deneme bonusu deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler ecoplay deneme bonusu deneme bonusu https://playdotjs.com/ deneme bonusu veren siteler youtube mp3 Bonusverensiteler.com deneme bonusu veren siteler meritking giriş kingroyal giriş

ˮBaşbakan Erdoğan da Tutuklanacak mı?ˮ

SPOR (İHA) - İhlas Haber Ajansı | 20.01.2012 - 11:38, Güncelleme: 03.09.2022 - 16:01
 

ˮBaşbakan Erdoğan da Tutuklanacak mı?ˮ

Guardian yazarı Timothy Garton Ash, Fransaʹda 1915 olaylarının ʹsoykırım olduğunu inkâr etmeyiʹ suç sayan yasa tasarısını ifade özgürlüğüne bir saldırı olarak tanımladı. Ash makalesinde, Fransaʹda Senatoʹnun gelecek Pazartesi günü yapılacak oylamada, Ulusal Meclisʹten geçen tasarıyı ifade ve tarihi araştırma özgürlüğü adına reddetmesi gerektiğini söylüyor. Ash, Senatoʹnun tasarıya, 1789ʹdaki Fransız Devrimiʹnden sonra yayımlanan İnsan ve Yurttaş Hakları Bildirgesiʹnin "Düşüncelerin ve inançların serbestçe dışavurumu en değerli insan haklarından bir tanesidir" diyen 11ʹinci maddesi uyarınca da karşı çıkması gerektiği görüşünde. ʹFRANSA PARLAMENTOSUʹNUN DONANIMI VE YETKİSİ YOKʹ "Burada mesele, Osmanlı İmparatorluğuʹnun son yıllarında Ermenilerin katlinin korkunç olup olmadığı, ya da Türk veya Avrupalıların belleğinde kabullenilip, kabullenilmemesi gerektiği değil. Korkunçtu ve kabullenilmeli de" diyen yazar şöyle devam ediyor. "Sorun şu, bu korkunç olayların uluslararası hukukta yeri olan "soykırım" ifadesiyle tanımlanmasına karşı çıkmak Fransaʹda, ya da başka bir ülkede suç olmalı mı? Meşhur Osmanlı tarihi uzmanı Bernard Lewis, Ermenilerin çektiği acıları daha az göstermeye çalışmadan, tam da bu noktaya karşı çıkmıştı. Peki, Fransa Parlamentosu dünya tarihi ve diğer ülkelerin geçmişte yaptıkları üzerine kararlar veren bir mahkeme gibi davranacak donanıma ve yetkiye sahip mi? Bu iki sorunun da yanıtı hayır." ʹERDOĞAN DA TUTUKLANACAK MI?ʹ Tasarının, sadece soykırımı inkar etmeyi değil, soykırımı "ölçüsüzce minimize etmeyi" suç saydığını belirten yazar şu örnekle devam ediyor; "Türklerin ölen Ermeni tahmini 500 bin, Ermenilerin ise 1,5 milyonsa, ne minimize etmek sayılacak? 547 bin mi? Peki Türk Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan Fransaʹya yapacağı bir sonraki resmi ziyaretinde böyle bir minimize etme suçundan tutuklanmalı mı?" ʹSEÇİM HESABIʹ Fransa Parlamentosuʹnda bu tür yasa tasarılarının ortaya çıkmasıyla, 500 bin Ermeni kökenli seçmenin büyük rol oynadığı seçimlerin yaklaşması arasında büyük bir ilgi olduğunu söyleyen Timothy Garton Ash, "Aralık 2001ʹde olanları soykırım olarak tanımlayan yasa, tam da parlamento ve cumhurbaşkanlığı seçimlerinden önce çıkmıştı. Şimdikine benzer bir tasarı da, 2006ʹda bir sonraki yıl yapılacak seçimlere gidilirken parlamentonun alt kanadından geçmiş, ama Senatoʹda reddedilmişti. Bu yıl ne olacak? Evet, seçimler" diyor. Türk hükümetinin tepkisinin beklendiği gibi sert olduğunu söyleyen Ash, Erdoğanʹın da Cezayirʹde olanlar nedeniyle Fransaʹyı soykırımla suçladığını hatırlatıyor. Ash şöyle devam ediyor; ʹSİYASİ MALZEME OLDUʹ Böylece, vakur anma törenlerinin ve eldeki kanıtlara ters düşse de, en tutarsız teorileri bile sakince test eden özgür bir tarih tartışmasının konusu olması gereken bir trajedi, siyasi manipülasyon ve siyasetçilerin birbirine sataşma malzemesine dönüştü. Dünün cesetlerinin sayısı, yarının oy sayısı için istismar edildi. İşler, ʹSen beni soykırımla suçlarsan, ben de seni suçlarımʹ, noktasına geldi. Bu arada Nobel ödüllü Orhan Pamuk gibi cesurca Ermenilere yapılanların soykırım olduğunu söyleyen entelektüeller de Türkiyeʹde soruşturmaya uğradı. Yani, Fransaʹda devletin buyurduğu doğru, Türkiyeʹde devletin buyurduğu yanlış oluyor. "(BBC TÜRKÇE)
