaşılmamalı. Görüşlerden birisi demek daha doğru olur. 1-Kandil, Kuzey Irak topraklarında olması başta olmak üzere yeni süreçte Barzaniʹnin hem bölgesel hem de Kürt halkı üzerindeki etkisinden yararlanılmalı. Neçirvan ve Mesrur Barzani ile Kerim Sincari önemli aktörler olarak değerlendirilmeli. BDP ile görüşmelerinde silahlı çözümün çare olmadığını, siyaset yoluyla Kürt sorunun çözümü konusunda çalışma yapılmasını öneren Mesud Barzaniʹnin, "Saddam Hüseyin, Türkiyeʹnin Kürtlere verdiği hakları ve sağladığı imkanları sağlasa biz kendisine karşı savaşmazdık. Ben dağlara çıkmam Bağdatʹa gider, siyaset yapardım" dediği belirtiliyor. 2-Barzani böyle bir süreçte rol üstlenebilmek için Başbakan Erdoğanʹın güvencesini önemsiyor. Zaten Erdoğanʹın Kuzey Irakʹı ziyareti bu açıdan çok başarılı geçmişti. Burada bir sorun yok. Ancak Barzani, asker tarafından da kabul edilmek istiyor. "Türkiyeʹye gelince Genelkurmay Başkanı kabul etsin, bir kahvesini içeyim" diyor. Bunu önemli bir güvence olarak görüyor. 3- Türkiyeʹnin, "Avrupa Konseyi Yerel Yönetimler Özerklik Şartı"nda koyduğu şerhi kaldırması. Burada PKKʹnın silahlı gücünün yerel yönetimlerin güvenlik kuvvetleri olacağı gibi bir şey anlaşılmasın. Devlet içinde ikinci silahlı güce izin verilir mi? Bu tartışılamaz bulunuyor. Güvenlik, vergi, yargı gibi hususların dışında yerel yönetimlere kısmı özerklik sağlayan imkanların verilmesi. 4-Ana dilde eğitim. Ama burada Kürtçenin resmi dil olması gibi bir şey düşünülmüyor. Anadilde eğitimin tüm etnik kökenliler için seçmeli ders olması. 5-Af. Topluma Kazandırma Yasasıʹnı ne kadar esnetirseniz esnetin beklenen amaca ulaşılamıyor. Dağdakilerin indirilmesinden daha önemli bir nokta var. 330 örgüt liderinin Türkiyeʹye getirilmesi, topluma kazandırılması ya da bir kısmının üçüncü bir ülkeye gönderilmesi konusu. Bunlar tartışılacak. Başka görüşler de eklenip bir "yol haritası" oluşturulacak. Bir de bu yol haritasının, "psikolojik zeminini" sağlamlaştırmak için, özgüveni artıracak, örgütün psikolojisini bozacak bir şok yaşatılacak.
Yeni Şafak gazetesi yazarı Aldülkadir Selvi bugünkü yazısında Oslo görüşmelerinden sonra ikinci bir açılım sürücinin başlayabileceğini yazdı. Ancak Selviʹnin iddiaları bununla da sınırlı değildi. Sürecin yeni aktörlerinden biri Barzani olacak. Barzaniʹnin bir de şartı var:Asker tarafından kabul edilmek istiyor.Selvi, " Yol Haritası" başlıklı yazısında yeni açılım sürecinin 5 aşamadan oluşacağını yazdı. İşte Selviʹnin o yazısı... MART AYINA DİKKAT ...Mart ve Nisan ayları yaklaştıkça Ankaraʹda bir kaygı kendini hissettirmeye başlıyor. Kış aylarında hareket alanı kısıtlanan örgütün baharla birlikte eylemlere başlamasından endişe duyuluyor.Güvenlik boyutunda polis ve Jandarma özel harekata keşif ve gözetleme uçakları alınması, uzun menzilli karadan karaya ya da havadan karaya güdümlü füzeler gibi. ........... TARAFLAR DAHA ILIMLI Başbakan Erdoğanʹın geçirdiği 2 ameliyat bu konuda karar alma sürecini de etkilemiş gözüküyor.Eğer böyle bir süreç başlarsa, geçmiş deneyimlerin büyük katkısı olacağı kesin. Taraflar artık birbirini daha iyi tanıyor... YENİ TREND Yeni trend; PKK-KCK operasyonları devam ederken, diğer yandan da görüşmeler başlayabilir. İsrailʹin arka kapı diplomasisini yürüttüğü bir merkez olarak biliniyor Norveç. Bu kez üçüncü ülke konusunda Norveç üzerinde tereddütler var. Bir tereddüt noktası da