ATATÜRKÇÜ DÜŞÜNCE DERNEĞİ GEBZE ŞUBESİ BASIN AÇIKLAMASI

24 OCAK ADALET VE DEMOKRASİ HAFTASI BASIN AÇIKLAMASI 24 Ocak 1993ʹte öldürülen gazeteci-yazar Uğur Mumcu ile 31 Ocak 1990ʹda öldürülen Prof. Dr. Muammer Aksoyʹun ölüm yıldönümleri arasındaki 24 Ocak-31 Ocak günleri arasındaki haftanın, demokratik kitle örgütleriyle birlikte, ʹAdalet ve Demokrasi Haftasıʹ olmasına karar verilmesi üzerinden tam on dokuz yıl geçti. 1993 yılından bu yana düzenlenen hafta, demokrasi ve adaletin kurumsallaşması için el ele veren tüm demokratik kitle örgütleri tarafından etkinliklerle geçiriliyor. ADD Gebze Şubemiz ülkesine ışık tutmak için çabalayan Uğur Mumcu ve Kurucu Başkanımız Muammer Aksoy’u Adalet ve Demokrasi Haftası içersinde adlarına ve mücadelelerine yakışır biçimde anmıştır. Genç Uğur Mumcular, Muammer Aksoylar, Gaffar Okkanlar, Ahmet Taner Kışlalılar.. yetiştirmeyi kendine en önemli görev olarak seçmiş olan şubemiz bu anmaları gençleriyle beraber gerçekleştirmiştir. Işığın getirdiği aydınlıktan, bilgiden ve gerçeklerden korkanlar, Aydınlanmanın ışığının kitlelere ulaşmasını hep engellenmek istemişlerdir. Karanlığın egemenliğinde diretenler, halkın yarınlarını çalanlar, bu korkuyla da sürekli baskı, zulüm yaparlar ve ölüm emirlerini yağdırırlar. Son otuz yıldır, aydınlanmanın ışığını topluma aktarmak isteyen aydınlarımız, gerçeği halka aktarmak isteyen gazetecilerimiz, bilimsel bilgiyle ülkesinin sorunlarına çözüm olan, haksızlıklara karşı durmayı görev bilecek yeni nesilleri yetiştirmek isteyen öğretim üyelerimiz, bu korkakların verdikleri emirlerle baskı ve zulüm görmüşler, arkalarında dul eşler, öksüz ve yetim çocuklar, acılı ana babalar bırakarak öldürülmüşlerdir. Bir toplumda Adalet ve demokrasi, bilgiyle beslenirse, bilinçle cesaretle savunulursa kök salabilir; ancak dayatmalara, baskılara, hoşgörüsüzlüğe, işkenceye, haksızlığa direnen yurttaşların çoğalmasıyla yerleşebilir. Yıllardır "faili meçhul" cinayetlerin acısını toplumca yoğun olarak yaşadığımız ülkemizde, dilimize yerleştirilmek istenen ʹfaili meçhulʹ kavramına karşı bilinçli bir şekilde karşı koymak aydın olmanın bir gereğidir. Geçmiş cinayetleri kolayca unutan toplumlar gelecek cinayetlere gebe demektir. Haince canlarına kıyılarak aramızdan alınan ve bir çoğu hala faili meçhul kalan yurtsever aydınlarımızın acısı dinmezken başkalarının yaşamına son verenler, katiller, teröristler kahraman muamelesi görmemelidir. Eğer görürse, toplumun adalet duygusu incinir, hukuk anlamını yitirir. Anayasamıza göre “ Türkiye Cumhuriyeti laik, demokratik, ve sosyal bir hukuk devletidir.” Bu maddenin tüm bireyler ve birimlerce içselleştirildiği ve yaşama geçirildiği bir toplumda yaşamak istiyoruz. En temel insan hakkı olan yaşama hakkının korunduğu bir toplumda yaşamak istiyoruz. Evrensel hukuk değerlerinin geçerli olduğu, hukuka siyasetin bulaşmadığı bir toplumda yaşamak istiyoruz. Topluma öncü olmuş, düşündüklerini topluma anlattıkları, gerçekleri irdeleyip toplumu aydınlatmayı amaç edindikleri için teröre hedef olmuş tüm aydınlarımızı Adalet Demokrasi Haftasında saygı, sevgi ve özlemle anıyoruz . Işığımız oldular, ışıklar içinde olsunlar.