Guardian yazarı Timothy Garton Ash, Fransaʹda 1915 olaylarının ʹsoykırım olduğunu inkâr etmeyiʹ suç sayan yasa tasarısını ifade özgürlüğüne bir saldırı olarak tanımladı. Ash makalesinde, Fransaʹda Senatoʹnun gelecek Pazartesi günü yapılacak oylamada, Ulusal Meclisʹten geçen tasarıyı ifade ve tarihi araştırma özgürlüğü adına reddetmesi gerektiğini söylüyor. Ash, Senatoʹnun tasarıya, 1789ʹdaki Fransız Devrimiʹnden sonra yayımlanan İnsan ve Yurttaş Hakları Bildirgesiʹnin "Düşüncelerin ve inançların serbestçe dışavurumu en değerli insan haklarından bir tanesidir" diyen 11ʹinci maddesi uyarınca da karşı çıkması gerektiği görüşünde. ʹFRANSA PARLAMENTOSUʹNUN DONANIMI VE YETKİSİ YOKʹ "Burada mesele, Osmanlı İmparatorluğuʹnun son yıllarında Ermenilerin katlinin korkunç olup olmadığı, ya da Türk veya Avrupalıların belleğinde kabullenilip, kabullenilmemesi gerektiği değil. Korkunçtu ve kabullenilmeli de" diyen yazar şöyle devam ediyor. "Sorun şu, bu korkunç olayların uluslararası hukukta yeri olan "soykırım" ifadesiyle tanımlanmasına karşı çıkmak Fransaʹda, ya da başka bir ülkede suç olmalı mı? Meşhur Osmanlı tarihi uzmanı Bernard Lewis, Ermenilerin çektiği acıları daha az göstermeye çalışmadan, tam da bu noktaya karşı çıkmıştı. Peki, Fransa Parlamentosu dünya tarihi ve diğer ülkelerin geçmişte yaptıkları üzerine kararlar veren bir mahkeme gibi davranacak donanıma ve yetkiye sahip mi? Bu iki sorunun da yanıtı hayır." ʹERDOĞAN DA TUTUKLANACAK MI?ʹ Tasarının, sadece soykırımı inkar etmeyi değil, soykırımı "ölçüsüzce minimize etmeyi" suç saydığını belirten yazar şu örnekle devam ediyor; "Türklerin ölen Ermeni tahmini 500 bin, Ermenilerin ise 1,5 milyonsa, ne minimize etmek sayılacak? 547 bin mi? Peki Türk Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan Fransaʹya yapacağı bir sonraki resmi ziyaretinde böyle bir minimize etme suçundan tutuklanmalı mı?" ʹSEÇİM HESABIʹ Fransa Parlamentosuʹnda bu tür yasa tasarılarının ortaya çıkmasıyla, 500 bin Ermeni kökenli seçmenin büyük rol oynadığı seçimlerin yaklaşması arasında büyük bir ilgi olduğunu söyleyen Timothy Garton Ash, "Aralık 2001ʹde olanları soykırım olarak tanımlayan yasa, tam da parlamento ve cumhurbaşkanlığı seçimlerinden önce çıkmıştı. Şimdikine benzer bir tasarı da, 2006ʹda bir sonraki yıl yapılacak seçimlere gidilirken parlamentonun alt kanadından geçmiş, ama Senatoʹda reddedilmişti. Bu yıl ne olacak? Evet, seçimler" diyor. Türk hükümetinin tepkisinin beklendiği gibi sert olduğunu söyleyen Ash, Erdoğanʹın da Cezayirʹde olanlar nedeniyle Fransaʹyı soykırımla suçladığını hatırlatıyor. Ash şöyle devam ediyor; ʹSİYASİ MALZEME OLDUʹ Böylece, vakur anma törenlerinin ve eldeki kanıtlara ters düşse de, en tutarsız teorileri bile sakince test eden özgür bir tarih tartışmasının konusu olması gereken bir trajedi, siyasi manipülasyon ve siyasetçilerin birbirine sataşma malzemesine dönüştü. Dünün cesetlerinin sayısı, yarının oy sayısı için istismar edildi. İşler, ʹSen beni soykırımla suçlarsan, ben de seni suçlarımʹ, noktasına geldi. Bu arada Nobel ödüllü Orhan Pamuk gibi cesurca Ermenilere yapılanların soykırım olduğunu söyleyen entelektüeller de Türkiyeʹde soruşturmaya uğradı. Yani, Fransaʹda devletin buyurduğu doğru, Türkiyeʹde devletin buyurduğu yanlış oluyor. "(BBC TÜRKÇE)
Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.