Öcalanʹla görüşme konusu. Kürt halkındaki karşılığı ve örgütün yaşayan lideri olması Öcalanʹın rolünü önemli kılıyor. Öcalanʹsız bir çözümün zorluğu biliniyor. Ama bu kez, Öcalan biraz kenarda tutulacak gibi gözüküyor. Ya da ileri aşamalarda sürece eklenebilir.Ama bir eğilim, müzakere sürecini Barzaniʹyi sürece dahil ederek yürütme yönünde. PKK kurulduğu günden, 2005 yılına kadar geçen 25 yıllık süreç içinde Bekaa vadisinden Şamʹa, Kandilʹden İmralıʹya uzanan zaman diliminde bir şekilde Öcalanʹla bir şekilde temas vardı. Hele yakalandıktan sonra sivillere tamamen kapalı, askerin kontrolünde bir 6 yıl geçirildi. Bu sürede PKK işi tamamen askerin kontrolünde oldu. O istediği kadar görüştü, sivillere de bilgi verme gereği duymadı. Ta ki Başbakan Erdoğan soruna el atana dek. Açılım sürecinde yaşananları çok iyi biliyoruz. Bu işin ne denli zor olduğunu hepimiz görmüş olduk. Çözümü sabote etmek isteyenlerle, açılımı yönetenlerin eksikleri çözüm sürecine çok büyük zarar verdi. Haburʹda olduğu gibi. O nedenle, bu işte doğru bir "yol haritası", operasyonel yönü güçlü ve güven telkin eden aktörlerin varlığı önemli. YOL HARİTASI Yeni sürecin yol haritası adına yapılan zihin egzersizinden bir bölümü aktarmak istiyorum. Ama bu, hükümetin yeni yol haritası gibi anlaşılmamalı. Görüşlerden birisi demek daha doğru olur. 1-Kandil, Kuzey Irak topraklarında olması başta olmak üzere yeni süreçte Barzaniʹnin hem bölgesel hem de Kürt halkı üzerindeki etkisinden yararlanılmalı. Neçirvan ve Mesrur Barzani ile Kerim Sincari önemli aktörler olarak değerlendirilmeli. BDP ile görüşmelerinde silahlı çözümün çare olmadığını, siyaset yoluyla Kürt sorunun çözümü konusunda çalışma yapılmasını öneren Mesud Barzaniʹnin, "Saddam Hüseyin, Türkiyeʹnin Kürtlere verdiği hakları ve sağladığı imkanları sağlasa biz kendisine karşı savaşmazdık. Ben dağlara çıkmam Bağdatʹa gider, siyaset yapardım" dediği belirtiliyor. 2-Barzani böyle bir süreçte rol üstlenebilmek için Başbakan Erdoğanʹın güvencesini önemsiyor. Zaten Erdoğanʹın Kuzey Irakʹı ziyareti bu açıdan çok başarılı geçmişti. Burada bir sorun yok. Ancak Barzani, asker tarafından da kabul edilmek istiyor. "Türkiyeʹye gelince Genelkurmay Başkanı kabul etsin, bir kahvesini içeyim" diyor. Bunu önemli bir güvence olarak görüyor. 3- Türkiyeʹnin, "Avrupa Konseyi Yerel Yönetimler Özerklik Şartı"nda koyduğu şerhi kaldırması. Burada PKKʹnın silahlı gücünün yerel yönetimlerin güvenlik kuvvetleri olacağı gibi bir şey anlaşılmasın. Devlet içinde ikinci silahlı güce izin verilir mi? Bu tartışılamaz bulunuyor. Güvenlik, vergi, yargı gibi hususların dışında yerel yönetimlere kısmı özerklik sağlayan imkanların verilmesi. 4-Ana dilde eğitim. Ama burada Kürtçenin resmi dil olması gibi bir şey düşünülmüyor. Anadilde eğitimin tüm etnik kökenliler için seçmeli ders olması. 5-Af. Topluma Kazandırma Yasasıʹnı ne kadar esnetirseniz esnetin beklenen amaca ulaşılamıyor. Dağdakilerin indirilmesinden daha önemli bir nokta var. 330 örgüt liderinin Türkiyeʹye getirilmesi, topluma kazandırılması ya da bir kısmının üçüncü bir ülkeye gönderilmesi konusu. Bunlar tartışılacak. Başka görüşler de eklenip bir "yol haritası" oluşturulacak. Bir de bu yol haritasının, "psikolojik zeminini" sağlamlaştırmak için, özgüveni artıracak, örgütün psikolojisini bozacak bir şok yaşatılacak.
Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.